Altı Kalp

16. Bölüm: Dans.

(Emre'nin Anlatımıyla)

Şu son zamanlarda hayatımda hiç  olmadığım kadar mutluydum. Yıllarca aşk dediğim saçmalıkların gerçek aşkla hiçbir alakası olmadığını öğrenmiştim Aslı sayesinde... Meğerki aşk, iki kişilik bir duyguymuş. Pazartesi günü de benim aşktan yana miladım olmuştu. Gerçek aşktan yana...

Evden çıkmak için kapıyı açtığımda karşımızda kızları görmemizle üçümüzde şaşkınlıkla gözlerimizi kırptık.

"Beyler, ben rüya mı görüyorum yoksa benim güzeller güzeli sevgilim karşımda mı şu an?" dedim. Kızlar gülümseyerek bize bakarken Aslı, "Hiç olmadığım kadar gerçeğim bir tanem. Sırf seninle okula gitmek için erken kalktım. Kızları da yanımda sürükledim." dedi tatlı tatlı.

"Benlik hiçbir sorun yok. Bu yakışıklılığı görmek için birkaç saat erken uyanmaktan hiç zarar gelmez..." dedi Almila, Arda'ya göz kırparak. Arda iltifata kıkırdayarak karşılık verdiğinde evden çıkıp yürümeye başladık.

"Umarım senlik bir sorun yoktur Asya." dediğimde Asya anlamayarak kaşlarını çattı.

"Anlamadım."

"Şu erken kalkma olayı..."

"Ha!" dedi aydınlanarak. "Yok canım! Kardeşlerim için çiğ et bile yerim..."

"Evet, çiğ et bile yersin ama uykundan vazgeçmezsin." Kollarımdaki Aslı'nın konuşmasıyla hafifçe güldüm.

"Ayakta olduğuma göre vazgeçmişim öyle değil mi?"

"Kızım seni uyandırana kadar canımız çıktı. Önünde bir zurna çalmadığım kaldı!" dedi Almila isyanla.

Gülüşerek okula kadar geldiğimizde sohbetimize okulda da devam edip derse başladık. Felsefe dersi işliyorduk. Aslı, elinden kayıp düşen kalemini almak için eğildiğinde alamadığını görünce ben de eğildim. Kalemi aynı anda bulunca ellerimiz birbirine değdi. Başımı kaldırdım. Yüzlerimiz birbirine oldukça yakındı. Gülümseyip elimi hareketlendirdim. Kalemi avucuma aldım ve elimi eline kenetledim. Aslı utanarak gülerken yavaşça doğrulduk. Kalemi çıkarıp ona uzattığımda yanakları hafiften pembeleşmişti. Ben de çok farklı olduğumu sanmıyordum.

Hocanın görmeyeceği şekilde ellerimizi birbirinden ayırmıyorduk. Kalbim pır pır atıyordu tabii... Çok huzurluydum. Sanki yıllarca omzumda taşıyamayacağım kadar yük almıştım ve hayatıma Aslı girip, o yükün yarısını almıştı. Varlığı bile bütün yükleri hafifletiyordu...

***

(Almila'nın Anlatımıyla)

Dün yaşananlar hâlâ aklımdaydı. Hâlâ atlatamamıştım... Arda ile bu kadar hızlı sevgili olacağım aklımın ucundan geçmezdi. Hele ki onun çocukluk aşkım olması... İmkansız gelmişti! Ama gerçekten de imkansız diye bir şey yokmuş, Arda bana bunu öğretmişti. Başımı eğip kolyeme baktım ve elimi üzerinde gezdirdim. Çok güzeldi. Dersin ortasında sınıf kapısı çalındı ve içeri nöbetçi öğrenci girdi.

"Hocam, dersinizi böldüğüm için özür dilerim. Bir duyurum olacaktı?" dedi izin istercesine. Hoca başını sallayıp devam etmesini komut ettiğinde, "Her sene yaptığımız gibi bu sene de okulumuzun başarılı dansçılarını seçmek için seçimler başlamıştır. Dans etmek isteyen partnerlerimiz, okul panosuna isimlerini ve okul numaralarını yazabilir. İyi dersler..." deyip sınıftan çıktı. Vay be... Ben İstanbul'dayken sırf kafam dağılsın diye bir dans kursuna yazılmıştım ve başarılı bir şekilde bitirmiştim. Hâlâ arada bazı viral olan şarkıların danslarını yaparım. Ama partner bulmak sıkıntıydı. Zil çaldığında Aslı arkasına döndü ve Asya omzuma dokundu.