30. Bölüm "İHTİRAS" (+18)

14.1K 399 118
                                    

(Multimedya: Almira ve Zoe[temsili])

Her gün üst üste bölüm atıyorum, o kadar özlemişim ki Almira'yı 🥹

Bu arada bölümlere gif ekleyemiyorum çıldıracam ha!

Neyse iyi okumalar 😁 oy vermeyi unutmayın lütfen 🥺

Bölümde +18 ögeler bulunmaktadır, okumak istemeyenler geçebilir.

🕸️

Ağzıma ulaşan lokmayı yemek için dudaklarımı araladığımda patates dolu çatal ağzıma girmiş, gözümü açmadan hepsini çiğnemiştim.

Boris, ben ve ne alakası olduğunu anlamadığım Loira kahvaltı yapıyorduk. Ben uykudan dolayı asla gözlerimi açıp etrafa bakamıyordum. Boris ise ısrarla ağzıma yiyecek verip duruyordu.

Loira ise... masada uyuduğumu görmüyormuş gibi bana soru soruyor, üstüne bir de cevap bekliyordu.

"Bayan Jame'in cenazesinden sonra ne yapacağız?" Demesi ile tek gözümü açıp ona baktım.

"Onu söyleyemiyoruz maalesef"

"Hm?" Dedi anlamamış gibi, tekrar dudaklarıma ilerleyen çatalı görüp ağzımı açtım ve onu da çiğneyip yuttum.

"Bilmem, ne yapalım?" Dedim ama evde yatmaktan başka bir şey istemiyordum.

"Önce ormana gidip mantar toplayalım, sonra güzel bir makarna yiyebiliriz. Gecenin sonunda ise birkaç bardak içe-"

Boris Loira'nın son cümlesine kadar susmuş sonunda onu susturarak konuşmuştu, "İçmek yok, en son içtiğinizde ne olduğunu biliyoruz" dedi ciddiyetle.

Evet,o gece ne olduğunu herkes biliyordu, ben hariç!

Aralık dudaklarımdan içeri bir anda giren çatal ile susmuş onu da çiğneyip yutmuştum. Benim elim kolum yoktu çünkü! Kendim yiyemiyordum ya!

'Aşk neden bu kadar kırocasın!'

"Bir şey olmadı ki!" Loira ısrarla cümlesine devam ederken, Boris pekte vazgeçecek gibi durmuyordu.

"Sen içebilirsin tabii, tek başına olmak şartıyla" diyerek beni tamamen alkol kefesinden çıkarmıştı. Benim içmek gibi bir düşüncem zaten yoktu ama, o neden adıma karar veriyordu ki?

"Peki tamam"

...

"Şimdi ne yapmamız lazım?" Dedim montumu ellerimin arasında daha sıkı tutarak, tanımadığım birkaç kişi yoğun kad yağışının ortasında tabutu toprağın içine yerleştirmişti. Bu süreçte Loira ve ben uzaktan onları izlemiştik.

"Dua falan et işte"

"Ne diyeyim duada?" dedim Loira'nın yanına biraz daha yanaşarak. Donuyordum çünkü.

"Tanrım de, annem cennete gitsin falan de, ne bileyim ben!"

İçimden dediğini tekrar edip avucumu yüzüme sürdüm. Tek farkla çünkü annem olarak bahsetmemiştim. O hala benim için Jame'di.

Kurdun Mührü (+18) | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin