Her slytherin acımasız değildir adlı bir bölüm yazdım sizler için
İyi okumalar💫
————————————————————————
Her sabah olduğu gibi bu sabah da kızların hazırlanış sesleri ile uyandım. Dün gece ağlamaktan şişmiş gözlerimi açmak biraz yorucuydu. Birkaç dakika daha uyumak için gözlerimi kapattım. Ah uyku mükemmel birşeydi. Acıları ertelerdi.Gözlerimi kapatmamın ardından 10 saniye geçmişti ki birinin beni gıdıklaması ile yerimden sıçradım. Gıdıklayan kişi Pansy'di. Bana sırıtarak baktı ve konuştu.
"Günaydın uykucu. Seni kaldırmanın zor olacağını düşündüğümden gıdıklamaya karar verdim. Acele etmelisin yoksa kahvaltıyı kaçıracağız." Deyip kendi dolabına yöneldi. Bende hızla kalkıp cübbemi giymeye başladım. Her zaman boynumda taşıdığım kolyemi gömleğimin altına koydum ve kravatımı bağladım. Şimdi hazırdım. Pansy de hazırlanmış beni bekliyordu. Birlikte okulun ortak salona geldik.
Draco yanındakilerle konuşuyorken bizi farketti. Ben ona gücenmiş bakışlarımı atarken o da beni izliyordu. Bir insanın yüzünde hiç mi yaptığı davranıştan dolayı pişmanlığa dair bir iz bulunmaz? Pansy'yi de alıp masanın en uç kısmına gidip oturduk. Dracodan ne kadar uzakta isem o kadar iyiydi.
Pansy dün neler olduğunu merak ettiği için dün hakkında soru sordu.
" Dün yanımdan ayrıldığında bizim ortak salonda seni bekledim ama sen gelmeyince çok merak ettim. Kapıya doğru giderken Draco beni durdurup ne olduğunu sordu. Bende ona senin hala buraya gelmediğini söyledim. Kapıdan öyle bir çıkışı vardı ki ben bile korktum. İşte sonrasında ne olduğunu bilmiyorum anlat neler oldu?"
Draco dün benim için endişelenmiş miydi yani? Hah tam bir saçmalık. Beni düşünmüş olsaydı bana karşı o cümleleri kurmazdı ve sanki hiçbirşey olmamış gibi bana öyle bakmazdı. Bunları düşünürken Pansy ellerini sallayınca ona döndüm.
"Hey iyi misin? Bir an daldın gittin yoksa dün kötü birşey mi oldu?" yüzündeki endişe beni biraz mutlu etmişti sanırım birinin benim için endişelenmesi beni mutlu etti. Artık cevap vermem gerekiyordu.
"Ah yok hayır kötü birşey olmadı. Dün trol Hermonie'ye saldırmaya çalışıyordu bizde kurtarmaya çalıştık ve Draco da bize yardım etti. Tüm herşey böyle oldu." deyip olayı kısalttım.
Anladığını söyleyip kahvaltımızı ettik. Yeni haftada Profesör Snape bize yeni ders programlarını verdi.
Bugünün ilk dersi 15 dakika sonra bahçede yapılacaktı çünkü uçuş dersimiz vardı. Uçuş dersi kulağa çok iyi geliyordu. Sene başında aldığımız süpürgelerimizle uçmayı öğrenecektik. Hemen kahvaltımızı yapıp Pansy ile bahçeye çıktık.
Bizimle birlikte Ravenclaw ve Gryffindor da vardı. Tüm öğrenciler geldikten sonra uçuş dersi hocamız Profesör Rolanda Hooch ortaya geçti ve konuşmaya başladı.
"Evet çocuklar bu dersimizde sizlere süpürge tutmayı ve süpürgeye hakim olmayı öğreteceğim. Şimdi ilk olarak yapmanız gereken şey düdüğümle birlikte yerdeki süpürgenizin üzerinde elinizi tutup onu hissederek 'yukarı' demeniz gerekiyor." Sözlerini bitirdikten sonra çaldığı düdüğü ile elimi süpürgemin üzerine yerleştirip onu hissetmeye başladım ve daha sonra yapmam gereken komutu verip 'yukarı' dedim. Süpürge beni şaşırtarak ilk seferde elime gelmişti.
Yanımda duran Pansy nasıl yaptığımı sorunca 'hissetmen gerek' diye cevapladım. Birkaç denemeden sonra o da süpürgesini almıştı. Karşımda duran Harry ise elinde süpürgesi ile etrafı gülerek izliyordu. Harry'nin yanında duran Ron beceriksizce süpürgeyi çağırmaya çalışıyordu. Tam kafamı Profesör Hooch'a çevirecekken Ron'un suratına çarpan süpürge ile kahkahalarıma engel olamamıştım. Pansy de görmüş olacakki Ron'a gülüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Draco Malfoy ve Asil Cadı
FanfictionKaderi ünlü Harry Potter'a benzeyen Elena Bella Little çevresindeki insanlara göre kendinde gördüğü değişikliklerin farkına vardığı anda büyücülük okulundan gelen kabul mektubu ile yeni bir dünyaya adım atmıştır. Asıl kimliğini okul yaşantısı sıra...