~47~

4.2K 102 40
                                    

                                🦅

Gökhan yüzünde mutlu bir ifadeyle, telefonu açtı. Engel olamadım.

"Oğlum neredesin lan sen!" Dedi, heyecanlı tonlamasıyla. Karşı taraf ne dediyse, Gökhan suratı ekşidi. "Piç Kartal bana şaşkın olduğundan dolayı, ortalık da görünmek istemediğini söyledi." Biraz karşı tarafı dinledi. Suratı şekilden şekile giriyor pezevengin. Beni sorarsanız, yüzümde şaşkınlık dolu bir ifadeyle Gökhan'a bakıyorum.

"Rüzgâr ne diyorsun amına koyayım? Bir sik anladıysam Kartal'ın kıllı götünü yalayayım!"

Gökhan'ın telefonda kendisiyle konuşan kişinin Rüzgâr değil de, Araf olduğunu anlamamasına mı şaşırayım yoksa benim kıllı zannettiği ama kılsız olan götümü karıştırmasına mı bilemedim. Acaba komadayken beyninin son hücrelerini de mi kaybetti bu dangalak?

Gökhan daha fazla dayanamayarak, telefonu kulağından çekti. Yüzü buruşmuş, gözlerini kısmış yüzüme bakıyor. "Şaşkınlıktan ne dediğini bilmiyor herhalde amına koyayım! Seni istiyor al!"

Telefonu kulağıma dayadım. "Kartal!" Dedi, beklediğimin aksine Araf'a değil de, Rüzgâr'a ait olan ses. Kaşlarımı çattım.

Acaba kafayı mı yiyorum?

"Kartal beni dinle! Şu an Araf'tan gizleniyorum! Acil bana yardım etmen gerekiyor!" Dedi, endişeli gelen tonlama.

Ananı sikeyim bu Rüzgâr'ın sesi lan!

"Araf siktir git orospu çocuğu!" Diye, tısladım. Kesin Rüzgâr'ın taklidini yapıyor bu pezevenk! Her şey beklenir ondan!

"Hayır Kartal! Araf değilim ben! İstersen görüntülü arayabilirim!" Dedi, Rüzgâr'ın kalın ve tok sesi. Ve bu sesin Araf'a ait olma ihtimali sıfır..

Ama ben orman evinde bulduğum cesedin Rüzgâr'a ait olduğundan adım gibi eminim.. hem Ece Naz'ın da karşısında öldürüldü..

Amına koyayım iyice kurtlar vadisine dönüşüyor bu!

"Beni dinle Kartal! Şimdilik biraz daha ortalarda görünmemem gerekiyor! Ben daha sonra tekrar ulaşacağım sana! Ece Naz'a iyi bak! Kendine de dikkat et! Araf'ın sağı solu belli olmuyor biliyorsun. Ben daha sonra her şeyi anlatacağım sana! Şimdi kapatmam gerekiyor! Hoşça kal!"

Ulan bu resmen Rüzgâr'ın sesi.. ya da Araf'ın oyunu.

Bu işin içinde bir bokluklar var. Ve benim gözümün açık olması gerekiyor. Her an her şey olabilir. En başta kendimi her şeye hazırlamalıyım. Şimdi olduğu kadar şaşkın ve savunmasız olmamam gerekiyor.

Nasıl olur da cesedini kendi ellerimle morga götürdüğüm adam, yaşıyor olabilir?

Ben mi çok salağım yoksa Araf mı çok uyanık?

Ya da Rüzgâr mezarından hortladı?

Tövbe yarabbim! Ne günlere kaldık!

"Suratın ağağağ Serdar yeter yeter diyen adama döndü!" Dedi, Gökhan taşşak geçerek. Sen de bir dur amına koyduğumun pezevengi!

"Eğer biraz daha konuşursan senin Serdar'ın da ben olacağım!" Diye, tısladım.

"Öyle vurma n'olursun öyle vurma!" Diye, bağırdı Gökhan gevşek bir şekilde.

"Siktir git Gökhan!"

Keşke Araf pezevengini o gün öldürseydim! Ulan ne salak adammışım ben meğer!

Gökhan keyifle şezlonga oturdu. Şezlongun terasta ne işi var amına koyayım?!

Tamam şimdi bunu düşünmenin sırası değil. Lâkin kafam karışık. Nasıl olur da daha geçen haftalarda ölen Rüzgâr bu gün beni arayabilir? Toprağa kendi ellerimle koymasam inanabilirim..

Sikeyim! Araf neyin peşindesin sen orospu çocuğu?!

                                  .....

Rüzgâr yüzünde şeytani bir gülümsemeyle, aynaya bakıyordu. Telefonu başta Gökhan'ın açmasını beklemese de, böyle çok daha iyi olmuştu Rüzgâr için. Çünkü Kartal, Gökhan'a kendisinin öldüğünü söylememişti. Buna adım gibi emindi, ve Gökhan yanındayken bir şey sorgulayamazdı.

"Allah'ın sevdiği kuluymuşum demek ki." Dedi, sinsi bir tonlamayla.

Asıl amacı, Kartal'ı arayıp ona da kafayı yedirtmek ve Kartal'ın tarafında gibi görünüp, Araf ile Kartal'ı iyice birbirine düşürmekti. Ve Gökhan araya girince plan daha iyi bir hâl almaya başladı..

"Gebermemen bir nevi işime yaradı Gökhan Karadağ!"

Araf'a güvenmediği için böyle bir şey yapmıştı. En başta güvense de, şu sıralar hiç güvenesi gelmiyordu..

Gökhan ve Kartal kendisine güvenmişti de ne olmuştu sanki?

Ayrıca Gökhan'ın sesinin tınısı çok mutlu ve keyifli geliyordu. İçten içe 'neden bu kadar keyifliydi ki? Yaşadığı için mi?' diye, sorgulamadan edemedi. Kaşlarını çattı. Yüzünde ki şeytani gülümseme kayboldu.

"Sevinci kısa sürecek o zaman. Şu hisseleri bir ele geçireyim de hepsinden teker teker kurtulacağım."

Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz?

Sizce Pera uyandıktan sonra neler olacak?

Ece Naz gerçek aşkı bulabilecek mi?

Rüzgar amacına ulaşacak mı?

Yorum yapan herkese teşekkür ederim hepinizi kocaman seviyorum iyi ki varsınız ❤️

Kapının Ardında ki Yüz (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin