Herkese merhaba ; Aslında diğer hikayeme bölüm eklediğim için bu akşam yeni bölüm gelmeyecekti ama dayanamadım yine..Hem bu bölüm istediğiniz gibi Melis ve Cenk'li kısımlar daha fazla.Umarım keyifle okursunuz..Beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum..Sevgiyle kalın...
LEYLA İLE MECNUN 61.BÖLÜM
Kalp midir insana sev diyen yoksa yalnızlık mıdır körükleyen?
Sahi nedir sevmek; Bir muma ateş olmak mı yoksa yanan ateşe dokunmak mı? (Şems-i Tebriz...)
Düğünden sonraki günler herkes için çok çabuk geçiyordu. Poyraz ve Meltem sabah kahvaltılarını ve akşam yemeklerini birlikte yiyorlar ama gece yatmaya giderken her ikisi de ayrı ayrı odalara doğru yöneliyorlardı. Poyraz karısını baskı altında tutmamak için onu zorlamıyor Meltem'se artık kocasının ilgisini çekmediğini ve umursanmadığını düşünüyordu. Batu ve Gece balayında oldukları için oteldeki işlerin başında Poyraz duruyordu. Fakat Batu döndüğü zaman Poyraz'ın gideceğini sanan Meltem her anını diken üstünde yaşıyordu. Evden mümkün olmadığı sürece dışarı çıkmıyor bebeğinin sağlığını düşünerek hareketlerini sınırlandırıyordu.
Birkaç kez ziyaretine Melis gelmişti. Onun canını sıkan olayları yavaş yavaş ağzından almıştı Meltem. Tabi bir kadın olarak da Melis'e hak vermişti. Fakat ağabeyinin karısını aldatacağını da düşünmediği için ona moral vermeye çalışarak her şeyin düzeleceğini söylüyor onu rahatlatmaya çalışıyordu.
Cenk ve Banu projeyi tamamen bitirmişlerdi. Banu yaptıkları projeyi Londra'daki ortaklarına sunmuş ve büyük bir başarı ile kabul edildiğini haber vermişti. İki şirket arasında ortaklık anlaşmaları imzalanmış projenin gerçek hayata geçmesi için bir an önce Londra'ya gelmeleri istenmişti.
Cenk doğuma kısa bir süre kaldığı için ilk etapta Melis'i götürmeyi düşünmüyordu. Bebeğin hiç olmasa birkaç aylık olmasını bekleyecek karısının toparlanması için gereken süreyi ona verecekti. O da bu zamanda Londra'da kalacakları evi ayarlayacak ailesi için mükemmel bir hayata başlama çalışmalarına girişecekti.
Mutluydu çünkü alnının aklıyla bu projeyi tamamlamıştı. Mutluydu çünkü babasının ona olan güvenini boşa çıkartmamıştı. Ve en önemlisi karısı ve kızı için güzel bir gelecek hazırlama hayallerini nerdeyse gerçekleşmek üzereydi.
Bir eş ve bir baba olarak yaptıklarından dolayı memnundu, sadece Melis'le olan soğuk durumu onu tedirgin ediyordu. Hala ona kızgındı onu Banu konusunda rahatlatmaya çalışmış fakat ne yaptıysa Melis'in olumsuz düşüncelerini değiştirememişti.
Londra'da hem işi hem de karısını idare etmek oldukça zor olacaktı. En iyisi oraya taşınınca Banu'dan mümkün olduğu kadar uzak durmaktı. Gerçi Banu şimdiden ona sürekli telefonlar etmeye başlamış o ve ailesi için iş yerine çok yakın güzel ve güvenli evler bulduğunu ve her konuda yardımcı olacağını söylemeye başlamıştı bile.
Onu kırmadan hayatında istemediğini söylemeliydi. Londra'ya taşındığında Melis ile yepyeni bir sayfa açacak kimsenin huzurlarını bozmasına müsaade etmeyecekti.
Banu son kez; eşyalarını toparlamak ve vedalaşmak için İstanbul'a gelmişti. Haluk Bey; onun için şirket çalışanlarından bazı kişiler ve Cenk ile beraber yapılacak bir veda yemeği düzenlemişti. Sonuçta Londra'daki işinden sırf bu proje için gelmiş güzel işlere imza atmıştı. Tabi bu yemeğin herkesin hayatını değiştireceğini kimse bilemezdi...
Gece ve Batu balayı için tropik iklime sahip, sessiz ve sakin bir adayı tercih etmişlerdi. Yaklaşık on gündür buradaydılar. Her günleri dolu dolu geçiyordu. Gündüzleri denize girip, güneşin tadını bol bol çıkartarak bedenlerini dinlendirirlerken, geceleri de daha farklı aktivitelerle aynı bedenleri fazlasıyla yoruyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEYLA İLE MECNUN
RomanceDubai'den İstanbul'a esen sert ve cazibeli bir rüzgar. Poyraz.... Dubai'nin en zengin ve itibarlı ailelerinden Zarraf'ların en büyük torunu ve varisi... Adı gibi sıcak esen güzel ve naif bir rüzgar.. Meltem...İstanbul'da kendi ayakları üzerinde durm...