Bölüm uzun bir bölüm oldu, lütfen oy ve yorumlarınızı kullanın 🌸🌸🌸
Düzenlemeden atıyorum, bölüm gecikmesin diye, kusura bakmayın 🌸🌸
İyi okumalar 🌸
———————————————————————Sabah saç diplerimin gıdıklanmadı ile mayışarak gözlerimi açtım. Sağ yanımda saçımla oynayan Draco'yu görünce gülümsedim. Uzun zamandır böyle günlerin hayalini kuruyordum, tekrar yaşamak güzel hissettiriyordu.
"Günaydın güzelim, nasıl hissediyorsun kendini?" dedi Draco, hala saçlarımla oynuyordu.
"Günaydın canım, oldukça iyi hissediyorum. Sen nasıl hissediyorsun, dün oldukça yorgun gözüküyordun." dedim ve yatakta oturur pozisyona geldim.
Saçımla oynamayı bırakıp alnıma küçük bir öpücük kondurup yataktan kalktı Draco. Dolabın önüne gidip okul cübbesini eline alıp bana döndü.
"Şahane olduğumu söylemeliyim, bundan sonrası için kimse bizimle uğraşamayacak. İzle ve gör." dedikten sonra banyoya doğru ilerledi.
Draco'nun banyoda olmasını fırsat bilerek ayağa kalktım ve hala üzerimde olan formamı büyü yardımı ile düzelttim. Masanın üstünde duran cüppemi de üzerine geçirdiğim zaman tamamdım. Aynadaki yansımama bakmak için banyo kapısını tıklattım.
Açılan kapıdan kafamı uzattığım zaman Draco kravatı ile uğraşıyordu. Kıkırdağın ona doğru ilerledim.
"Şu kravat zımbırtısını hala yapamıyorum. Yardım eder misin?" dediğinde kravatı elime alıp önce boynuna astım ve güzelce bağladım.
"Bu kadar kolay işte, bak gördün mü?" deyip Draco'nun kendini görmesi için aynanın önünden çekildim. Kravatını inceledikten sonra bana döndü.
"Bundan sonra bir bahanem oldu." deyip sırıttı Draco.
"Ne için bahanen oldu anlayamadım." dediğimde kaşlarım havaya kalkmıştı.
"Bunun için." deyip yanağımdan öptü ama bunu yaparken aynı zamanda derin bir nefes almıştı, sanki kokumu içine çekmek ister gibiydi.
Utandığını belli etmemek için gülümsedim.
"Bunun için bahaneye ihtiyacın yok Draco, biliyorsun." dedikten sonra bu sefer de ben aynaya döndüm. Yüzümü yıkadıktan sonra siyah saçlarımı küçük ve kısa bir örgü ile süslendikten sonra banyodan çıktım.
"Büyük salona sen önden in canım, benim çantamı hazırlamam gerek." deyip çantamı elime aldım.
"Aslında seninle bu konuyu konuşmalıyız, biraz oturalım gel." deyip beni omzumdan tutup yatağa otutturdu. Nedense bu tavrı biraz garibime gitmişti.
Ensesini kaşıyıp bana döndü ve konuşmaya başladı.
"Biliyorsun Slytherin öğrencileri benim Delphi ile olduğumu biliyor ve şimdi tekrar seninle aşağı inersem yada beraber vakit geçirirsek eminim ki bunu hemen iletirler. Haklı ve avantajlı durumda iken haksız olmamalıyız. Dün akşam bir plan yaptım ve bu plan bizim için çok önemli. Sana daha sonra anlatacağım
ama okullar kapanana kadar eskisi gibi küs davranmalıyız." dedikten sonra ellerimi tutup dudağına götürdü."Lütfen, bana güvenmeni istiyorum. Şuan belki de sana yalan söylediğimi düşünüyorsun, belki de emin değilsin hislerimden ama inan bana güzelim herşey bizim için. Lütfen planımı faaliyete geçirmemde bana yardımcı ol birtanem." deyip gözlerindeki derin anlamlarla bana bakıyordu. Ben ise ne diyeceğimi düşünüyordum. Elbette onun hislerinden emindim ve ona güveniyordum ama bu iki gün içinde onunla doyasıya mutlu anlar geçirmek istiyordum çünkü son görevde hayatta kalıp kalamayacağımı bilmiyordum. Derince bir nefes alıp verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Draco Malfoy ve Asil Cadı
FanfictionKaderi ünlü Harry Potter'a benzeyen Elena Bella Little çevresindeki insanlara göre kendinde gördüğü değişikliklerin farkına vardığı anda büyücülük okulundan gelen kabul mektubu ile yeni bir dünyaya adım atmıştır. Asıl kimliğini okul yaşantısı sıra...