54.Bölüm: "Mutluluğa Doğru" FİNAL

5.2K 297 236
                                    

Geldik sonunda o bölüme :')

Final şarkısı medya da açıp, dinleyerek okuyabilirsiniz. 

Savaş, Nisa ve Eylül için kırmızı kalplerinizi bu satıra bırakabilirsiniz.

Bölüm sonunda görüşmek dileğiyle. <3

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

54.BÖLÜM | MUTLULUĞA DOĞRU

FİNAL

"Suç, suçlu olan kişinindir."

En acıklı filmin bile sonu mutlu biter. En kavuşamayan çiftlerin bile sonu mutlu biter. Derin bir huzurla saran o mutluluk kelimesini en derinlerimde hissettim. Küçük bir bebek kundağında iken beşiğe koyuyorlar, orada ağlıyor. Ellerinde sallıyorlar yine ağlıyor. Annesini istiyor o küçük bebek! Bebeğin acı feryadını duyan annesi bir rüyadan uyanıyor. Asıl masalda böyle başlıyor. 

Bir varmış bir yokmuş, eski zamanların birinde bir kız yaşarmış. Bu kızın saçları kızıl rengindeymiş. Kızıl renginin en koyu tonlarında, bakan kişinin bir defa baktığı bir saç rengiymiş. 

Bu kızıl kızın bahtı bebeklikten beridir kapalı, hiç yüzü gülmez, hep bir aksilik çıkarmış. Çünkü daha kız doğmadan kara bir büyü yapılmış. Bu büyüyü kimseler bozamaz, çok güçlü bir büyüymüş. 

"Bu büyü ancak sevdiği adama kavuşunca bozulur!"

İşte buydu kuralı. Kızıl saçlı kızın sevdiği adamı bulması gerekliydi.  

"Her masalın sonu mutlu bitmez karıcığım." Savaş'ın sesi ile bakışlarımı Eylül'den çevirip ona baktım. 

"Ama..." Evimizdeyiz. 

2 Eylül de onu kucağımıza aldık. Allah'a şükür ki hiçbir sağlık sorunu yoktu. Yaklaşık 3,5 kilo doğmuştu. Hastanede 1 hafta kaldıktan sonra çıktık. Şimdi ise kızımızın odasında onu uyutuyoruz hemde Savaş masal anlatıyordu. 

"Babasının biriciği," Savaş masal kitabını bıraktı ve Eylül'ün başına dikildi. 

"Savaş daha yeni uyudu." Omuz silkti ve Eylül'ü kucağına aldı. Eylül babasının kucağını çok sevdiği için hemen gözlerini açtı.

Hastaneden gelişimizin üzerinden sadece 3 ay geçmişti geçmişti Eylül 3 ay 7 günlük bebekti. Savaş, onu o kadar hafif tutuyordu ki. Onun canını acıtacağım diye çok korkuyor. Eylül'ün yüzüne doğru eğildi. 

"Misler gibi kokuyor." Dedi, boynuna yaklaşıp derince kokusunu soludu. 

Onun da dediği gibi misler gibi kokuyor. Cafe'nin açılışı yarındı ve tanıdık tanımadık herkesi davet ettik. Açılışı herkes ile kutlayacağız. Eylül daha konuşamadığı için garip garip sesler çıkarmaya başladı. 

SUÇLU | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin