Toprağın kokusunu ciğerlerime çektim. Ait olduğum yerden çok uzaktaydım, bu ev bana ait değildi. Yerine oturmayan bazı şeyler vardı.
Ben Suçlu değilim, onlar Suçlu.
Bu hayatı yaşamam benim Suçum değil.
Bu hayata katlanmamda benim Suçum değil.
Suç...
Bölüme başlamadan küçük yıldızı parlatmayı unutmayalım.❤
Başlama saatlerinizi buraya alalım.
Keyifli okumalar.💚
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
49.BÖLÜM | YALNIZ BAŞINA
Elimde ki cihazda yazan mesaj ile ilk bir kaç saniye öylece Savaş'a baktım. Acaba kendisi hatırlıyor muydu? Ekranı kapattım ve Savaş'ı izlemeye devam ettim. İşi çok kısa bir zaman sonra bitmişti. Telefonun zil sesi kulaklarımın pasını sildiğinde ekrana baktım.
Kandemir arıyor...
İlk önce kaşlarımı çattım. Kandemir kimdi? Savaş'ın bakışları hemen bana döndü. Sanırım zil sesini duymuştu.
"Kandemir diye biri arıyor." Dedim, Savaş ellerini bir birine sürttü. Sanırım toz vardı onu çırpmıştı. Hızlıca yanıma geldi ve telefonu aldı, açıp kulağına götürdü.
"He söyle." Telefonu ilk açışta böyle konuştuğu için gülme isteğimi zorlukla bastırdım. Benim kocamda böyle, kibarlık doğasında yok adamın.
"Karıma sormam lazım." Dedi, hemen ardından bir cümle daha söyledi.
"Sen büyüdün de kız istemeye mi gideceksin?" Dedi, alaylı bir tavırla. Aralarında ki konuşma neydi bilmiyorum, çok merak ediyorum.
"Ben dedim demeyi sevmiyorum, o kızla evleneceksin demiştim." Dedi, kendinden emin bir tavır ile.
"Sus lan bir tane çarparım, yeri yalarsın." Dedi, tek kaşımı kaldırarak baktım. Savaş'ın bakışları anında bana döndü.
"Hayır gelemez. Kızım çok sesten korkar." Dedi, tek kaşım daha da havalandı.
"Sensin kılıbık, baba olunca görürüm seni göt herif!" Gözlerini devirmişti.
"Seni alan yandı oğlum." Dedi, sanırım Kandemir denilen kişi bir şey demişti yine gözlerini devirdi.
"Kapat şu değişik cihazı." Dedi, ve hemen kapattı.
"Göt bu göt!" Dedi, ekrandan gözünü aldı ve bana baktı.
"Kim bu?" Dedim, Savaş bir işareti yaptı. Sonrasında arkasına döndü.
"Biz kaçıyoruz gerisi sizde, sıkıntı olursa arayın." Dedi, elini bana uzattı.
"Gelin bakalım madam." Sırtımı tuttum ve Savaş'ın elinin üzerine elimi koydum, kalktım. Arabaya gittik ve bindik. Savaş emniyet kemerini bağladıktan sonra konuşmaya başladı.
"Uraz." Başımı Savaş'a çevirdim.
"Neden aramış?"
"Kız istemeye çağırıyor beni. Bensiz bir şey yapamaz da." Dedi, egolu bir tavır ile.
