6. Bölüm

5.4K 735 120
                                    

Merhabalar!

Size bu sıra sürekli, haliyle bölümü yazarken de, deli gibi dinlediğim bir şarkıyla geldim; Lady Gaga- 911.

Açıklamaları ve yeni gelişmeleri öğrenmek için, profile bıraktığım instagram hesabımı takip edebilirsiniz. Fazla aktif kullanmasam da birkaç kişi sormuştu.

~

Normalde haftaya gelmesi gereken bölümü bugün atıyorum. Sık sık bölüm atmayı özlemişim. Her ne kadar yorum ve vote sayısı az olsa da, burayı kendimi geliştirmek için kullandığım için umursamamaya çalışıyorum.

Bu bölümden sonrası yavaş yavaş daha karmaşık bir hal alacağı için biraz sabırsızlanıyorum açıkçası. İkinci kitap, birinciye göre daha kafa karıştırıcı olacak. Yani bölümlerin sakin geçmesine aldanmayın yalnızca olayların temelini atmaya çalışıyorum. Umarım bölümü beğenirsiniz. İyi okumalar 🏹

---

Görüntüler bulanık bir şekilde zihnimde dolaşıyor ve yeniden kayboluyordu. Tek bir düşünceye odaklanmakta zorlanıyordum. En son ne olduğunu düşünmeye çalıştığımda başıma saplanan acı hareketsiz kalmama neden oldu.

Nefes alıp vermek gibi kolay bir işi bile yapmakta güçlük çektiğim şu dakikalarda ense köküme giren sancı da bana hiç yardımcı olmuyordu. Göz kapaklarımı zorlukla araladım. Masmavi bir gökyüzüyle karşılaşmayı beklemediğim için kaşlarım çatıldı. Yüzüme vuran güneş ışığını elimi kaldırarak engellemeye çalıştım. Yerde yatıyor olduğumu fark ederek zorlukla doğruldum.

Başımda bekleyen iki kişi olduğunu gördüğümde ise şaşkınca etrafa baktım. O an en son neler olduğu bir bir aklıma düştü. İsyancılar ile konuşmak için Faroth ormanına gelmiştim. Bayılmış olmalıydım. Neden bayılmıştım?

Yanımda duran adam sırıtarak "Günaydın Bayan Torres." dediğinde gergin bir şekilde ayağa kalktım. "Neredeyim ben?"

"Faroth ormanındasınız, efendim." diye cevap verdiğinde uzun boylu, kızıl saçlı adama gözlerimi kıstım. "Neden buradayım?"

"Bizde bunu merak ediyorduk." diyen diğer adama döndüm. Esmer adamın kemikli yüz hatları tanıdık gelmişti. Vanessa ile geldiğimizde, bariyerin ardında gördüğümüz adamdı bu.

Etrafa baktığımda ileride, belli bir bölgeye toplanmış çadırlar olduğunu gördüm. Hemen arkamızda kalan tahtadan yapılmış terası andıran ahşap bir yapı vardı. Yapısı bakımından kulübeyi de anımsatıyordu. Buranın ne olduğunu merak ettim. Beni izleyen meraklı gözlere döndüm. "Sizinle konuşmak için gelmiştim. Neden baygın olduğumu öğrenebilir miyim?"

Sesim sert çıktığı için turuncu saçlı adam kaşlarını çatarak "İçeriye girmenizi sağlamak için ormanın girişinde sizi bayıltmak durumunda kaldık. Bariyeri kaldırmak için kullandığımız büyüyü öğrenmenizi istemeyiz. Sonuçta size henüz güvenmiyoruz." diye açıkladı.

Esmer adam, ahşap yapıdaki tahta masayı ve tabureleri gösterdi. İki basamağı çıkıp veranda şeklindeki yapıda ilerledi ve masaya yerleşti. Bende ağır adımlarla onu takip ederek karşısına oturdum. Turuncu saçlı adam bize dönük bir şekilde yaklaştı fakat yanımıza oturmadı.

"Konuşacağınız konu Yancy ile ilgili olmalı, yanılıyor muyum?" diyen adam derin bir nefes aldı ve gülümsedi. "Öncelikle adım Richard. Buradaki dostlarıma yol gösteriyorum. Ve sizi tanıyorum, evet. Ormana yaklaştığınızda bile auranız kendini belli ediyor Bayan Torres. Doğayla çok farklı bir bağınız var bunu anlamamak mümkün değil. Şimdi konuşmak istediğiniz konuya dönelim. Yancy Rogers. "

Avery: Metanoia Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin