Av-Avcı

Okul

(Ya konu biraz fazla duygusal olmaya başladı ben bu kadar duygusal şeyleri sevmiyorum o yüzden buraları hızlıca geçicem şimdi)

(Lilyum)

Bu olayların ardından 1 sene geçti. Şaka yapmıyorum 1 sene, koca 1 sene. Nur babasıyla çok mutlu, Ela amcasını affetti. Peki benim için, hemen söyleyim. Her şey aynı durumda tek fark artık daha az hata yapıyorum. Ve Yağız bazı hatalarımı anında affediyo. İşin garip tarafı bana çok güveniyor. Beni sık sık dışarı çıkarıyor. Kaçmicağıma fazlasıyla emin artık. Ama ben halada ondan kurtulmak istiyorum. Daha doğrusu bu tutsaklıktan kurtulmak istiyorum. Yine hayatımda kalsın isterse ama tutsak olmiyim, kendi evime gidiyim, kendi başıma geziyim falan filan. Tabi bu düşüncelerimi Yağız a söylemekten korktuğum da doğrudur.

Yine uyandım, hazırlanıp aşağı indim. Gece tek uyumuştum ama kapı kilitli değil yani artık hiç kilitlemiyor evde olsa da olmasa da.

Masaya oturup Nur a "Yağız nerde" dedim. Nur bazen babasıyla bazen de burda kalıyo. Burda kaldığı günler evin işlerini o yapıyo.

"Sen iyice Yağız ı merak falan etmeye başladın yanlız hayırdır" diyip göz kırptı.
"Ya garipsiyorum ne biliyim başlarda yaptıklarına göre şu sıralar çok güveniyo"
"Kızım kaçsana. Yani benden duymuş olma da kaçman için tüm fırsatları veriyo sana. Neden kaçmıyorsun ki"
"Nur bu kadar güvenini kazanmışken kaçıp her şeyi başa mı sarıyım cidden"
"Yani aslında başa sarmazsın daha kötü hale getirirsin ama. Tabi bu yakalanırsan olur yakalanmazsın sende"
"Nasıl olucak o hayır şehir dışına bile çıksam babanla bir olursa anında bulur beni ayrıca çıkıcak birikimim de yok şurdan kaçarsam max gidebileceğim yer evim orayı da zaten benden iyi biliyo"

"Haklısın aslında neyse ben sana şey dicem akşam okula gidicek Ela. Seni de istiyo. Gider misin diye sor dedi. Sen gitmezsen beni alıcakmış ne diyosun"
"Yani sen istersen git"
"Ay yok ben istesem sana demem zaten merak etme. Saçma sapan veliler falan olucak orda sevmem ben öyle ortamları"
"Tamam o zaman ben giderim hem bayadır dışarı çıkmadım iyi olur"

Arkadan gelen sesle arkama döndüm. "Benden izin almadan nereye gidiyorsun bakıyım" tabiki Yağız dan başkası değildi bu. Ahmet amca ile gelmişler.

Ahmet amca Nur u öpüp oturdu masaya Yağız da pür dikkat bana bakıp cevap bekliyo.
"Ben haberin var sandım. Ela çağırmış okula. Nur dedi şimdi"
Güldü "biliyorum zaten" diyip göz kırptı. Salak salak bakınca "gidebilirsin ama yanlış bişey olursa-" sözünü kestim "tamam korkutma boş yere olmaz yanlış bişey" dedim. Gülümseyip kulağıma yaklaştı. Kokumu içine çekip "sen niye bu kadar farklısın ki" dedi. Kaldım öylece boynumu öpüp geri çekildi.

...

Giyinip çıktım. Yağız Ela yı da alıp okula bıraktı bizi. Ela fazla heyecanlı. Bu okul için çok çabaladı ve bu yıl okulu açtı. Okulda sadece 9 lar var şimdilik, 6 şube var, her şube de 10 öğrenci var, toplam 60 öğrenciden 30 u burslu ve bunlar sınıflara 5 er 5 er dağıtılmış durumda.

Toplantı salonuna girdik. Bu arada Ela yine alev atıyo. Yeşil bir şort üstüne de yine yeşil bi ceket giymişti. Bense yanında biraz sade kalıyodum. Alttan siyah bir kot üstüne de beyaz bir bralet giymiştim. Aslında Yağız üstüne bişey almamı istedi ama almadım. O da bişey demedi.

Bi kaç kişi Ela yı süzdükten sonra önüne dönüp konuşmaya devam ettiler şuan burda tam 30 veli vardı. Her burssuz öğrencinin bir velisi. Tabiki ayrım yapmıyo Ela. Aralarından 3 kişiyi aile birliğine alacak bunun için aralarında seçim yapacaklar. Daha sonra da aynı toplantıyı bursluların velileri için yapıp onlarında aralarından 3 veli seçilecek.

Ben baştaki sandalyenin yanına oturdum. Ela da en başa oturdu. Ela nın oturmasıyla derin bi sessizlik oldu ve herkes Ela ya baktı.

Ela konuşmasına başladı.
"Sayın veliler bugün burda toplanma nedenimiz aile birliğine katılacak velileri seçmek. Bugün seçilecek veliler herhangi bir sorun çıkmadığı sürece ve öğrencisi bu okulda okumaya devam ettiği sürece 4 sene boyunca aile birliğinde kalmaya devam edicek. Seçilen velilerin numaraları burada ki tüm velilere verilecek, benim numaram da o 3 veliye verilecek. Sizlerin bir sıkıntısı olduğunda seçilen velilere yazacaksınız ve sıkıntı giderilsin diye seçilen velilerimiz de bana toplantı isteklerini yazacaklar. Sorusu olan"

Bir kadın lafa atladı hemen "nasıl seçilecek bu veliler yani kura falan olucaksa saçma olur ondan diyorum"
Ela hemen "demokrasi ülkesinde yaşıyoruz. Sizler önceden hazırladığım yemekte zaten aranızda kaynaştınız ve az çok seçeceğiniz kişileri belirlediniz. Bu kişilerin isimlerini kağıtlara yazıp" durdu ve bir kutuyu masaya koydu "bu kutuya atacaksınız en çok oy alan 3 veli aile birliğine katılmış olucak" dedi

Kadın tatmin olmuş bi şekilde "evet o zaman seçilecek kişi belli tabiki" dedi pişkince ve ben böyle insanlardan nefret ederim.

Ela "madem öyle önünüzde ki kağıtlara istediğiniz isimleri yazınız ve lütfen kendi isminiz haricinde bi isim yazın"

Oylama bitti ve 2 kadın 1 erkek aile birliğine girdi. Benim burda ki işimde kağıtları toplayıp kimin kazandığını bulmakmış. Ve evet doğru tahmin ettiniz 2 kadından biri o boş yapan kadın.

Aile birliği üyeleri;
1- Nuri bey: okulda kızı var. Başarılı bir iş adamı. Eşini uzun yıllar önce kaybetti. Kızına kendi bakıyo. Zaafı yönettiği şirketteki çalışanlarına yan gözle bakıyo ve sekreterleriyle yatıyo. Kızının adı Yıldız.
2- Banu hanım: okulda ikiz çocukları var. Başarılı bir avukat. Kocası ve çocuklarıyla yaşıyo. Hayatını işine ve çocuklarına adamış durumda. Zaafı suçluları savunması ve evrakta sahtecilik yapması. Çocuklarının adı Doğa (kız) ve Deniz (erkek).
3- Sinem hanım: okulda oğlu var. Hayatta kocası olmasa hiç bir vasfı olmayan bir kadın. Eşi ve çocukları ile yaşıyo. Oğlu hariç bir de kızı var. Kızı üniversite çağında. Zaafı kocasını aldatması. Oğlunun adı Mert. (Sinir olduğumuz kadın bu ve evet zaaflar Yağız dan öğrenildi)

Numaralar verildikten sonra ortamı terk ettik. Yağız arabada bizi bekliyordu. Oturduğumuz an Ela "Yağız herhangi bi cafe ye git hiç eve gidicek havam yok"dedi. Yağız da "emredersiniz efendim" diyip sürmeye başladı.

O zaman buraya Ela ve Lilyum un kombinelerini bırakıyorum.