(Asya'nın Anlatımıyla)
Dört kişi kafa kafaya verip ödevlerimizi bitirmiş, ders de çalışmıştık. Şimdi de grup odasındaki deri koltuklara yayılmış, sohbet ediyorduk.
"Emre'ye mesaj attım. Durumu daha iyiymiş." dedi Arda.
Eray kıkırdayıp, "Aslı gidince hemen de iyileşiyor ne hikmetse." dedi.
"Artık çocuğa ne yaptıysa..." diye mırıldandım. Almila bana onaylamaz bakışlar atarken çocuklar sessizce güldü.
"Ben Esin'imi özledim ya... Bugün müsaitse yanına gideyim. Nasıl olsa yarın okul yok."
"Git bakalım... Gidersen selam söyle." dedi Almila.
"Hafta sonu için planınız var mı?" dedi Arda. O an Almila ile bakıştık. Yoktu?
"Yok... Babam amcamlara gittikten sonra pazar günü bize uğrayacak. Salı günü de İstanbul'a dönecek. Ben İstanbul'a dönmeden önce sizi söyleyelim diyorum." dedim. Almila huzursuzca kıpırdanırken söylediklerim Arda ve Eray'ın aklına yatmıştı.
"Olabilir aslında..."
"Aynen ya... Olsun bitsin!"
"Emin misiniz? Benim içim hiç rahat değil çünkü..." dedi Almila.
"Benim de... Ama madem bu kadar istiyorsunuz, söyleyelim o halde." dedim.
"Yahu bir şey olmaz! Ucunda ölüm yok ya..." dedi Arda. Ah ah, babamızı tanımayan adamın hali başka oluyor vallaha!
"Neyse hadi gidelim artık... Geç oldu." dedi Almila. Ağır ağır kalkıp yürümeye başladık.
O sırada telefonumu çıkarıp Esin'e mesaj yazmaya başladım.
"Esin, bebeğim nasılsın?" yazdım. Kısa süre sonra çevrim içi oldu.
"İyiyim güzelim, sen nasılsın?"
"İyidir... Müsait miydiniz, size gelmeyi düşünüyorum da?"
"Müsaitiz tabii... Hissettin galiba, ben de aşırı sıkılıyordum Asya." yazdı. Kıkırdadım.
"Güzel... O zaman ben yarım saate oradayım?"
"Anlaştık güzellik. Öptüm!"
"Ben de öptüm!"
Mesaj sayfasından çıktım. Eray ve Arda ile vedalaşıp güzel evimize geçtik. Aslı oturma odasında oturmuş, kediyle oynuyordu. Almila ona selam verip odamıza girdi. Ben de odanın önünden ona baktım.
"Merhaba Islak Tuvalet Terliği'm!" dedim neşeyle.
"Merhaba Asya..." Sesi öyle garip çıkmıştı ki şaşkınlıkla kaşlarımı çattım.
"Kızım kanalizasyon borusundan mı konuşuyorsun, sesin 20 metre derinden geliyor sanki!" dedim alayla.
Hafifçe gülümsedi. "Sana öyle gelmiştir..." dedi hanımefendi.
Başımı iki yana sallayarak güzellik abidem Almila'nın yanına gittim. Tüh, üzerini çoktan değiştirmişti... Manzarayı kaçırdık desenize.
Üzerime kırmızı düz bir sweat ve altıma da yandan kırmızı çizgileri olan bol beyaz bir eşofman giydim. Aslı da odaya girdiğinde son dokunuşlarımı yaptım... Ve hazırdım!
"Nasıl oldum?" diye sordum.
"Kanada bayrağına benzemişsin..." dedi Aslı alayla. Almila büyük bir kahkaha atarken yapmacık bir kırgınlıkla Aslı'ya baktım.
"Bazen çok kırıcı bir terlik oluyorsun!"
Güldü. "Nereye gidiyorsun ki?" diye sordu.
"Esin bebeğimin yanına... Baktım sizden hayır yok, en yakın arkadaşıma kaçayım dedim!" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altı Kalp
Teen Fiction6 Ana Karakter, 6 Farklı Anlatım. Üçüz Kızlar, İstanbul'da Yaşadıkları Hayattan Bıkmışken Şans Sonunda Yüzlerine Güler. Babalarının Patronu Mehmet Yıldırım, Kızlara Memleketleri İzmir'de Burs Ve Ev İmkanı Sunar. Yıllar Önce İstanbul'da Zor Mücadele...