Draco Malfoy ve Asil Cadı

🪄 21. Bölüm 🪄

Yorum ve oylarınızı eksik etmeyin lütfen ❤️‍🔥

Şarkıyı dinlemenizi tavsiye ederim. 😍 (Birkaç sözünü hikayede kullanacağım.)

İyi okumalar Cadı ve Büyücüler🪄

—————————————————————

Draco'nun odasının önüne geldiğim zaman biraz heyecanlanmıştım. Elindeki anahtar ile kapının kilidini açtı ve bana öncelik tanıyarak içeriye davet etti. İçeriye girdiğim zaman Malfoy malikanesi kadar olmasa da oraya benzer bir odası vardı. Tek farkı camı karagölün dibindeki canlıları görebiliyordu.

Draco arkamdan gelip sarılınca biraz şaşırmıştım.

"Ortadan kaybolma birdaha. Deliye dönmeme ramak kalmıştı, gerçekten." deyip omzuma öpücük kondurdu. Belime doladığı ellerini sarmaladım ve kafamı yan çevirip yüzüne yaklaştım.

"Eğer deli halin bile bu kadar çekici ise sanırım bunu sürekli tekrarlamam gerekecek." deyip gülümsedim. O ise kafasını bana yaklaştırıp öylece durdu daha sonra ise geri çekilip dolaba yöneldi. Birkaç parça üst aldı.

"Bebeğim rahat etmek istiyorsan dolabımda istediğini giyebilirsin. Hepsi senin." deyip elindekilerle birlikte banyoya girdi. Bende dolaba yönelip içine baktım. Lacivert bir tişört ve gri bir alt pijaması alıp yalnızlıktan fırsat bulup üstümdekilerden kurtuldum. Altıma eşofmanı geçirdikten sonra tişörtü almak için uzanmıştım ki banyonun kapısı açıldı.

Draco bana, ben Draco'ya bakıyordum.

"Ah şey ben- sanırım banyoda işlerim bitmedi." diyip tekrar içeriye girdi. Ben ise önce üstüme daha sonra tekrar banyo kapısına baktım.
Utancımdan yerimde zıplayıp ve yumuşak hareketlerle kafama vuruyordum.

Hızla tişörtü üzerime geçirip yatağa oturdum. Kısa bir bekleyişin ardından Draco'da banyodan çıkıp yanıma oturdu.

"Utanmana gerek yok güzelim. Unuttum gitti, rahatlayabilirsin." deyip elini sallanan dizime koydu. Ona gülümseyip sırtımı Draco'ya doğru yasladım. Ona açıklama yapmam gerekiyordu, bugün için.

"Draco bugün babamla karşılaştım." dedim. Tepkisi beklediğim gibiydi. Beni kendine çevirip şaşkın yüzüyle bana baktı.

"Ciddi misin? Sana zarar mı verdi? Kötü birşey söylemedi değil mi?" tek tek tüm sorularını sormuştu.

"Hayır öyle birşey değil. Babamın Harry'i öldüreceğini hepimiz düşünüyorduk değil mi? Ama babamın amacı Harry'yi öldürmek değil, Potter ailesinin ölümünden sorumlu olan Peter Pettigrew'ı öldürmekti ama o pislik fare ortalıktan kayboldu."

"Babamı gördüğümde çok karmaşık duygular içindeydim. Ailem dediğim kişiyi öldüreceğini düşündüğümde ona çok kinliydim ama bir yanım yine de ona bağlıydı. Tıpkı babama benziyorum. Gözlerim ve saçlarım resmen babamın mirası gibi."

Ne zaman aktığını bilmediğim göz yaşlarımı Draco elleriyle siliyordu.

"Şşşt. Tamam canım sakinleş ve hazır hissettiğinde devam et." deyip elimi sıktı güven verircesine.

"Daha sonra beni terk etmediğini, o akşam Potter ailesini kurtarmak için gittiğini ve pislik Peter yüzünden Azkaban'a atıldığını anlattı."

"Draco babam suçsuz birisi ve beni gerçekten çok seviyor." dedim ve Draco'ya sıkı sıkıya sarıldım. Buna çok ihtiyacım vardı.

"Peki şimdi ne olacak? Babanın aklanması için kaçan fareyi bulman gerekmez mi? Ama dur bu çok tehlikeli çünkü Peter Pettigrew Lord'a çalışıyor ve onu etkisiz hale getirmen Lord'u oldukça kızdırır." deyip ellerini kuruttuğu saçlarına daldırdı.