65.BÖLÜM

23.2K 1.1K 80
                                    

Herkese merhaba; Finale sayılı bölümler kalmışken bu bölüm itibariyle artık beş yıllık zaman atlaması yapılmış bulunuyor. Arkadaşlar ufak bir açıklama yapmak istiyorum. Aslında hikayemizin 65. Bölümde bitmesi gerekiyordu. Fakat bu hikayeyi iki yıl önce yazdığımda çok sevgili okuyucularım Melis ve Cenk'in hikayesinin kötü bitmemesi ya da daha farklı bir son (Normalde Cenk hiç geri dönmeyecekti) istediklerini söyleyerek beni 5 bölüm daha fazladan yazmaya zorlamışlardı. Tabi o zaman okuyucu baskısına dayanmayarak beş bölüm daha büyük çoğunluğu Cenk ve Melis olan bölümler yazdım ve onların hikayesini de mantıklı şekilde bitirdim. Ha şimdi olsa yapar mıydım bilemiyorum ama o zaman sizlerin ısrarlarına dayanamamıştım. Her ne kadar hikayemiz asıl karakterlerden çok yan karaktere yükleniyor gibi görünse de her bölümde Poyraz ve Meltem'den haberler ve diyaloglar vardı. Sadece son birkaç bölümde Melis ve Cenk için özel bölümler yazıldı. Bunlar hikayeden ayrı olmasın diye de sonuna eklendi. Bu bölüm Lale'nin sonra Kuzey'in ve en son afacan ikizler Ece-Ada'nın resimlerini medya tarafında vereceğim. Umarım seversiniz. Evet çok konuştum artık ve yeni bölüm gelsin. Keyifli okumalar. Vote ve yorumları unutmayalım canlarım))

********

LEYLA İLE MECNUN 65.BÖLÜM

Her gün biraz daha aşkı yitiriyor

Yüzündeki gökkuşağının ağrılı rengi

Sabahlara yakın sessiz gelişlerin

Hırsız gibi kararsız, kararlı

Yatağımdasın kırk yıllık yabancı

Vazgeçti direnişim

Seni sevmeyi ağır ödüyorum

Vazgeçtim direnişim

Seni sevmeyi ağır ödüyorum

Telefonun çalmasıyla beraber gözlerinden akan yaşları aceleyle sildi genç kadın. Aslında ağlamaması lazımdı ama elinde değil işte! Ne zaman bu şarkıyı dinlese içinde bir yerlerin acıdığını hissediyordu. Bu acı önce kalbinde, oradan da oluk oluk akarak gözlerinde belli ediyor kendini. Sesindeki boğukluğu düzeltmeye çalışarak telefonu cevapladı;

''Efendim. Meltem.''

Meltem sesinden ağladığını anlamışçasına bir süre sessiz kaldıktan sonra hiç bir şey duymamış gibi en canlı haliyle konuşmaya başladı;

''Melis'ciğim nasılsın tatlım? Yarın büyük gün hazırlıklar bitti mi? Benim yapacağım bir şey var mı? Lale nasıl?''

Peş peşe sıralıyordu sevgili görümcesi soruları. Her zaman nasıl bu kadar neşeli ve hayat dolu olabiliyor bazen hayret ediyordu. Tabi bunda Poyraz ağabeyinin payının büyük olduğunun farkındaydı. Zor günler yaşamışlar ama birbirlerine olan aşkları sayesinde atlatmışlardı. Zaten aşk denen şey değil miydi her zorluğu yenmelerini sağlayan? Bir tek onlar becerememişlerdi bunu. Galiba aralarında hiçbir zaman gerçek bir aşk olmadığı içindi her şey...

''Yavaş ol Meltem, hangi birine cevap vereyim... Evet, yarın büyük gün. Ve evet hazırlıkların hepsi bitti. Yarın her şey planladığımız gibi gidecek.''

''Lale çok sevinecek Melis. Uzun zamandır böyle büyük bir parti istiyordu biliyorsun.''

Bir an Meltem'in söylediklerini düşündü. Kızına dört yıl boyunca güzel bir doğum günü partisi yapamamıştı. Çoğu ya evde anneleriyle beraber ya da kreşte yaşanmıştı, ama bu sefer farklıydı. Bu kez her şeyin çok özel olmasını istiyordu. Tüm arkadaşlarının, ailesinin ve tabi ki kızının babasının ailesinin de olacağı; palyaçolu, müzikli, eğlenceli tam bir parti havasında geçen bir doğum günü olacaktı.

LEYLA İLE MECNUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin