Işık ve Papatya' nın gözleri birbirine kitlenmişken " abla iyi misin?" diyerek Su girdi odaya.
" İyiyim Su. Çok iyiyim " derken bile Papatya' ya bakıyordu Işık. " Gelirken doktorunu gördük istersen hemen çıkabileceğini söyledi. Annem de aradı mutlaka seni eve getirmemizi söyledi" dedi Su bir nefeste.
" Bana da söyledi. Eve geleceğim Su. Önce küçük bir işim var. "
Işık, Mert'e çevirdi bakışlarını. Mert, Işık 'ın ne işi olduğunu anlamıştı. " Su hadi gel " diyerek Su' nun kolundan tutup dışarı çıkardı.
Papatya ve Işık birbirlerine bakmaya devam ediyordu. " Beni buraya sadece bakmak için çağırmadın değil mi?" dedi Papatya.
" Belki yaptığından pişman olmuşsundur da özür dilersin diye çağırmıştım ama yanılmışım anlaşılan " dedi Işık.
" Neden pişman olmalıyım? Bence pişman olması gereken sensin. Bana yalan söyledin. Benden annem olduğunu sakladın. "
" Papatya, gerçekten iyi olduğunu düşünmüyorum. Ben senin annen değilim. Olamam da. Bunda bir anlaşalım. "
Papatya histerik bir şekilde gülmeye başladı.
" Sana inanmıyorum. Eğer ben senin kızın olmasaydım ya bana zarar verirdiniz ya da beni polise teslim ederdiniz. Ama siz ne yaptınız hiçbir şey. Peki neden?"Işık baş ucundaki tuşa bastı. " O zaman sana, senin annen olmadığımı ispat ederim. Ondan sonrada cezanı çekersin " dedi Işık sinirli bir şekilde.
Birkaç dakika içinde kapı açıldı. Elinde şırınga ile bir hemşire içeriye girdi.
" Evet Papatya otur bakalım " dedi Işık.
" Bu ne? Bana ne yapacaksınız?"
" Dna testi için örnek alınacak " dedi Işık.
"Burası senin hastanen neden sana güveneyim ki. Ya sonuçları değiştirirsen?"
" Papatya ya bugün bu test yapılır ya da sen kendin polise teslim olsan iyi edersin. Ayrıca sana söz verdiğim gibi aileni bulacağım. O zaman gerçek annene bana yaptığını yapacak mısın bakalım? "
Papatya küçük bir an düşündükten sonra "tamam testi yaptıracağım ama ondan sonra evime gitmek istiyorum. Ailemi daha fazla oyalayamam " dedi.
Işık tamam anlamında başını salladı. "Evet hemşire hanım başlayalım. " Hemşire hem Papatya hemde Işık' tan aldığı örneklerle odadan çıktı.
" Artık özgürsün gidebilirsin Papatya. "
Papatya son kez Işık' a bakıp odadan çıktı.
Işık yatağın yanındaki düğmeye tekrar basıp birinin gelmesini bekledi. "Buyurun Işık hanım. "
" Yardım edinde artık eve gidebileyim."
Hemşire, Işık'a giyinmesinde yardım ederken odaya Su ve Mert girdi. "Ayaklanmışsın. "
" Bir an önce eve gitmek istiyorum. "
" Tamam, Su sen in arabayı çalıştır biz geliyoruz " dedi Mert. Su ' nun odadan çıkmasıyla hemşireninde işi bitmişti ve o da odayı terk etmişti.
" Ne konuştunuz Işık? Papatya ağlayarak gitti. Onu eve bırakmayı teklif ettim ama yalnız kalmak istiyormuş. "
" Öyle dedi diye yalnız mı bıraktın? Kendine bir şey yapabilir Mert. O kızın durumu hiç iyi değil. Hâlâ sen benim annemsin diyor. "
" Merak etme peşine adam taktım. Keşke ona gerçekleri anlatsaydın Işık. Böylece onun annesi olmadığını anlardı. "
" Ne anlatacaktım ona Mert?Daha dün tanıdığım çocuğa yaa ben gençken bir kaza geçirdim maalesef çocuğum olamaz, o yüzden ben senin annen olamam mı diyecektim?" dedi Işık sesini biraz yükselterek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhum Kafeste
General Fiction"Kalbimin en derinlerinde ona karşı olan sevgi kırıntılarını kendime bile söylemeye utanıyorum. " Bütün çocuklarını evlat edinen Alihan Karahan yıllarca onlara kurduğu baskı sonucunda bütün istediklerini yaptırırdı. Şu an yetişkin olan bu insanlar...