Güzel yorumlarınız için çok teşekkür ederim, yazma hevesi veriyorsunuz😋
Medyada Almira'nın küçüklüğü var😻
.Çığlığımdan sonra bulunduğum odanın kapısı hızla açılmış içeri muhtemelen şifacı kadınlar girmişti, fakat ben gözümü aynadaki yansımamdan ayıramıyordum, saçlarım bembeyazdı, buna kirpiklerim ve kaşlarımda dahildi!
Görüntü mükemmel ötesiydi fakat benim saçlarım normalde kumraldı, yani böyle bir şey mümkün değildi!
Girdiğim lavabonun kapısı zorlanırken, kilidi çevirerek hızla kapıyı açtım. Ben kapıyı açınca kadınlar rahat bir nefes almışlardı, tabii bu benim onların üzerlerine yürümeme kadar devam etmişti yalnızca.
"SAÇLARIMA NE YAPTINIZ!" Tanrım! Yoksa yaşlanmış mıydım?
Mantığım bana bunun imkansız olduğunu söylerken aklıma başka açıklama bile gelmiyordu. Bi anda kulaklarımın çınlamasıyla ellerimi kulaklarıma götürüp kapattım ve yere çöktüm, kadınlar başıma toplanıp ne olduğunu anlamaya çalışırken vücuduma giren tanıdık acıyla hafızam netleşmeye başladı. İnanmıyorum, hatırlıyordum!
'Merhaba Almira! Umuyorum ki beni özledin, yaklaşık 2 gündür bilincin kapalıydı ve sana ulaşamadım' bu sesi hatırlıyordum bu-acayip hızlı benimsediğim- kurduma aitti!
'inanmıyorum hala kurdum diyorsun benim bir adım var, adım Zoe'
Adınıda öğrendim tam oldu yani, tabii o konuşurken ben yerde kıvranıyordum, sahi neden onunla konuşurken kıvranıyordum?
'Dönüşümünün tetiklenmemesi için ilaç vermiş olmalılar, Buda bedenini zorluyor'
Bir anda Zoe'nin sesi kesilince acı bedenimden ayrılmıştı, kolumda hissettiğim acıyla koluma iğne yapan Freya'yı gördüm. Hey! Zoe ile konuşmamı engellemişlerdi!
Elimi Freya'nın iğne yapan koluna attığımda tırnaklarımla sıkıca tuttum, muhtemelen iz kalacaktı, fakat diğerleri tarafından elim engellendi. Şanslı olmalıyım ki iğnenin içindeki şey kanıma tam karışmadan onu sertçe çıkarmış odanın başka tarafına fırlatmıştım. Bu kadınlar Zoe ile konuşmamı engelliyorsa niyetlerinin iyi olmadığı aşikardı!
Olivia ve diğerleri beni zaptetmeye çalışırken çığlık çığlığa çırpınıyordum, bu verdikleri sanırım sakinleştiriciydi sonunda hareketlerim yavaşladığında bana uyguladıkları güçte azalmıştı.
Soluklarım düzene girerken bir kaç saniye tavanı seyrettim, kendimi doğumdan yeni çıkmış anne gibi hissediyordum!
Elimi iç güdüsel olarak Freya'ya uzattım, bunu neden yaptığımı da bilmiyordum. Freya şaşırarak elimi tuttu ve dikkatlice beni kaldırdı, bakışlarım yavaşça bileğine kaydığında tırnaklarımı sertçe batırdığımı anladım, mahçup bakışlarla ona bakarak "özür dilerim" dedim, kedi yavrusu gibi olmuştum bir anda.
Freya bana karşılık olarak hafif bir tebessüm yollamakla yetindi, adımlarım yavaşça yatağa ilerlediğinde titrek hareketlerle oturdum, diğer şifacılar odadan çıkarken yalnızca Olivia kalmıştı.
Yatağın yanındaki sandalyeye oturduğunda bakışlarını tereddütle bana çevirdi, sanırım bir şey anlatacaktı. Çok geçmeden ağzındaki baklayı çıkardı.
"Efendim,aklınızda bir sürü soru işareti olduğunu biliyorum, lider Boris tarafından bu sorularınızı cevaplamak için emir aldım. Öncelikle sizde tıpkı bizler gibi birer kurtsunuz ki muhtemelen bunu gözlerinizle görüp yaşadınız, o yüzden olaya fazla yabancı kalmayacağınızı umuyorum, öte yandan siz sürümüzün lunasısınız bu gözümüzde sizi çok önemli yapar, çünkü liderimizin eşi bizimde liderimiz sayılır-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurdun Mührü (+18) | TAMAMLANDI
Werewolf|+18| Mutsuz, evde kapalı kalmış bir kız olarak büyüdüm. Tek istediğim şey, bu aileden kurtulmaktı. Sonra, doğum günümde dileğim kabul oldu ve kendimi aniden başka bir evrende buldum. Üstelik karşıma çıkan yabancı adamın kim olduğunu bile bilmiyordu...