50. Bölüm "KUKLANIN İPİNİ KOPARMAK"

2.1K 155 117
                                    

Selamlarrr, bölüme hoş geldiniz efenim.

Başlamadan önce alttaki yıldızın içini boyamayı unutmayınız, selamlar saygılar...

Aşağıda Almira'nın şimdiki halini koydum😔 Bölümün sonunda üzerinde olan elbise de bu.

🕸️

"Neden orada somurtarak oturuyorsun?" Bay Robert konuştuğunda ona döndüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Neden orada somurtarak oturuyorsun?" Bay Robert konuştuğunda ona döndüm. Birkaç gündür sürekli sıkıldığımı söylediğim ve somurttuğum için bugün bir değişiklik yapmış ve bizi bir nehir kenarına getirmişti.

Yüzüme gelen siyah saçlarımı omuzumdan arkaya savurdum. "Tam olarak iki saattir balık tutmanızı bekliyorum," Deyip taşa yasladığı oltasını işaret ettim. Bekleyen tek kişi bendim, çünkü Almila evde uyuyakalmıştı. Bu bir yandan iyi bir şeydi, onun sürekli etrafımda olması hiç hoş değildi.

Sürekli gergin bir şekilde oturuyordum, tıpkı dışarı çıktığımızdan beri gözleri sürekli etrafta dolaşan Bay Robert gibi.

"Gelen balıkları taş atarak korkuttuğun için olabilir mi acaba?" Dedi huysuzlanarak.

"Onları taş atarak uyarmama rağmen hâlâ yem için geliyorlar ama," dedim bende.

"Bu bana birini daha hatırlattı." Dedi ima ile.

Önüme dönüp yerden bir taş daha aldım ve yeme yaklaşmaya çalışan bir balığın yakınına attım, çevik bir hareketle geri döndü ve gözden kayboldu. "Almira, yapma!" Diye bağıran adamı görmezden geldim.

"Canım sıkılıyor, eve gitmek istiyorum. Boris'i özledim. Onu gidip evde de bekleyebilirim. Hem Loira'yı da merak ediyorum, acaba ne yapıyor?" Dedim taramalı tüfek gibi konuşarak.

"Bir çocuk gibi mızmızlanıyorsun," dedi kızar bir tonda.

"Yemek de yapamıyorsunuz, sürekli aç kalıyorum. Eğer Boris burada olsaydı benim aç kalmamam için uğraşırdı. Ne yapayım canım sizin yaptığınız şeyleri yemek istemiyorsa? Size diyorum ki benim canım farklı şeyler çekiyor, siz gidip Almila ne beğenirse onu yapıyorsunuz. Madem Boris bana bakmanızı istedi, düzgün bakın o zaman. Ben tek kişi değilim ki!" Nefesim yetmediğinde susmak zorunda kaldım ve başımı kaldırıp ona baktım.

"Keşke seçim şansım olsaydı," dedi uzaklara bakarken.

Hayırdır, pazardan elma mı seçiyordu?

Pazar?

Pazar!

"Balık tutamadınız zaten, burada pazar olduğunu söylemiştiniz. Bari oraya gidelim. Orada balık vardır."

"Çok tehlikeli," dedi yine etrafı tararken, "Kimliklerimiz açığa çıkarsa-"

"Saçımı boyadınız! Üstüne bir de kestiniz!" Deyip göğüs hizama gelen tutamlarımı avucuma alıp sinirle ona gösterdim.

Kurdun Mührü (+18) | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin