Helllöööööö🐭
Yorum okumayı gerçekten çok özledimmm..
Dün akşam yayımlayacağım bir bölümdü ama düzenlemeleri yetişmedi, o yüzden şimdi yayımladım.
Tam 6700 kelime.
Başlamadan şu aşağıdaki yıldızı benim için aydınlatır mısınız?
İyi okumalar🌼
Yeni bölüm duyuruları ve buluşacağımız yeni kitaplar için hesabımı takip edin birtanelerim❤
Bolca yorum ve votelemeyi unutmayınız.
♕♕
Bedenimdeki onlarca hücre sabaha kadar kendini yenileyip üzerimdeki ağırlığıda alınca, şimdi gözlerini açan İdil bambaşkaydı.
Sırtıma çarpan sert göğsü, daha önce yatağa tişörtle girmemesine rağmen şimdi tişörtünde altından tüm sıcaklığını sırtıma bırakıyordu.
Ensemde hissettiğim sıcak nefesleri ve belime sardığı kolları ilk kez bu kadar dur durak bilerek hareketlerini dışarı bırakıyordu.
En son anımsadığım görüntü, saçlarımı sıkıca saran o tokayı baş parmağıyla kavrayıp çekiştirmesiydi.
Dudaklarım üzerine bırakılan yumuşak dokunuşlar ve duyumsadığım fısıltıları mantıklı cümleler haline getiren beynim, başarısını sağlayınca kısılan göz kapaklarımı araladım.
ARAL
*"Güzelim hadi uyan."
Her ne kadar göz kapaklarım yarı aralık olsada, görüntüler gözümün önünde netleşmiş ama fısıltılar ise hala sağırlığını koruyordu.
Evet bir şeyler söylüyordu ama ne söylediğini duyumsayacak kadar bilincim yerinde değildi.
Bir kez daha yataktan destek alan elinden güç alıp, bu sefer sadece küçük bir dokunuş bırakmamış ve alt dudağımı dudakları arasına alıp önce dişlerini geçirdi, devamındaysa usulca bıraktı. "Yavrum kalksana Üsküdarda sabah oldu"
Cevap vermeyip kendimi uykunun kucağına bırakma çabam duyduğum sesle kesildi."Aloo kime diyorum."
Ya bıraksana yakışıklı herif demek istedim içten içe.Tamam seni izlemek çok keyifli ama uyumanın da hakkını yiyemem.
Kurduğu kelimeler ile ısrarının bitmeyeceğini fark etmemle hızla doğruldum, kendimi yüz üstü yatağa bırakırken yorganıda başıma kadar çektim.
Biraz daha uyumayı dileyen bilincim tekrardan uyuma isteğini beynime aşılarken, başımın üzerinden yavaşça önce belime oradanda sırtıma kayan yorganı fark edince, tek bir kez bile gözlerimi açmayıp sadece nefeslerimi düzene sokmaya çalıştım.
Kazağımın eteğini kavrayan parmakları usulca yukarı kaydırıp, sütyen kopçasınıda açarak sırtımı çıplak bırakınca, hissettiğin soğuk hava gram bir üşüme hissi yaratmıyordu.
Sanırım kan basıncım yine artmaya başlamıştı.
Bel boşluğumdan başlamak üzere gezinen dudaklar ardında küçük buseler bırakarak enseme kadar devam ettiğinde, saç diplerime varıp önce kısa bir nefes aldı devamındaysa kulak mememi bulup emmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARAL(+18)
ChickLitGerilen çenesi ve hızlı hızlı aldığı nefeslerle tenimi keşfe çıkıp belime indiğinde kısa bir süre duraksadı "Beni uyuşturduğun halde sana her geçen gün biraz daha ihtiyaç duymam akıl kârı değil." Çekemediğim nefeslere bir de boğazımda takılıp kalan...