Savaş ve Nisa için kırmızı kalpleri alalım.
Başlama saatinizi de buraya alalım.
Keyifli okumalar diliyorum.
***
10.BÖLÜM | AKSİLİK
İkimizinde bakışları arkamıza gitti, Barış Saruhan'a. Kimdi bu adam? Gayet yakışıklı, masmavi gözleri, dağınık sarı saçları, yapılı bir vücudu vardı. Savaş ağır adımlar ile üzerine yürüdü.
"Hoş geldin." Tokalaştılar. Barış'ın gözü bir saniyeliğine bana kaydı. Sonrasına Savaşa tekrardan baktı. Ellerimi cebime koydum, onları dinlemeye başladım. Bu adamı hayatımda daha önce hiç görmedim.
"Salı günü biz döneceğiz. Babam seni yemeğe davet etti, Zeliha hanım'da. Gerçi neden buraya kadar geldim bende bilmiyorum." Barış tanıdıkları birisi galiba. Barışın gözü yine bana değdi. Saçımın bir tutamını kulağımın arkasına koydum.
"Zeliha hanım çağırdıysa geliriz." Masmavi gözleri ile yine bana baktı. Galiba bir şey söyleyecekti.
"Siz kimdiniz?" Dudaklarımı araladım.
"Nisa Aksoy." Gülümsedi, sonrasında da Savaşa baktı. Savaş sıkılmış gözüküyordu.
"Biz gidelim." Dedi Savaş, kehribar rengi gözlerini bana sabitledi.
"Tanıştığıma memnun oldum Nisa hanım, ileride umarım ki çok görüşeceğiz." Barış'a baktım. Başımı onaylar bir şekilde salladım.
"Bende çok memnun oldum." Otelden çıkış yapmak için yürümeye başladık. Kapıdan çıktığımızda, merakıma yenik düşerek sordum.
"Barış Saruhan kim?" Telefonunu çıkardı, işini yaparken cevabını verdi.
"Dayımın oğlu." Telefonunu kulağına götürdü. Kuzenlerdi yani, fakat zerre benzemiyorlardı. Birisi esmer, bir diğeri de sarışındı.
"Neredesin, daha yaptırmadınız mı?" Biraz bekledi. Sonrasında derin bir nefes aldı. Bunu göğsünün inip kalktığından anladım.
"Ferhat, oyalanma bekliyoruz." Başka bir şey demeden telefonu kapattı.
"Yarım saatlik işleri varmış." Savaşa döndüm.
"Ne yapacağız?" Etrafa baktı, sonrasında bakışlarına bana çevirdi.
"Cafe'ye gidelim buralara yakın." Başımı salladım, yürümeye başladık. Yürürken aklıma Barış geldi. Bakışları, saçları ve giyim tarzı. Kısacası iyi birine benziyordu. 'İleri de umarım ki çok görüşeceğiz.' demişti. Bunu niçin söyledi anlamadım.
Salı günü artık Antalyadan gideceğiz. Daha eve alışamadan, buraya geldim. Ellerimi cebime koydum. Caddeye geldiğimizde insanlar telaş içindelerdi. Koşan insanlar, telefon ile konuşan insanlar ve daha fazlası.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SUÇLU | TAMAMLANDI
RomanceToprağın kokusunu ciğerlerime çektim. Ait olduğum yerden çok uzaktaydım, bu ev bana ait değildi. Yerine oturmayan bazı şeyler vardı. Ben Suçlu değilim, onlar Suçlu. Bu hayatı yaşamam benim Suçum değil. Bu hayata katlanmamda benim Suçum değil. Suç...