KÜÇÜK MEZARLIĞIM

29.4K 2.2K 4.3K
                                    

Ayayayaya selam bebeklerim ☺️

Öncelikle şuraya başkadığınız saati yazar mısınız?

Şimdi de başlamadan oy butonuna basıphem yeni bölümün erken gelmesini sağlayıp hemde beni için aşağıdaki ⭐ yıldızı parlatır mısınız?

Ays naber? Nasılsınız?

Baştan diyeyim bölüm tam 7.000 kelime.😉✌🏻

Doya doya okuyacaksınız. Biraz hızlı yazdım o yüzden harf hataları varsa af buyurun. Düzenlemede düzelteceğim ❤

Şimdi fazla uzatmıyorum ve hemen yeni bölümü okumanızı istiyorum.

Bölüm sınırı: 3/500 yorum 1/750 oy
XP, ARAL ve yeni kitap duyurularından haberdar olmak için wattpad hesabımı takip edin birtanelerim🧚‍♀️

Post, Story, Reels videolar içinde buyrun İnstagram hesabımıza.
İnstagram: aynur7_a
İnstagram: aralresmi

Hepinizi kocaman öpüyorum ❤

Keyifli okumalar✨

♕♕

                  "Aral'ın ağzından....."

Elimdeki kanla duruyorum.

Parmaklarımı tamamen saran ve acının göstergesi olan o kanla bakıyorum kendime.

Aynadaki yansımama.

Gözlerim hala olduğu gibi kızarık, saçlarım dağılmış ve aynaya bakmaya bile mecalim yokken bakıyorum kendime.

Emir, Yağız ve Baran'ın tüm meraklı bakışları elinde duş alacağımı söyleyip kendimi kilitlediğim bu banyoda dakikalardır aynadaki görüntüme bakarak duruyorum.

Acının en ufak bir azalma belirtisi göstermeden sadece arttığı bu anda aklım İdil'in o canavar kadına baka baka belki bir umut  bir şey öğrenirim adına söylediği cümleleri hatırlarken, acım öyle artıyordu ki şimdi onu bulduğuma sevinemiyorum bile.

O bulunduğu için mutlu değil çünkü.

Ne karşımdaki eski aşık olduğum kadın ne de o olabilir.

İkimizinde kalbimdeki kırıklar bir yanada öncelikler ne kadar da değişmişti öyle.

Benim önceliğim her zaman o ve çocuklarım olurken onun önceliğinin şuan tamamen çocuklarımız olduğunu görüyorum.

Sanki kendini onlara adamış ve onlar olmazsa yaşamayacak gibi.

Kokularını bilmiyorum, yüzlerini görmedim. Aylarca İdil'in karnında olduklarını bilip onlarla aramda bir bap oluşturduğumu sanarken aslında şimdi İdil'in onlarla kurduğu bağı görüyorum da benimkinin ne kadar zayıf olduğunu anlıyorum.

Acaba bir kez bile olsun onları görmüş, avucuma alıp kokularını çekmiş olsaydım nasıl hissederdim?

İkinci plana atılmış gibi hissediyorum. Hissediyorum da yanlış bir kelime olur öyleyim çünkü. Ama buna kızamıyorum.

Aylarca beni öldü olarak bilen kadını yaşama bağlayan tek şey çocuklarımız olurken, şimdi varlığımın çok da bir şey değiştirmediğini acı olsa da görüyorum.

Ve ben biliyorum. Onu ayakta tutan, sendeleye sendeleye yürümesini sağlayan tek şey hala onları bulacağımıza karşı olan içindeki minik umut kırıntısıydı.

Uyandığım, gözlerimi açtığım andan itibaren onu bir kez görmemin, ona bir kez sarılmanın içimdeki tüm kırıkları alıp götüreceğini, acımı alacağını düşündüğüm için ne kadar da kızıyorum şimdi kendime.

ARAL(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin