Mektubu tam 5 kez okudum. Aslında ilk günlerde sorduğum sorular sayesinde bunların bi kısmını bende çözmüştüm. Ama ona sevgi verme fikri aklıma gelmemişti. İşin garip tarafı ben artık en başta ki kadar sağlam bi nefret beslemiyorum zaten. Normalde gittikçe çoğalması gereken nefretim gittikçe azalmaya başladı. Neden bilmiyorum ama Yağız ı anlamaya çalışıyorum. HAYIR BUNU YAPMA TABİKİ ONDAN NEFRET EDİYOSUN VE ONU ASLA SEVMİCEKSİN.
Bunları düşünürken ayak sesleri duymaya başladım. Hayır burası böyleyken olmaz. Hemen kağıdı yerine koyup tahtayı da yerleştirmeye çalıştım. Kahretsin girmiyor. Kapıya anahtarı soktu. Napıcam. Hah girdi. Ama Yağız da girdi napıcam ben şimdi.
"Napıyosun sen"
"Hiç hiç bişey" yanıma geldi çekmeceye baktı tam bişey diyodu
"Günlük günlüğü yerine koyuyodum seni görünce panikledim bi an" diye araya girdim.Sadece bakıyo. Napıcam ben gittikçe paniğim artıyo. Sakinleşsene kızım ya deli misin. Elini kaldırdığı an korumaya geçtim. Yavaşça elimi tutup indirdi saçlarımı tutup geri attı.
"Niye korkuyorsun o zaman" diyince bi anda
"Sabah sabah biraz sinirlendin gibime geldi de belki sinirin geçmemiştir diye" diyebildim. Ama o kadar kendimden emin değilim ki bunları derken asla inanmıyor.Günlüğü aldı içini açtı. Sayfaları karıştırdı. Çekmeceye koydu. Ardından kalemleri de koydu sonra da kapattı. Sanırım sakinleşme zamanı geldi. Korkma kızım sakin ol bak kapattı belli etme sakin ol sakin ol.
"Gel" diyip elimi tuttu aşağı indirdi. Nereye götürüyor beni Allahım ceza almak istemiyorum. Tamam sakin mutfağa girdik. Nur kahvemi yerime koydu. Yağız da kafasıyla git işareti yaptı. Hemen geçip oturdum. Ela yok nerde acaba.
Nur içimi okumuş gibi "evde Ela işleri vardı akşama doğru gelir" dedi. Gülümseyip kahveme odaklandım. Yağız sigara uzattı. Alıp yaktım hemen. Neden bilmiyorum ama içimdeki korku devam ediyo ve Yağız böyle bakmaya devam ederse asla dinmicek.
"Neden halada paniksin" diyen Yağız a baktım. Çünkü o çekmecede bıçak var. Tamam biliyorum o mektup çok sıkıntı çıkartmaz ama o bıçağı görürsen onla doğrarsın beni. Sen görmeden benim söylemem gerek ama söylersem şansımı kaybedicem ve bunu istemiyorum.
"Cevap vericek misin" demesiyle kendime geldim yine sessiz kaldım ama söylicek bişey de bulamıyorum
"Bişey yok" diyebildim sadece Nur dan yardım alabilir miydim acaba nasıl olsa Beliz le arası iyiymiş. Günlük, Beliz in günlüğü neler yazmıştır acaba. Tamam yeni görev yüklendi ÇEKMECELERİ AÇMAKYağız ın "cevap versene!!" diye bağırmasıyla sıçradım
"Bi-bişey mi dedin"
"Ne düşünüyorsun sen"
"Çekme-" ne diyorum ben ya sustum hemen
"Devam et" dedi ama dicek bişey cidden bulamıyorum böylede peşini bırakmaz napıcam ben ya "SÖYLESENE LAN" diye bağırınca sıçradım. Bulamıyorum işte bulamıyorum ne dicem doğruyu da diyemem. Kolumdan tutup sürüklemeye başladı."Dur dur yemin ederim söylicem dur nolur dur" kolumu çekmeye çalışıyorum ama bırakmıyor.
"Çekmece çekmece çekmeceyi nasıl açıcamı merak ediyodum" durdu Allahım şükürler olsun durdu.
"Napıcaksın çekmeceyi açıp"
"Iıı şey"
"NEY"
"Ya bağırma korkuyorum işte" sadece bakmayı tercih etti bişey demem gerek artık
"Merak ediyorum sadece günlükleri ne yazıyo diye sadece merak yemin ederim başka bişey yok ayrıca çok sıkılıyorum aktivite olsun diye"
"Neden bunu en başta demedin" inandı mı inandı oh be dur soru sordu cevap ver
"Bilmem korktum işte"
"Okuyamazsın tabiki ama saçma sapan şeyleri saklamaya çalışma boş yere" bişey demedim daha doğrusu diyemedim bunları bile zorla dedim zatenAkşam Ela gelmişti. Ama ben odadan çıkmıyodum. Aslında kapı kilitli değil. Çıkarım istesem ama sadece düşünmek istiyorum.
Kalkıp çekmeceyi zorlamaya başladım. Yok açılmıyo. "Nasıl açıcam ben seni ya" hayır işin kötü tarafı kırarsam fark edilir ve Yağız açıkça okuyamazsın dedi. Okumam gerek ama Beliz den yardım almam gerek benim.
Nur içeri girdi ve ben çekmeceyi zorluyodum anlamaz gözlerle bana bakıyo. Tamam bişey yapmıyorum ki ben
"Bişey mi oldu" dedim
"Yağız yolladı bayadır çıkmadı git bi bak diye de sen napıyosun öyle" yok dayanamıyorum sorucam
"Beliz in çekmecesi hangisi" oha dan diye de sormasaydın be kızım. Şaşkın şaşkın bakıyordu. En sonunda içeri girip kapıyı kapattı.
"Beliz i nerden biliyorsun sen" her şeyi de söyleyemem ki sen soruma cevap ver sadece ya
"Yağız mı söyledi yoksa" hayır anlamında başımı salladım
"Yağız dan saklaman gereken bi konu yani" yine sadece başımı salladım tabi bu sefer evet anlamında
"Tamam sorgulamicam Beliz akıllıydı bişey yapmıştır. Son çekmece. Her çekmece de iki kişi var. Sende ölünce günlüğün Beliz in yanına gidicek"
"Nasıl açabilirim peki"
"Yağız nadirde olsa açar onları okur bazen o anlarda fazla duygusal olur ve senin duygularla aran iyi yani duygusal anını kullanıp elinden alabilirsin. Dur bunu yapmanı sana kim söyledi" ne dicem şimdi. Aslında konu Beliz olunca hemen döküldü. Beliz dersem yol gösterir kesin. Ki zaten Beliz dedi yani bi nevi.
"Beliz"
"Anladım. Bi bildiği vardır kesin. Yağız ın çekmeceleri açmak istediğinden haberi var mı"
"Maalesef"
"Aferin bi boku da sakla"
"Sabah masada ki konu oydu söylemesem ceza verecekti ve her türlü öğrenicekti"Nur şimdilik zorlama ben bişey yapıcam diyip gitti az sonra da Yağız gelip yemeğe çağırdı. Yemek yerken Ela sevgili yapmış ondan bahsediyodu. Şimdi de yataktayız. Yine Yağız a hapsoldum ve gariptir ki alışıyorum bu duruma onsuz uyuyamam gibi geliyo.
Nur baya ihanet ediyo şuan Beliz le aralarında nasıl bi bağ vardı kim bilir!?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Av-Avcı
Misterio / SuspensoBir av hikayesi Güçlü bir kız bir gün avcısının eline düşer ve hayatında ilk kez hiç bişey yapamıyordur Ölmeden kurtulması gereken avcısına gittikçe çekilir ama bunun yanlış olduğunu kendine söyler durur...