Kuzenim adresi atar atmaz şoföre vermiş ardından yapacağım konuşmayı hazırlamaya başlamıştım.
Gerçi ne diyecektim ki? "Özür dilerim Hyunjin, gerçeklerden kaçmak için seni kullandım. Baya ağzına sıçmış ve birazda seni rezil etmiş olabilirim. Duygularını da biraz kullanmış olabilirim ama özür dilerim." Evet, baya güzel bir konuşma.
Taksinin beş dakika sonra durmasıyla daldığım yerden çıkıp ona döndüm.
Seungmin—"Neden durduk?"
"Vardık çünkü."
Ne yani, beş dakikalık yol için mi taksiye bindim ben? Boşuna param mı gitti yani benim? Bir yerlerde yabancı olmak ne kadar zor bir şeymiş.
Taksiye ödeme yapıp arabadan indim. Ardından durduğumuz iki katlı bahçeli eve baktım. Oldukça güzel bir evdi, lüksten uzak samimi bir ev.
Yavaş ve sakin adımlarla bahçe kapısını açıp içeri girdim. Bir tane köpek vardı fakat bir kedi ile oynadığı için geldiğimi görmemişti. Bu eve hırsız girdiğini düşünemiyorum, donlarına kadar alırlar valla.
Ev kapısına ulaşıp kapıda ki isimlere baktığımda emin olmuştum. Ardından derin bir nefes aldım ve zile bastım. Bir adım geriye gidip açılmasını beklemiştim.
Çok geçmeden genç ve güzel bir kadın kapıyı açtı. Kaynanacığım ben geldim diyip boynuna atlamalı mıydım? Yoksa erken mi? Şu an aramızın bok gibi olması ve bir daha suratıma bakmayacağı ihtimali olması dışında bir problemimiz yok.
"Merhaba, kime bakmıştınız?"
Seungmin—"Merhaba efendim ben Hyunjin'in arkadaşıyım da, onun için gelmiştim."
Ardından saygı ile eğildim. Kadın gülümserken Hyunjin'i çağırmıştı.
"Hiç haberde vermiyor bana it oğlu it."
Hayır asıl it olan benim. Bana it de canım kayın anam.
Hyunjin—"Ne oldu anne?"
"Arkadaşın gelmiş oğlum. Hiç haberde vermiyorsun, bir şeyler hazırlardık."
Hyunjin kapıda beni görüşüyle donmuştu adeta. Ben bile şaşırdım buraya gelmeme o yüzden bu şoku atlatması için iki dakika bekleyebilirim.
Seungmin—"Ben birden geldim efendim haberi yoktu. Telefona bakmayınca görmedi tabi bende cevap beklemedim."
Kadın gülümseyip beni içeriye almış ardından kapıyı kapatmıştı. Hyunjin hala olduğu yerde dururken ben etrafı inceliyordum.
Hyunjin—"Neden buradasın?"
Seungmin—"Hatamı fark ettim."
Hyunjin—"Çık evimden."
Oldukça sert söylediği cümle ile yutkunurken gözlerim dolmuştu.
Seungmin—"Ama.. konuşsaydık?"
Hyunjin—"Konuşmak isteseydim sosyal medya hesabını hackleyip kendime mesaj atardım. Şimdi annem gelmeden çık bu evden."
O kadar para verdim taksiye gerekirse kapının önünde yatardım yine de gitmezdim.
Seungmin—"Gitmiyorum." Diyerek bir iki adım attım ve tam beklediğim şey olmuştu. Kolumdan tutup beni sürükleyen Hyunjin'e inat annesine seslendim.
Annesinin gelişi ile elini çekmiş ve geriye çekilmişti. Tamam mal, gerizekalı, aptal, salak olabilirim ama inadımdan da ödün vermem. İnatçı olmasam iki yıldır bir salağın kahrını neden çekeyim?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Devil/Minsung
FanficAnnesi öldükten sonra babasının başka bir kadınla evlenisini kaldıramayan bir çocuk ve ona çoktan kapılmış yeni kardeşi. --------- Smut içerir.