Bu sabah düne göre o kadar dinç uyandım ki kendimi o kadar mutlu hissediyorum ki kimse bu günü berbat edemez. Çünkü bugün benim doğum günümdü. Hemen heyecanla ayağa kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Ardından aynadaki yansımama baktığım zaman eski sağlığım yerine gelmiş cildim yaşımın da etkisi ile pırıl pırıltı.Kahverengi ve dalgalı saçlarımı tarayıp aşağı indim. Bakalım bizimkiler ne yapıyorlardı.
Annem her sabah olduğu gibi bizi yolcu etmek için sabahın 5'inde kalkmış ve bana fıstık ezmeli ekmeğim ile babama da kahvesini yapmıştı. Babamla ben annemin hazırladıklarını bitirip yola çıktık. Yol boyunca kimse konuşmadı belli ki süprizi akşama saklıyorlardı.
Okulun önüne geldiğimiz zaman babam gülümseyerek "Umarım bugün Harry de bize katılmak ister?" dediği zaman mutlulukla olduğun yerde dans etmemek için kendimi zor tutuyordum ama yine de Harry'e sormadan bir cevap veremezdim.
"Umarım babacığım." deyip okula giriş yaptım.
Okul yine aynı maratonda devam ediyordu tabi yine hep olduğu gibi sıkıcıydı. Tek güzel yanı bugün müzik dersi vardı. Evet müziği çok seviyorum çünkü yaşıma göre güzel bir sesim var. En azından ailem öyle söylüyor.
Müzik dersi de bittikten sonra geri kalan sıkıcı derslerin bitmesi de zaman almamıştı ve nihayet okul bitmişti. Okul ceketimi ve çatamı alıp koşar adımlarla Harry'nin yanına gittim. Orada durmuş beni bekliyordu.
Ona adımlarken beni görmüş ve el sallamıştı. Yanına varınca konuşmaya başladık.
"Hoşgeldin Elena. Nasılsın?"
"Sende hoşgeldin." dedim gülerek ve devam ettim . "İyiyim Harry sen nasılsın?"
"Ben şey harikayım. Hatta harika ötesi." deyip ellerini birbirine kenetleyip devam etti.
"Dün akşama doğru eve posta geldi ve bizlerin gittiği bir büyücülük okuluna kabul edildiğim yazıyordu. Okuduğum zaman inanamadım. Hiçbir okula kayıt yapmadım bile üstelik bu büyücülük okulundan haberim bile yoktu ama eve posta ile gelmişti. Teyzem ve enişteme söylediğim zaman..." deyip durdu. Suratı asılmıştı."Bunu kabul etmediklerini söylediler ve buradan taşınacağımızı söylediler. Elena ben çok üzgünüm." kafasını eğik tutuyordu. Tüm hatayı kendinde arar gibiydi.
Bir elimi Harry'nin omzuna atarak "Harry üzülme burda senin bir suçun yok. Hem eğer kabul edildiysen eminim ki eninde sonunda o okula gidebilirsin sonuçta seni tekrar çağırabilirler." konu taşınma konusuna gelince derin nefes alıp konuşmama devam ettim.
"Teyzen ve eniştenin karşı çıkmaları seni üzmesin burdan taşınsanız bile biz hala dostuz. Sen her zaman benim en iyi dostum olarak kalacaksın Harry Potter." dedim. Biraz daha konuşursam sesim ağlamaklı bir sese dönüşecekti.
Aniden kollarını bana sardı ve uzunca bir süre bu şekilde kaldı. Geri çekildiğinde şaşırmama sebep olacak şeyler söyledi.
"Benim bu zamana kadar hiç arkadaşım olmadı çünkü anne ve babam ben henüz 15 aylıkken trafik kazasında ölmüşler. Bu yüzden de beni teyzemler almış ama yetimhanede kalsam belki daha mutlu bir yaşamım olurdu. Orayı hiç sevmiyorum o ev tam bir işkence. Bu da yetmezmiş gibi birde beni ait olduğum yere göndermiyorlar. Tek dostumu da onlar yüzünden kaybediyorum sanırım."
Üzülmüştüm onun adına. Demek Harry de benim gibi 15 aylık bir bebekken anne ve babasız kalmıştı. Anlattıkları karşısında bir keline edemedim sanırım en iyi teselli susmaktı.
Harry aniden aklına birşey gelmiş gibi ayağa kalktı. "Elena inanmıyorum kendi dertlerimden seni unuttum. İyiki doğdun dostum. Yeni yaşın mutlu olsun." deyip elindeki küçük zambak şeklindeki tokayı bana verdi. Ufak ama bir o kadar da güzel Zümrüt yeşil ve beyaz taşları olan zambak şekilli toka çok güzeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Draco Malfoy ve Asil Cadı
FanfictionKaderi ünlü Harry Potter'a benzeyen Elena Bella Little çevresindeki insanlara göre kendinde gördüğü değişikliklerin farkına vardığı anda büyücülük okulundan gelen kabul mektubu ile yeni bir dünyaya adım atmıştır. Asıl kimliğini okul yaşantısı sıra...