Selam aşklarım yeni bölüm geldi koşun🤗
Nasılsınız?
Biliyorum dün yükleyecektim ama olmadı ve üzerine bin kelime daha ekleyip size kıyak yaptım.Umarım seversiniz.
Hadi bakim önce oy veriniz😚😘
Bolca yorum yapınız lütfen,en azından bu satır aralarını boş görmekten nefret ediyorum.😣 Ve siz her ne kadar benden yeni bölüm isterseniz isteyin,yorum yapmıyorsunuz, çok merak ediyorum neden? 😒
Hadi tamam oy vermeyi unutmayınız ve bolca yorum yapmayıda...
Yeni bölüm duyuruları ve buluşacağımız yeni kitaplar için hesabımı takip edin birtanelerim❤
Öpüldünüz🦋🤍
♕♕
Bu geceden beri yaşadıklarım tüm soluğuma olanca bir kuvvet uygulayıp nefes alacak yer bırakmazken, kendimi bir kez daha onun sığınağına bıraktım.
Beni alıkoyan ama onsuz tek bir saniye bile duramayacağım o adama.
Tamam delirdiğimi falan düşünebilirsiniz ya da o Mert denen herifin söylemiyle, buna bilimsel bir açıklama ile Stocholm Sendromu da diyebilirsiniz ama ne olup bittiğini şu an tam olarak bilmesemde yoğun bir açlık ve koca bir muhtaçlık duyuyordum.
İhtiyaç...
Evet sanırım tek doğru kelime benim için buydu. İhtiyaç dıyuyordum hemde her saniye, her salise biraz daha fazla.
Tanıdığım ilk günkü Aral profiline kesinlikle tezat bir davranış içine girmesinden tutta kendini, Emre'nin bana sarılmasını kast ediyorum buna izin verip sessiz kalacak ve daha sonrada bahsini açmayacak kadar kendini törpülemesine hayret dolu gözlerle bakınıyordum.
Her şey babamın bir şeylerin bedelini benimle bu kadar kolay ödeme şekline girmesiyle başlarken,benim dik durma çabam ve bu adamın takıntılı halleriyle sürüp gitmişti.
Yüzünü bana yalattırdığı andan tutta tekrardan geriye döndüğümde, her şeyin bu kadar hızlı değişmesi aklıma zarar bir durgunluk versede kendimi toplayıp nefesime eklediği yüklerle ona bıraktım.
Ona....
Onun kucağına.
Parmaklarını doladığı parmaklarımla usulca adamlarımızı o mezarlık kapısından çıkardığında, bir kez bile arkama dönüp bakmadım ya da bakamadım bilmiyorum.
Anladığım kadarıyla babamı belki bir tık geride bırakabilirdim ama annemi bırakıp gitmek yine her zamanki gibi fazlasıyla zordu ve fazlasıyla uğraş vericiydi.
Sanki ilk günkü gibi yanımdaymış hissine kapılmadan edemiyor,her ne kadar bunun doğru olmadığını bilsemde inanma ihtiyacı güdüyordum.
Bu seferin aksine adımlarını şoför koltuğuna değilde arka koltuğa bırakırken, yavaşça Emir'e döndü ve yutkunup temizlediği boğazıyla konuşmaya başladı."Eğer yaptığın hız yüzünde hem ona" beni işaret ettiği parmağıyla kısa bir soluk alınca devam etti "hemde bebeğime bir şey olursa bu sefer gerçekten o masa işini düşüneceğiz"
Söylemiyle dudağımda küçük bir tebessüm kalırken,Emir'dede neye çattık havası hakimdi.
Açtığı kapıyla önce benim girmemi beklerken,Emir şoför koltuğuna Yağız'da hemen yanına oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARAL(+18)
ChickLitGerilen çenesi ve hızlı hızlı aldığı nefeslerle tenimi keşfe çıkıp belime indiğinde kısa bir süre duraksadı "Beni uyuşturduğun halde sana her geçen gün biraz daha ihtiyaç duymam akıl kârı değil." Çekemediğim nefeslere bir de boğazımda takılıp kalan...