23.Bölüm: Anlaşmazlık

84 17 17
                                    

Işık eve giderken resmen ayakları geri geri gidiyordu. Gelen misafir Hülya halaydı, Alihan babanın kız kardeşi. Hiçbir zaman Işık' ı sevmemişti. Işık geçmişte buna çok takılmıştı fakat, Alihan baba " seni daha çok sevdiğim için kıskanıyor, görmezden gel " demişti. O gün bugündür  aynı ortama girdiklerinde birbirlerini iğnelemekten başka bir şey yapmadı ikisi de.

Işık evin önüne gelince arabadan inmek istememişti. Bir süre arabanın içinde denize bakarak oturdu. Aniden arabanın kapısı açılınca oturduğu yerde sıçradı.

" Abla niye burdasın yarım saat oldu içeri niye gelmedin?" diye peşi sıra sorular sordu Deniz. Işık yan koltuktaki çantasını alıp arabadan indi.

" Hiç değişmemiş. Aynı bet suratlı kokoş Hülya. " Evet Işık ve Hülya hala ile nasıl anlaşamıyorsa Deniz de aynı şekilde anlaşamıyordu. İkili kapının önüne gelip yavaşca kapıyı açıp içeri girdiler.

" Kokusu bile aynı, tüm evi sarmış " dedi Işık fısıldayarak. Işık ardında Deniz ile salona geçip koltuğa yaslanmış heybetli kadın ile göz göze geldi.

Işık, kadının yanına yaklaşıp elini uzattı
" hoşgeldiniz Hülya Hanım. " Kadın parmağının ucuyla Işık ile tokalaşarak hiçbir şey söylemedi.

" Hoşgeldin Işık nasılsın?" dedi Maria Hanım.
" Çok iyiyim Maria hanım. Sizleri sormalı" dedi Işık, Hülya halaya dönüp. 

"İyiyiz canım sağol" dedi Maria Hanım. "Maria, Vedat ne zaman gelecek?" diye sordu Hülya hala.

" Bilmiyorum Hülya. Işık kardeşin ne zaman gelir?"

  " Bilmiyorum Maria Hanım " dedi Işık.

Işık ve Hülya hala birbirlerine öldürücü bakışlar atarkan içeriye Vedat girdi.  "Halam" diyerek hızlıca Hülya halanın yanına gidip sıkıca sarıldı. "Oğlum nasıl özlemişim seni " diye Hülya hala aynı şekilde sarıldı ona.

Işık, Maria Hanım ile birlikte mutfaktaki hazırlıklara bakmaya gitmişti. " Ne zaman gidecekmiş anne?" diye sordu Deniz. "Yılbaşından sonra " dedi Maria Hanım.

Mutfakta konuşma devam ederken Vedat içeriye girip mahsun bir bakışla Işık' a baktı.
" Ne o Vedat, sevgi arsızlığın bitti mi?" Vedat dudak büküp hızlıca ablasına sarıldı. " Ablam niye böyle yapıyorsun? " " Kıskandı bence " diye atladı Deniz.

Vedat bunu duyunca çok mutlu oldu.
" Gerçekten mi abla, kıskandın mı?"

" Vedat bak bunu görüyor musun? " diyerek elindeki bıçağı gösterdi Işık.  "Gördüm ablam, ama bırak onu babam bekliyor. "

Işık, elindekileri bırakıp salona babasının yanına geçti. " Hoşgeldin baba." Alihan baba minik bir gülümsemeyle  "hoşbuldum kızım. Gel seninle biraz konuşalım" diyerek Işık'ın koluna girerek bahçeye çıktılar.

Alihan baba, çiçeklerini kontrol ediyordu. " Bu sene de kış olmadı hiç değil mi Işık? Gerçi yılbaşında kar yağacakmış ama. "

" Evet baba hava gayet iyi. "

" Olanları duydum. Su boyundan büyük işlere kalkışmış. Gerçi yabancıya vermemiş hisselerini bu yüzden ona kızamam. Fakat arkandan iş çevirmiş. "

Işık, çiçekler ile ilgilenen babasını büyük bir dikkatle izliyordu. " Ben de ona kızmadım baba. Sadece beni yok sayıp Mert'in dolduruşuna gelmesini hazmedemiyorum. "

Alihan baba, Işık'ın sözlerini onaylarcasına başını salladı. " Peki ne yapmayı düşünüyorsun?"

" Başkası olsa çok farklı davranırdım. Fakat ne olursa olsun yaptığının bir bedeli olmalı. Tabii seninde iznin olursa hatasının farkına varması için bir ders alması gerekiyor.  "

Ruhum KafesteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin