"Özel Bölüm-1(M)Part 1"

9.5K 507 602
                                    

Gençler, normalde tek bölümdü fakat birleşik 1800 küsür kelime olduğu için ikiye ayırdım ve zaten art arda atıyorum. Atlamadan okuyun, ilk önce bunu sonra onu atacağıııım.

Felix—"Ya Changbin, anlamıyor musun? Seninle aynı bölümü falan seçemem ya."

Changbin—"Millet sevgili ile ne güzel hayaller kuruyor üniversite ile ilgili, bizimkine bakıp. Ayıp kardeş, ayıp bu yaptığın."

Changbin istediği bölümü tüm zorluklara rağmen kazanmıştı ve şimdi doktor olmak isteyen bana Antep fıstığı yetiştiriciliği bölümünü kabul ettirmeye çalışıyordu.

Felix—"Ya beraber Antep fıstığı tarlası alıp, fıstık mı toplayacağız delirtme beni."

Changbin—"Öyle mi Felix bey?"

Trip atabileceği bir şey olup olmadığını gözden geçirdim ve yok. Gayette haklıyım.

Felix—"Bebeğim, senin hayallerin var biliyorum ama benimde var ve bunların hiçbiri bir Antep fıstığı üzerine değil."

Changbin—"Eğer kabul etseydin Antep Fıstıklarına fısıldayan adamın eşi olarak gururlu bir yaşam sürebilir, hatta günün birinde sende Antep fıstıklarına fısıldayabilirsin. Yazık ettin."

Felix—"Ya ben belki karaciğere fısıldayan adam olmak istiyorum, Allah Allah. Hem Antep fıstıklarına fısıldayıp ne diyorsun? Cidden merak ettim."

Cidden bir Antep fıstığına ne fısıldanabilir ki?

Changbin—"Yaklaş söyleyeyim."

Omzumdan çekip kulağıma eğildiğinde değen sıcak nefesin gıdıklamasını boşvermeye çalışarak onu dinlemeye başladım.

Changbin—"Diyorum ki, benim bir sevgilim var. Bazen öylece durması bile deli olmama yetiyor, o kadar güzel, tatlı ve inanılmaz ki. Onu diyorum, çilli horozum diye seviyorum."

Eş zamanlı belime inip saran kaslı kolları ile kendimi tamamen ona bıraktım. Bu çilli lafı da Minho'dan dolayı dalga konumuz olmuştu.

Felix—"Başka ne diyorsun peki?"

Bende kollarımı boynuna sardım. Ona sarılmayı, kollarının arasında olmayı, kokusunu, sesini, saçma sapan hareketlerini...her şeyini o kadar çok seviyordum ki. Onunla olduğum her saniye ayrı bir değerliydi.

Changbin—"Bu gece bende kalacağını diyorum. Annesi ve babasının beni çok sevdiğini ve bende kalmasına izin vereceklerini düşündüğümü onlarla paylaşıyorum Antep fıstıklarımda bana hak veriyor bu konuda."

Çok sürmeden aynı konuya dönmüştük bile. Konu zaten benim onlarda kalmamdan açılmıştı ama ne ara buraya geldi hala anlamış değilim.

Felix—"Ya Changbin sen normal bir şey için kal demiyorsun ki. Babamın önünde dediğin şey, bu gece sevgilimi salsanız da rahatça yiyişsek. Bunu dedin ya, resmen geçtin karşısına geçip beni eve atmak istediğini söyledin."

Olayı hatırlamak bile beni gerdiği için geriye çekilmiştim. Şu an tam karşımda duran ve hala haklı olduğunu savunan genci izlerken bile kriz geçiriyordum.

Changbin—"Ya bebeğim, yalan mı söyleyeyim? Adam anlamıyor mu sanki ya Allah Allah."

Felix—"Anlıyorlar anlamasına da gidip bunu böyle söylemen nasıl mantıklı olabilir ya Allah aşkına."

Ayy bir de savunuyor kendini ya.

Changbin—"Sus, keşke dediğim gibi olsa da en azından babanın anlaması boşa gitmese. Bize gelince yaptığın tek şey annemle oturup beni gömmek."

Devil/MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin