--------------4 AY SONRA-----------
Jisung-"Hadi Minho, geç kalacaksın."
Sonunda Minho'nun sınav günü çatmış ve gelmişti. Hastaneden çıktıktan sonra sınavlarına odaklanmış, mecburen beni de derse alıştırmıştı.
Bugüne kadar ne kadar çok çalıştığını ben biliyorum. İsteğim emeklerinin karşılığını almasıydı.
Tabi bir yanım buruktu. İstediği üniversite bize yakın falan değildi, alakası yoktu. Tatiller dışında onu göremeyecektim, üniversitedeki serbest insan topluluğu ve benim yunan heykelinden hallice sevgilim kıskançlık damarlarımın şimdiden şişmesini sağlıyordu.
Buradayken çok kıskanmıyordum çünkü zaten sürekli yan yanaydık; okulda, evde, uyurken, uyanıkken.. her zaman. Ama orada ben olmayacaktım. Tabi ki güven konusunda bir problemim yoktu fakat içim acıyordu işte.
Bunları onunla konuşmamıştım. Tek yaptığım yanında olmak ve onunla güzelce ilgilenmekti. Sınav zamanı gelmeden bunlar hakkında saçma sapan triplere giremezdim. Sırf kendi içimi rahatlatmak için onun kafasını bu konular ile dolduracak kadar düşüncesizleşmemiştim çok şükür.
Sooyoung-"Oğlum gel hadi, daha bu okunmuş pirinç ve bulguru yiyeceksin."
Jisung-"Abla bir küp şeker de okut demiştim, yapmadın mı yoksa?"
Sooyoung-"Yaptım oğlum, o da burada."
Sooyoung abla şekeri de gösterdiğin de rahatlayıp önüme dönmüştüm fakat hatırladığım şeyle geri döndüm.
Jisung-"Suyu nerde? Onu unuttum ya, Allah beni kahretmesin."
Moralim yerle bir olurken Minho'da sonunda inebilmişti. Yanıma gelip askıdan çantasını aldığında merakla bana döndü.
Minho-"Ne oldu? Neyi unutmuşsun?"
Jisung-"Suyu okutmayı unutmuşum ya, nasıl yaparım bunu? Kopar ya bu gereksiz kafayı, kopar gitsin."
Ağlayacak gibi konuştuktan sonra Minho şaşkınlıkla açılan ağzını tek eliyle kapatmıştı. Ne dese haklıydı, sınav öncesi böyle bir mallığı nasıl yaparım?
Minho-"İnanamıyorum Jisung, nasıl yaparsın bunu? Anne sınav iptal, bu şekilde sınava gidemem."
Sooyoung-"Tamam oğlum napalım artık seneye denersin şansını. Okunmuş susuz olmaz."
Jisung-"Ya Minho çok çalıştın, ben okurum sınav alanına gidene kadar, gusül de aldım zaten."
Minho bana beklemediğim bir anda sarıldığında ne ara aktığını bilmediğim iki damla gözyaşımı sildim. Geri çekilip yüzümü avuçları içerisine aldığında her gördüğümde tekrar aşık olduğum yüz ile karşı karşıya geldim.
Minho-"Jisung, sen ateistin."
Bir dakika, bu romantik kelimeler sıralayıp beni rahatlatması, sorun olmadığını söylemesi gereken yerdi.
Jisung-"Ateistsem ne olmuş?"
Minho-"Sınavdan sonra anlatacağım, suyu da annem okutmuş sana söylememiş hadi gidelim de geç kalmayalım sevgilim, hım?"
İçim rahatlamış bir şekilde kalan şeyleri de almış ve çıkmıştık. Vardığımızda arabadan inmeden önce heyecanlı sevgilimi ondan daha heyecanlı olan ben sınava göndermiş, gitmeden öncede sevdiğim dudaklarını bir öpücük kondurmayı da unutmamıştım.
------------Felix'ten----------
Bugün sınav günüydü. Changbin'i yalnız bırakmak istemediğim için bende geleceğimi söylemiştim. Çok heyecanlı olmadığını hatta gram takmadığını çok iyi biliyordum ama sonuçta bu önemli bir sınavdı.
Chan ve Minho'dan farklı okullar çıkmıştı ve Changbin'in ki bizim okula en yakın olandı. O yüzden o bizim evin önüne annesi ile beraber gelecekti.
Yarım saat oluyordu bana haber vereli. Oturduğum yerde duramayarak da olsa bekliyordum. Hayatımda en nefret ettiğim şey beklemekti sanırım.
Sonunda duymak istediğim ses geldiğinde cüzdanım ve telefonumu alıp koşarak aşağı indim. Arabadan bana ikiliye gülümseyerek el sallamış ardından arka koltuğa oturmuştum.
Araba çalışmadan önce Changbin yanıma gelip oturduğunda annesi ile bakışıp gülüşmüştük, ardından yol başladı.
Felix-"Nasılsın? Hazır hissediyor musun?"
Changbin beni kolu altına alırken konuşmuştum.
Changbin-"Dünden hazırım bebeğim, sen nasılsın?"
Cidden biraz takar be insan.
"Aynen Felixciğim, kafası kitaptan kalkmıyordu, bilmiyor musun? O hazır olmayacakta kim olacak."
Annesi alayla konuştuğunda Changbin derin bir nefes vermişti.
Changbin-"Anne, istediğim bölüm öyle ahım şahım bir bölüm değil ki, rahat ol her türlü kazanırım."
Harbiden, bu çocuk ne istiyordu?
Felix-"Sen ne okumak istiyorsun ki?"
Changbin-"Antep fıstığı yetiştiriciliği."
Geriye çekip şaşkınlıkla suratına baktığımda gayet ciddi olduğunu görmüş ve bir daha şaşırmıştım.
Felix-"Böyle bir bölüm mü var?"
"Sorunumuz sence böyle bir bölümün olup olmaması mı Felixciğim?"
Annesinin dediğine katılıyordum ama diyecek bir şey de bulamıyordum, ne alaka?
Changbin-"Ya anne, ben Antep fıstığını çok seviyorum, soyları tükenmesin istiyorum olamaz mı?"
Felix-"Soy mu? Changbin bitkiden bahsediyoruz, bu nasıl bir savunma?"
Changbin-"Antep fıstığı benim hassas noktam Felix, lütfen."
Hayır, ciddi, ciddi, gerçekten de ciddi.
Felix-"Tamam evinde yetiştir o zaman ne bileyim tarla falan al, tamam da, bunun bölümünü okumaya gerek var mı?"
Changbin-"Felixciğiim, telefonumda Antep fıstığım diye kayıtlısın, benim için çok önemli Antep fıstığı, konu tartışmaya kapalıdır."
"Felix, canım boşver. Kararlı bu manyak." Annesinin dediği şeye sonuna kadar katılıyordum.
Changbin-"Evet anneciğim ve değerli sevgilim, zamanla kabullenirsiniz."
Konuşmanın ardından annesinin birkaç nasihati ve Changbin'in garip zevklerini konuşmuştuk. Zaten okul yakın olduğunu için yolculuk da kısa sürmüştü.
Annesi arabayı durdurup inmiş ben ise Changbin kolumu tuttuğu için inemeden ona dönmüştüm.
Changbin-"Şans öpücüğü istiyorum."
Dudaklarını büzerek uzattığında gülüşümü bastırarak uzattığı dudaklara uzandım. Hırslı ve derin ama bir o kadar da kısa bir öpücüğün ardından ayrılmıştık.
Felix-"Bu öpücük istediğin bölümü kazanmana yeterde artar."
Kollarını bana sarıp kokumu içine çekmiş ardından şakaklarıma bir öpücük kondurmuş ve geri çekilmişti. Bu hareketleri oldukça hoşuma gidiyordu. Bende onu takip edip ardından inmiş ve sınava girme talimatı gelene kadar omuzlarına masaj yapmıştım.
-----------Jeongin'den---------
Bugün Chan hyungun sınavı vardı ve onunla sınava kadar eşlik etmiş ardından ayrılmıştım. Bugün gerçekten çok stresliydi ve bu stresi yüzünden doğru düzgün muhabbet dahi edememiştik.
Şimdi ise sınavdan kurtulmamız adına bir şeyler planlıyordum.
--------------------
Merhaba gençler, nasılsınız bakalım? Beni sorarsanız iyiyim, son bir sınavım kaldı çok mutluyum
Gece atıyorum, gündüz okursunuz artık. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum, devil-Minsung ve benimle kalın görüşmek üzere.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Devil/Minsung
FanfictionAnnesi öldükten sonra babasının başka bir kadınla evlenisini kaldıramayan bir çocuk ve ona çoktan kapılmış yeni kardeşi. --------- Smut içerir.