HZ. ÜMMÜ MÜNZİR BİNTİ KAYS (RADIYELLÂHÜ ANHÂ)

47 11 8
                                    

Ümmü’l-Münzir, Selmâ bint-i Kays bin Amru en-Neccâriyye el-Ensâriye el-Medeniye;

Medineli Ensâr hanımlarındandır.

Her iki kıble’ye karşı da namaz kılmış,
Allâh’a şirk koşmayacağına dair Resûlullâh (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) ’e gelip biat etmişti.

Adiy bin Neccâr Kabilesi’nden olması münasebetiyle Resûlullâh (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) ’ın teyzelerinden sayılırdı. Hadisi Ebû Dâvûd, Tirmizi ve İbn-i Mâce’de tahric edilmiştir. Kendisinden Yakub bin Ebi Yakub, rivâyet etmişlerdir.

Ümmü’l-Münzir bint-i Kays el-Ensâriye (radıyellâhü anhâ) ’dan rivâyet edilmiştir:

“-Resûlullâh (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) , beraberinde Hazreti Ali (radıyellâhü anh) olduğu halde bir gün yanıma geldi. Hazreti Ali (radıyellâhü anh) hastalıktan yeni çıkmış, nekâhet dönemini yaşıyordu. Bizim, evde asılı hurma salkımlarımız vardı. Resûlullâh (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) onlardan yemeye başladı. Hazreti Ali (radıyellâhü anh) ’de yemek için elini uzatınca, Resûlullâh (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) ;

     “-Yavaş ol, yâ Ali! Sen nekâhet dönemindesin!” dedi.

Bunun üzerine Ali (radıyellâhü anh) , elini çekti. Sonra ben arpa pancarından yemek pişirip önlerine indirdim. O zaman Resûlullâh (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) :

     “-Bundan ye, bu sana daha faydalıdır!” dedi.

Arpa ve pancar yemeği ifadesi, Tirmizi’de; Pancar ve arpa yemeği şeklindedir. Son cümle de;

     “-Bu senin için daha muvafıktır!” şeklindedir.1

Sabit bin Kays’ın kız kardeşi olan Ümmü’l- Münzir Selma bint-i Kays (radıyellâhü anhümâ) , Peyğamberimiz (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) 'in, dedesi Abdülmuttalib tarafından halası (teyzesi) oluyordu. Kıbleteyn Mescidinde Peyğamberimiz (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) 'le birlikte namaz kılmış, kadınlar beya’tında Peygamberimiz (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) 'e bey’at etmiş, müslüman olmuştu.

Beni Kurayza kuşatmasında meşhur yahudi bilginlerinden Semev’el’in oğlu Rifâa bin Semevel haps edilen yahudi çocukları arasında idi muayene neticesinde edep yerinde kıl bitmiş büluğa ermiş olduğu anlaşılarak öldürülmek istenilmişti.

Rifâa bin Semev’el, Selma bint-i Kays hatunu (radıyellâhü anhâ) ve ev halkını eskiden beri tanıyordu. Zira bu aile çok sayğındı. Resulullah (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) bu şerefli aileden olan kardeşi Sabit bin Kays (radıyellâhü anh) ’a yahudilerden Zebir bin Bata’nın çoluk çocuğunu bağışlamıştı. Rifâa bin Semev’el Selma Hatuna:

“Benim, size karşı derin sayğım var. Beni bıraktırmak için Muhammed ile konuş, Sen, onun analarındansın. Sizin minnet eliniz Kıyamete kadar üzerimde bulunmuş olur!”diyerek haber gönderdi ona iltica etti sığındı.

Resulullah (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) , Selmâ hatunu (radıyellâhü anhâ) görünce:

Ey Ümmü’l-Münzir! Ne işin var?”diye sordu.

Selmâ Hatun (radıyellâhü anhâ) :

“Ey Allah’ın Resülü! Babam, anam Sana feda olsun! Rifâa bin Semev-’el, bize sığındı, sarıldı. Kendisinin, bize karşı sevgi ve sayğısı var. Onu, bana bağışla!”dedi.

Resulullah (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) :

Olur! O, sana bağışlanmıştır!” buyurdular.

Selmâ hatun (radıyellâhü anhâ) :

“Yâ Resulallah! O, namaz kılacak ve deve eti yiyecektir!”dedi.

Resulullah (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) , gülümsedi ve:

Namaz kılarsa hayrı yararı kendisinedir. Eğer, kendi dininde direnir, kalırsa, şerri, zararı yinde kendisinedir!” buyurdular.

Selmâ hatun:

“O, Müslüman oldu”dedi.

Halkın, Rifâa için “Ümmü’l-Münzir’in âzadlısı” demeleri, Rifâa’nın çok ağırına gitti, onuruna dokundu.

Ümmü’l-Münzir Selmâ hatun (radıyellâhü anhümâ) , bunu işitince:

“Vallahi, senin âzad edicin ben değilim. Ben, nihayet, seni, bana bağışlaması için Resulullah (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) ile konuşmuş, kanını dökülmekten korumuşumdur. Sen, kendi nesebin, soyun üzerinde bulunuyorsundur!” diye ona haber gönderdi.

Ümmü’l-Münzir (radıyellâhü anhümâ) Bey’at’ı-Rıdvanâ da katılmıştır. Hakkında bundan fazla bilgi bulamadık.

Şübhesiz ki en doğrusunu ALLAH TEÂLÂ bilir.
ALLAH TEÂL  ondan razı olsun. Ruhu şâd, kabri cennet olsun.

Rabbımız bizlere kendi hayatımızda onları rehber edinmeyi nasîb eylesin. Onların yüce duygularına ulaşabilmeyi hayat ölçümüz eylesin. Rabbimiz bizleri şefaatlerine nâil eylesin,
ÂMÎN.

🌹🌹🌹

Münzir isminin anlamı :

1. Akıbetinin kötülüğünü söyleyerek korkutan.
2. Kafirleri ve münafıkları sapıklıklarından döndürmek için cehennem azabı ile korkutan. Rasulullah (صَلَّي اللهُُ عَلَيْهِ  وَسَلَّمَ) için kullanılmıştır. Birçok sahabe de bu ismi kullanmıştır.




Selma isminin anlamı:

1. Barış içinde bulunma, huzur, erinç. 2. Güzel, hoş (kadın).

🌹🌹🌹

HAYRINI GÖRÜN İNŞÂEالله
ÂMÎN.

HAYRLA KALIN.

RABBİME EMANET OLUN.

SELÂM VE DUA İLE.

✔️Hanım Sahabeler (Asr-ı saddet'te ki Yıldızlar⭐)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin