55.BÖLÜM

21K 1K 19
                                    

LEYLA İLE MECNUN 55. BÖLÜM

Ah benim sevdasında bencil, yüreğinde sağlam sevdiğim...

Aklıma gelişini seveyim.

Ne güzel de darma duman ediyorsun beni...

Nazım Hikmet

Genç kadın yattığı yerden onun için özel olarak hazırlanmış odayı gözden geçiriyordu. Yanı başında kitapların bulunduğu bir kaç raf ve içerisinde en az altı ay boyunca okuyabileceği kadar kitap vardı. Aynı rafın hemen alt tarafında yerli ve yabancı filmlerin Dvd'leri duruyordu. Yatağının diğer tarafında ise ilaçları ve içmesi gereken su şişeleri diziliydi. Eskiden beri su içmeyi ihmal etmez günde iki ya da üç litreye yakın su tüketirdi. Fakat beş litre içmek hele de bunu bir vazife gibi yapmak onun için eziyet olacaktı.

Oda ne çok karanlık ne de fazla aydınlıktı. Sürekli yatacağı için klimanın derecesi oda sıcaklığına göre ayarlanmış, terlemesi ve ya üşümesi engellenmişti. Herhangi bir isteği olması durumunda telsiz telefonu yanı başında duruyordu. Cep telefonunu hamileliğin bu döneminde uygun olmayacağını söylemişti doktoru.

Hastaneden az önce getirilmişti. Özel bir ambulans, hastanedeki yatağından direkt sedyeye oradan da sarsmadan evindeki yatağına kadar getirmişti. Kendisini yatalak, aciz bir kadın gibi hissetmesinin yanında bu süreç içinde bebeğine zarar gelebilme ihtimalide onu mahvediyordu. Afra her an Meltem'in yanındaydı. Yemeği, ilaçları, temizliği ve bakımı, kısacası her konuda ona yardımcı olacaktı. Meltem bu kadına her konuda güvense de yine de bir başkasına muhtaç olarak yaşamanın ezikliği içerisindeydi.

Odasının kapısı çaldığında gözünden akan yaşları hızla silerek gülümsemeye çalıştı.

''Meltem canım. İyisin değil mi? Bir şey ister misin?''

''Hayır, Gece istemem teşekkürler, gayet rahatım. Baksana bu odada kimin canı sıkılabilir? Aylarca okuyacak kitap ve dergi ayrıca her saat başı izleyecek farklı filmler var. Modern bir hapishane gibi...''

''Canım lütfen böyle yapma. Bak bu geçici bir süreç, en fazla iki ay. Sonrasında bebeğin ve sen çok güzel günler geçireceksiniz. Ama biraz sabırlı olman gerek.''

''Tamam, biliyorum ama yinede çok zor Gece. Ben hayatımın hiçbir döneminde birisine ihtiyaç duyarak yaşamadım. Bebekliğim hariç... Gerçi şimdi bir bebekten farkım yok baksana. Lavaboya bile gidemiyorum. Bu hem utanç verici hem de çok ağır.''

Gece, hiç bir şey demeden arkadaşına sarıldı. Yaşadığı bu durum onun için çok zordu ve ne söylerse söylesin asla Meltem'i teselli edemeyecekti. Allah biliyor ya onun yerinde olmayı asla istemezdi. Bu yüzden bu durumun bir an önce geçip gitmesi için dua etmekten başka çaresi yoktu.

''Canım arkadaşım, seni çok seviyorum ve bu haline çok üzülüyorum ama şimdilik bir an önce iyi olman için dua etmekten başka çarem yok. Ama sende inan Meltem! Eğer şimdiden umutsuz olursan burada geçireceğin zaman senin için işkence olur. Olayların iyi yönünden bakmaya çalış. Bak! Bebeğin hala hayatta! Ve yaşamak için sana ihtiyacı var. Senin duygularını ve düşüncelerini hissediyor ve annesini bu kadar ümitsiz görmek onu da olumsuz etkileyecektir. Hadi arkadaşım sakın vazgeçme. Benim tanıdığım Meltem inatçı ve vazgeçmeyen bir kızdı. Bu yüzden sadece kendin ol yeter.''

Meltem kendini geriye çekerek tekrar gözyaşlarını sildi. Herhalde bu gidişle sürekli ağlamaktan gözyaşı bezleri kesin kuruyacaktı. Yanı başından bir şişe su alarak içmeye başladı. Yarım litrelik şişeyi bitirdikten sonra yatağın yanına koydu.

LEYLA İLE MECNUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin