Havle Binti Kays (radıyellâhü anhâ)
Havle binti Kays (radıyellâhü anhâ) Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) efendimizin evine sık uğradığı bir hanım sahâbi!..
Bir ana ocağı gibi yanında rahat ettiği, ikramlarını aldığı, yemeklerini yediği bahtiyar bir hanım!..Efendimizin sevgili amcası seyyidü’s-şühedâ = şehidler efendisi Hazreti Hamza (radıyellâhü anh) ’ın hicretten sonraki hanımı!..
O, Medine’li olup Neccar oğullarındandır. Hazrec kabîlesine mensuptur. Es’ad İbni Zürâre (radıyellâhü anh) dayısı olur. Babası, Kays İbni Kahd’dır. Annesi, Furay’a binti Zürâre’dir. Havle (radıyellâhü anhâ) Sâmire lakabıyla da anılır.(Havle isminin anlamı :
1. Etraf,
çevre,
güç,
kuvvet. )( Samire isminin anlamı :
Meyveli,
meyva veren )Resûl-i Ekrem (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimizin sevgili amcası Hazreti Hamza (radıyellâhü anh) Medine’ye hicret edince; Havle binti Kays (radıyellâhü anhâ) ile evlendi. Sevgi ve şefkat yuvası olan hânesinde bol bol ikramlarda bulundu.
Havle (radıyellâhü anhâ) hizmet ehli, iş bilir ve ikram sever bir hanımdı. Misâfiri eksik olmazdı. Evi, hânesi misâfirsiz kalmazdı. Çok cömertti. İki Cihan Güneşi (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz sevgili amcasının evine sık sık uğrardı. Havle (radıyellâhü anhâ) ’nın şefkati, merhameti, hizmeti Efendimizi (sallallahu aleyhi vesellem) celbederdi. Onun hânesini bir ana ocağı gibi bilirdi. Bu yüzden kendi evi gibi rahat hareket eder, çekinmeden yer içerdi.
Birgün sevgili amcasıyla birlikte gelmişlerdi. Havle (radıyellâhü anhümâ) hemen evde olanlardan kısa zamanda bir yemek yaptı. Un, süt ve yağı karıştırarak pişirip önlerine koydu. İki Cihan Güneşi (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz elini uzattığında çok sıcak olduğunu anladı ve geri çekti. Yanlış anlaşılmaya meydan vermemek için tebessüm ederek şöyle dedi: “Havle! Ne sıcağa sabredebiliyoruz ne de soğuğa.” buyurdu.
Resûl-i Ekrem (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz ne çok sıcak ne de çok soğuk yemez ve içmezlerdi. Bu davranışı insan sağlığı için belki en önemli ölçülerden biriydi. Sağlık her şeyin başıydı.Yine bir gün Resûl-i Ekrem (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz Havle (radıyellâhü anhâ) 'nın hânesini ziyarete gelmişti. Sevgili amcası da evde idi. Birlikte sohbet edip yemek yediler. Yemek bittikten sonra Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz etrafındakilere şöyle bir soru yönelterek bir şeyler öğretmek istedi ve:
– “Size hatalarınızı silecek, günahlarınıza keffâret olacak şeyi haber vereyim mi?” buyurdular. Onlar da:
– “Evet ya Rasûlallah! Buyurun, haber verin.” dediler. Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) efendimiz:
– “Güçlüklere rağmen abdesti tam almak, mescidlere adımları çoğaltmak ve namazdan sonra namaz beklemektir.” buyurdu.İki Cihan Güneşi (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz İslâm’ı tebliğ için gayret eder, eline geçen her fırsatı değerlendirmeye çalışırdı. Zaman ve mekânları İslâm’ı öğretmek ve yaymak için vesîle bilirdi.
Birgün yine Havle (radıyellâhü anhâ) ’nın evinde sevgili amcası Hazreti Hamza (radıyellâhü anh) ile dünya malı hakkında sohbet etmişlerdi. Karşılıklı yaptıkları bu tatlı sohbette Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) buyurmuşlar ki:
“Dünya malı tatlıdır, yeşildir, çekicidir. Kim ondan kendisi için helâl olanı alırsa, onu hakkıyla elde ederse, ona bereket verilir. Nice Allah ve Rasûlü’nün malına karışan vardır ki, onlar kıyamet günü ateştedirler.”İmam Nevevî hazretleri bu hadis-i şerifi Buhârî’den seçerek Riyazussalıhîn kitabına almıştır. Kul hakkına dikkat çekilen Terceme ve şerhi de yapılan bu hadisin tam metni şöyledir:
“Hamza’nın eşi Havle binti Sâmir el-Ensâriyye (radıyellâhü anhümâ) şöyle dedi:
Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)’in şöyle buyurduğunu işittim:
“Şüphesiz ki, haksız olarak Allah’ın malını kullanan kimseler, kıyamet gününde cehennemi hak ederler.” (Riyazussalihîn Terceme ve Şerhi c. 2, s. 173)Allah’ın malı, müslümanların hepsine ait olan devlet malıdır. Bunları haksız yere ve meşru olmayan yollarla sarfetmek en büyük günahlardan sayılır. Cezası ise, kıyamet günü cehenneme girmektir.
Rabbımız cümlemizi bu tür günahlara düşmekten muhâfaza buyursun. Kul hakkı konusunda o yıldız insanların ashâb-ı kiramın gösterdiği hassasiyyetten gönüllerimize hisseler nasîb eylesin. Havle Binti Kays (radıyellâhü anhâ) ’nın şefaatine nâil eylesin. ÂMÎN
ALLAH TEÂLÂ ondan razı olsun. Ruhu şâd, kabri cennet olsun.
ÂMÎN .HAYRINI GÖRÜN İNŞÂEالله
ÂMÎN.HAYRLA KALIN.
RABBİME EMANET OLUN.
SELÂM VE DUA İLE.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️Hanım Sahabeler (Asr-ı saddet'te ki Yıldızlar⭐)
SpiritualPEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SALLALLAHU ALEYHİ VESELEM) yaşadığı döneme ASR-I SAADET denir. İnsanlık tarihinin en saadetli zamanları o dönemde yaşanmıştır. Bu sebeple bütün MÜSLÜMANLAR hangi zamanda yaşarlarsa yaşasınlar o kutlu Asra özenir , o kutlu asr...