Işık, Ceylan' ı tebrik edip babasıyla vedalaştıktan sonra Papatya' nın okuluna gitmişti. Yol boyu Mert' in evleneceği gerçeğini işlemeye çalışıyordu beyni.
Işık, müdür beyin odasına girdiğinde karşısında Papatya'ya ve Su' yu gördü.
" Işık Hanım hoşgeldiniz, oturun lütfen " diyerek koltuğu gösterdi müdür bey.Işık koltuğa oturduktan sonra kızlara dönüp baktı. İkiside kafasını öne eğmiş, çıt çıkarmadan duruyorlardı.
" Sorun nedir müdür bey? Bu kadar acil çağırdığınıza göre önemli olmalı" dedi Işık.
" Evet Işık Hanım önemli bir durum. Aslında bakarsanız birazda ailevi bir konu. Papatya ve Işık' ın velisi olduğunuz içinde sizi çağırdım" dedi müdür bey.
" Kızlar siz anlatmak ister misiniz?" diye kızlara sordu müdür bey.
İkisinden yine ses çıkmamıştı. " Peki madem ben anlatayım. Papatya ve Su tuvalet kapısını kilitleyip birbirleriyle kavga etmişler. Su' nun söylediğine göre, Papatya onu oraya kilitleyip tartaklamış. Papatya ise bunun tam tersi olduğunu söylüyor. "
Işık, aralarında bir tartışma olduğunu anlamıştı ama bu düzeyde bir şey beklemiyordu. " Doğru mu bu?"
" Ben, sizi yalnız bırakayım, rahatça konuşun" dedi ve odadan çıktı müdür.
" Bir soru sordum" Işık bu sefer sesini yükseltmişti. Su başını kaldırıp ablasına baktı " kendimi savunmayacağım, nasıl olsa ona inanacaksın " dedi.
Papatya, Su' nun konuşmasıyla hafifçe başını kaldırıp ona baktı. Işık oturduğu koltuktan kalkıp kızların yanına geldi.
" Okulda olduğunuzun farkında mısınız? Bu rezalet babamın kulağına giderse ne olur Su?
Ya sen Papatya? Sosyal hizmetler bunu öğrenirse ne olur biliyor musun? Kocaman kızlarsınız, ne paylaşamıyorsunuz?"
Su, Işık' ın söylediklerinden sonra odadan çıkmaya yeltenmişti ki " Su" diye bağırdı Işık.
" Bu aralar haddini fazlasıyla aşıyorsun. Kendine gel, daha fazla sinirlendirme beni. "
" Neden hep ben suçluyum? Bu gerizekalı yüzünden istediğim okula gidemeyeceğim. Bunu biliyor musun!? Babam bana ne kadar kızdı, haberin var mı? Dedikoducu asalak!" Su avazı çıktığı kadar bağırmıştı Papatya'ya.
" Öncelikle, Papatya hakkında düzgün kelimelerle konuşacaksın. Okula gidememe sebebin o değil. Sen neden olduğunu çok daha iyi biliyorsun. Aslında vazgeçmiştim, hisse konusunda sana ceza vermekten fakat görüyorumda sen bu cezayı fazlasıyla hak etmişsin. "
Su sertçe yutkunku. " O okula gitmeyi ne kadar istediğimi biliyordun. Hiç mi üzülmedin kardeşinin geleceğini, hayallerini elinden almaya? Gerçi senin için ben artık kimim ki. Belli ki o benden daha değerli senin için" dedikten sonra odanın kapısını çarparak çıktı odadan Su.
" Aranızda ne geçti Papatya?" Diye sordu Işık yavaşça arkasına dönerken.
" Ben tuvaletteydim, bir anda geldi. Herkesi dışarı çıkarıp kapıyı kilitledi. Sonra saçıma saldırdı, ben de kendimi savundum. Zaten çok geçmeden müdür gelip açtı kapıyı. "
" Al hadi çantanı, gidelim bir an önce" Papatya önde Işık arkada müdürün odasından çıkmışlardı. " Müdür bey, ben onlarla konuştum. Çözülemeyecek bir sorun değil. Sizden ricam aramızda kalsın bu durum olur mu?" dedi Işık kapının dışında onları beklediğini gören müdür beye.
" Tabii ki Işık Hanım. Gençler arasında olur bu tür durumlar. Birkaç öğrenciyle konuştum, onlar Papatya'nın söylediklerini doğruluyorlar. Bilmenizde fayda var sanırım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhum Kafeste
General Fiction"Kalbimin en derinlerinde ona karşı olan sevgi kırıntılarını kendime bile söylemeye utanıyorum. " Bütün çocuklarını evlat edinen Alihan Karahan yıllarca onlara kurduğu baskı sonucunda bütün istediklerini yaptırırdı. Şu an yetişkin olan bu insanlar...
