#kanlekesi

497 70 7
                                    

Galiba artık gülümsemem de ki kan lekelerini silmem gerekecekti.



-BUĞRA-

Mekanda oturmuştuk ve yemek yiyorduk. Daha doğrusu onlar yiyorlardı. Fazla yemek yiyen biri değildim.

İçince yemek yiyesin olmuyor zaten. Elimde bitmiş olan şişeyi bıraktım ve gözlerimi ovuşturdum. 

Bu son günlerde hiç içmediğim kadar çok içiyordum. Önceden günde üç şişe içerken, şimdi günde sekiz şişe bitiriyordum.

Dayanamadım ve banyoya koştum. Klozetin kapağını açtım ve kusmaya başladım. Kusmam durduğunda kendimi geriye doğru attım ve olduğum yere oturdum.

Elimin tersiyle ağzımı sildim ve ayağa kalkarak yüzümü yıkadım. Aynada kendime baktım. Eriyordum lan resmen.

Üç günde bir yemek yersem böyle olur. İçmeyi azaltmalıydım. Onların yanına tekrar döndüm ve kanepeye uzandım.

Buse, kahrolduğunu söylemişti. Artık ona acı çektirmeme mi söylemişti. Orada ölen kadını annesi sanıyordu gerizekalı.

O kadın, Buse'nin annesinin ikiz kardeşiydi. Yani teyzesiydi. Kanserdi ve hastahanede yatıyordu. Ölüm haberi gelince onu ceset olarak göstermiştim.

Annesi ve babası yaşıyor. Bunu kendisine de daha önce söyledim. Kimse bilmiyordu. Sadece ben biliyordum.

Ayağa kalktım ve mekanın arka tarafına gittim. Kapıyı açmadan önce maskemi taktım ve içeriye girdim. İçeri de oturuyorlardı.

"Ne yaptın kızıma?" diye bağırdı kadın.

Ona cevap vermeden gittim ve karşılarına oturdum. "Kızın acı çekiyor." dedim.

"Allah belanı versin senin!" diye tekrar bağırdı kadın.

"Teşekkür ederim." dedim sırıtarak. 

Adam sesini çıkartmıyor sadece bana nefretle bakıyordu. "Kızıma bir şey olursa hayatını bitiririm." dedi sonunda konuşarak adam.

"Kızın ölecek babası." dedim alayla. Onların söylediklerini umursamadım ve oradan çıktım.

Kapıyı kilitledikten sonra maskemi çıkartarak oradan uzaklaştım. Onu aramak ve sesini duymak istiyordum ama şu an bunu yapamazdım.

Ona artık karışmayacaktım. O eskisi gibi olacaktı. En mutlu olduğu anda onu yine darmadağın edecektim.

-BUSE-

Yarın Yiğit'in doğum günüydü ve ben ona ne alacağıma karar verememiştim. Diğerlerine sorduğumda cevap vermiyorlardı.

Aklıma gelen fikirle hızla ayağa kalktım ve evden çıktım. 

11 gün geçmişti. Koskoca 11 gün boyunca hiç bir şey olmamıştı ve hayatım düzene giriyordu.

Çok mutluydum. Artık nefes almam kolaylaşıyordu. Sevdiğim adam ve dostlarım olmasaydı asla toparlanamazdım.

Büyük bir avm'ye girdim ve aksesuar mağazasına girdim. Yiğit'e kar küresi alacaktım. Kar küresini çok severdim ve Yiğit'de de bir tane olsun istiyordum.

Hediyemi paket yaptıktan sonra avm'den çıktım. Herkes bugün Yiğit'e bir şeyler almak için dağılmıştı.

Beraber gitseydik Yiğit'de gelecekti ve zeki çocuğum anlayacaktı. Neyse ki benim üstün zekamla fark ettirmemeye çalışıyorduk.

Katil Kim?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin