Ölümüne Oyun

İstiyor

Kayra, Sarp ile birlikte odaya girdiğinde Sarp, "Nereden tanışıyorsunuz?" diye sordu.

"Ortaokul." diye cevap verdim.

Kayra, "Begüm hayatımı değiştirdi. Onun sayesinde hayatımda çok şey değişti." dediğinde gülümsedim. Bu dediği hem çok onore etmişti hem de utandırmıştı.

"Anladım, eski bir dostluğunuz var." diyen Sarp bana döndükten sonra "Yine de ona güvenmeli misin? Hani olanlar malum." dedi.

Kayra kimliğini Sarp'a uzattı ve "Ben de sizdenim kardeşim." dedi.

"Peki bugüne kadar olanların açıklaması var mı?" diye sordu Sarp.

"Ben de bunu anlatmak için seni çağırdım." diyen Kayra yanıma oturdu.

Sarp da koltuğa oturunca Kayra konuşmaya başladı.

"Takipte olduğumuz birkaç mafya vardı. Onlar ve daha fazlası aynı adamlar ile görüntülendi. Hepsi daha önce görmediğimiz adamlara zarf veriyorlardı. Birini takip ettik ve operasyon düzenledik. Zarfta böyle bir oyunun olduğunu ve katılmak istediğini mektup ile iletmemiz gerektiğini öğrendik. Ben de bu mektubu kendime göre uyarlayıp gizli görev için aralarına karıştım."

"Peki neden davadan çekilmemizi istedin?" diye sordu Sarp.

"Bu işin başındaki bizim operasyonda kaçırdığımız insanları öldürüp tenha yerlere atmış. Evet, sizin soruşturduğunuz dava. Sonrasında araştırmalarımda bu davayı soruşturanları öldürmek istediklerini öğrendim. Önce davayı soruşturduğunuz için sanmıştım ama iş farklı." diyen Kayra'nın üzerine kaşlarım çatıldı.

"Nasıl yani, öyle değil miydi?" diye sordum.

"Hayır, değil. O davayı almanız tamamen tesadüf. Bu işin başındaki ikinizi hedef bellemiş. Sizi öldürmek istiyor." dedi Kayra.

"Bizden ne istiyor olabilir ki?" diye sordum merakla.

"Bilmiyorum. Neyse, ben devam edeyim." dedi Kayra ve derin bir nefes aldı.

"Size saldırı düzenleneceğini öğrendiğimde tedbir alın diye tehdit telefonu ettim. Sesimi değiştirmek için yabancı bir dil kullandım. Bilirsiniz farklı bir dil kullanıldığında ses tonu değişir. Telefonu hemen kapatacaktım ama senin sesini duyunca özlediğimi fark ettim ve sohbeti devam ettirdim. Saldırıya uğradığını duyunca hemen olay yerine geldim. Eğer polisler gelmeseydi ben müdahale edecektim ki bu operasyonu tamamen çöpe atmak olurdu. Oldukça tecrübeli kişilerin sizin peşinize takıldığını fark ettiğimde sizi davadan uzaklaştırmak için üst makamlar ile görüştüm ve açığa alınmanızı sağladım. Merak etmeyin, bu sadece operasyon için, gerçek değil. Sizi hiçbir şekilde etkilemeyecek."

Derin bir nefes verdim. Bunu duymak rahatlatmıştı.

"Sonrasında size ulaşma ihtimallerine karşı hem ben hem de diğer arkadaşlarım sizi kontrol etmeye başladı lakin bu sabah olanlar kontrolümüz dışıydı." dedi Kayra.

"Şimdi ne yapacağız?" diye sordu Sarp.

"Buradan çıkış mümkün değil. Kesin olmamakla birlikte bu işin başındaki kişi de bu oyuna dahil oldu. Yani şu an burada. Benimle birlikte onu bulup tutuklamak için çalışabilirsiniz. Onu ne kadar hızlı bulup yakalarsak o kadar iyi." dedi Kayra.

"Bizi öldürmek isteme sebebi olan biri olması lazım." dedi Sarp.

"Birini bile daha önce görmedim." dedim.

"Ben de öyle. Bilmeden kızdırmış olmalıyız." dedi Sarp.

Kayra, "Daha önceki davalarınızı bir düşünün. Onlarla yakından uzaktan ilişkili biri olabilir." dedi.

"Peki kim olduğuna dair bir bilgimiz var mı?" diye sordum.

Kayra, "Yazılan mektup direkt onun elinden yazılmış olduğunu öğrendim. Uzmanlara mektubu ulaştıramadığım için kadın mı erkek mi yazdı bilemem ama sağlak birinin yazdığını söyleyebilirim. Sağ elini kullanan birini arıyoruz." dedi.

"Peki bu oyun hakkında neler biliyoruz?" diye sordu Sarp.

"Evet, ona gelelim. Dolaptan mektubu çıkarır mısın? Orada detaylı her şey yazıyor." diyen Kayra ile ayağa kalkıp dolaptan mektubu aldım.