40.Bölüm: "Şehvetin Dansı"

9.8K 494 659
                                    

Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı unutmayalım. 

Kırmızı kalplerinizi bu satıra doldurabilirsiniz.

Keyifli okumalar.

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

40.BÖLÜM | ŞEHVETİN DANSI

İsteğini bu sefer itiraz etmedim, hızlıca doladım. Savaş boynundaki ellerimi çekti, iki tarafa sabitledi. Ne yaptığını anlamaya çalışıyorum. Nefesini yüzümün her bir zerresinde hissettim.

"Devam et!" Dedim yine. Savaş iki yana sabitlediğim ellerimi bıraktı. Yüzüme yaklaşıp şunları söyledi.

"Üzgünüm." Dedi, ve üzerimden kalkmaya çalıştı. Bacaklarımı beline doladığım için kalkamadı.

"Şerefsizsin sen biliyorsun değil mi?" Dedim, aynı zamanda beline doladığım bacaklarımı sarkıttım.

"Beni çok yanlış tanıdın, hiç merak etme bolca vaktimiz var. Kendimi sana çok yakından tanıtacağım." Dedi ve imalı bir şekilde baktı. O kalkacağı esnada Savaş'ı yan tarafa sert bir şekilde ittim, önce ben kalktım. O ise deli gibi kahkaha atıyordu. Kollarını iki yana açmış, kahkaha atmaya devam etti.

"Benimle bu kadar arzulu sevişmek istediğini bilmiyordum." Gözlerimi devirdim.

"Sevişeceğim erkek sen değilsin." Dedim, gülüşü anında bozuldu. Buna sevindim, kudur Savaş bey.

"Kes şunu." Tekme atmak için ayağımı kaldırdım. Savaş ayağımı, ayağı ile tuttu. Dengemi sağlamaya çalıştım.

"Kaşınma, bu sefer halı gibi basit bir yerde kaşımam." Dedi, ayağımı hırsla çektim.

Yüzüne tükürmemek için zor durdum.

Üst kata çıktım. Bir sürü oda vardı. Boş olduğunu tahmin ettiğim odanın kapısını açtım. Gördüğüm şey ile kaşlarımı çattım.

Aylar önce Savaş'ın bana ehliyetli bayan yazılı bir bileklik almıştı. O burada.

Kapıyı kapatıp odanın içerisine doğru yürürüm. İlk önce gardırobu açtım. Tamda tahmin ettiğim gibi kıyafet ile doluydu.

Ben en iyisi banyo yapayım.

Odanın içerisinde banyo vardı. Oraya girdim ve üzerimdeki kıyafetleri çıkardım. Duşa-kabinin kapaklarını açtım ve içerisine girdim. Uzun bir banyo yapıp, çıktım. Kapının arkasında duran bornozu bedenime sardım. Aynaya bakmamaya özen gösterdim, odanın içerisine tekrardan girdim.

"Ayıcıklı bornoz daha iyiydi." O eve ilk gidişimde gördüğü hâlimden bahsediyordu.

Bir dakika!

SUÇLU | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin