-------Yazar'dan-------
Gençler teneffüs aralarında sürekli görüşerek okulun sonunu getirmişlerdi. Changbin kendini affettirme yolları arıyordu bir yandan da düşünüyordu, Felix'i.
Aslında düşünmüştü bu ihtimali. Sonuçta Minho onların grubundan biri ile sevgili olduğu için illa böyle bir konu ortaya atılacaktı.
Aralarında büyük bir kavga yoktu ama Felix ona karşı önyargılıydı ve bunun suçlusu Changbin'di, bununda farkındaydı. Minho dediğinden beri bu fikri düşünüyordu. Neden olmasın ki? Hem tatlı hem akıllıydı, sevilmeye değerdi.
Gençler ders bitişi toplanma alanı belirleyip ayrıldılar. Son derse girmişlerdi. Bu derste hızlı bir şekilde bitmiş ve sonunda buluşmuşlardı.
Jisung hala Minholara gitmek istediğini dile getirmişti fakat Seungmin de orada olacağından Hyunjin peşlerine takılacak gibi görünüyordu. Changbin ve Felix de arkadaşları orada olacağından gitmek zorunda kalmıştı.
Eve gitmeseler bile kafede oturacaklardı ve yine aynı noktaya geliyordu. Yani değişen tek şey ortam olmuştu.
Jisung önce evlere dağılıp şu okul kıyafetlerinden kurtulmayı teklif etti. Ardından Hyunjin de Seungmin'e bir yeri gösterip öyle gelmek istedi. Sonuç olarak Minho Jisung'ların evinin yakınındaki marketin önünde buluşmayı teklif etti ve ayrıldılar. Minho da Jisung ile gidip oradan geçecekti sonuçta ev sahibi olmadan nereye geliyorlardı, değil mi?
Jisung Minho ile beraber servise bindi. İkili sürekli arkadaşlarının saçma sapan davranışlarından konuşup gülerek kısa yolu bitirmişlerdi.
Önde Minho arkada Jisung servisten inip eve girdiler. Tabi Minho kendini tutamamış ve sabahtan beri yapmak istediğini yapıp arzuladığı dudaklara yapıştı ve şişirmeden bırakmadı.
Ayrıldıklarında Minho aşağıda kalmış Jisung yukarı çıkmıştı. Üzerine yine sıfır kol bir tişört giymişti. İzleri belli ediyordu tabi ama üzerine paltosunu geçirdikten sonra sorun kalmayacaktı.
Aynada kendini düzelttikten sonra aşağıya indi. Merdivenlerden inmesi ile kapının çalması bir olmuştu. Gelen kişi büyük ihtimalle Felix'ti o yüzden Minho sormadan kapıyı açtı. Ardından Jisung Felix'e seslenmişti.
Jisung—"Aman eniştenle yalnız kalmayalım biz. On dakika geç gelemezdin değil mi?"
Söylenerek kapıya doğru geldiğinde Minho'nun neden Felix ile bakıştığını anlayamamıştı.
Jisung—"Sevgilim neden öyle duruyorsun ne oldu?"
Minho hala susarken Jisung ne olduğunu görmek adına kapının dışarısına doğru bakmıştı. Gözleri şok ile açılırken oda Minho gibi kalakalmıştı.
Jisung—"Baba?"
Babasının gözleri ikilide dolaşıp Jisung'un bedenindeki izleri süzdü, beyni ise az önce duyduklarındaydı. Bu karmaşanın içinde oğluna cevap dahi veremedi.
-----------------------------------
Merhaba, nasılsınız bakalım? Beni sorarsanız iyi olmaya çalışıyorum.
Çok kısa bir bölüm oldu farkındayım ama bunu bile o kadar zor yazdımki. Bölüm atmadan uyumak istemedim ve kısa da olsa bir bölüm atayım dedim inşallah yarına kadar en azından gözlerimi açabilecek kadar iyileşeyim diye dua ediyorum.
Düşünün ağzıma bu yaşıma kadar greyfurt sürmeyen ben greyfurt yiyorum, bunu ciddi ciddi seven var mı? İki bölüm sonra müptelası oluyormuşum ne gülerim sdjhfdsjklh
Neyse gençler, okunmalar 11.5 k yı geçti ve Minsung da 4.sıradayız. Nasıl mutlu oldum anlatamam hadi bana bir hediye verin ve 1.yapın diyormuşum djshkj. Bu fic 1.olursa eğer sizin en az benim kadar sevineceğinizi biliyorum, önemli olan da bu kadar güzel okuyuculara sahip olmak bence.
Kendinize dikkat edin sizleri çok sevdiğimi de unutmayın.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Devil-Minsung ve benimle kalın, görüşmek üzere.
Ah Chan ben seninle ne yapacağım Chaaan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Devil/Minsung
FanfictionAnnesi öldükten sonra babasının başka bir kadınla evlenisini kaldıramayan bir çocuk ve ona çoktan kapılmış yeni kardeşi. --------- Smut içerir.