Av-Avcı

+18

(Lilyum)

Ela Bartu yla gidecekti ama Yağız izin vermeyince gidemedi. Eve geldik ama Ela halada söyleniyo.

"Abla git uyu lütfen ya"
"İyi de Yağı-"
"Abla git uyu"
"İyi be"

Ela gidince arkasından güldüm.
"SEN GÜL ZATEN BEN SENİN O KADAR ARKANDA DURUYİM SEN BANA GÜL" diye bağırdı Ela da. Açıkçası daha çok gülmek hariç bişey yapmadım. Yağız bana bakıp "çok güzel gülüyorsun" diyince gülmeyi bıraktım hemen.

Kaşlarını çattı "Niye bıraktın lan" dedi
"Ne oldu bugün neden sıkıştırdınız çocuğu"
"Bence siz çözdünüz onu"
"Çözdüm zaten net silah kullanmayı biliyo. Yalan konuştu, sizde denediniz ama salağana bi yere sıktı kesin. Çözmüşmüyüm"
Gülüp "çözmüşsün" dedi
"Ya iyide böyle basit bi konuda yalan konuşmasına neden bu kadar ciddileştiniz ben onu anlamadım"
"Yalan yalandır basitmiş değilmiş önemi yok. Neden doğruyu söylemedi bilmiyorum ama öğrenicem" dedi
"Anladım" diyip önüme döndüm. Aslında orda çözmeye çalışmak hoşuma gitmişti ama şuan pek önemli gelmedi.

...

Odaya geldik ve yattık. Yağız sarıldığı gibi gözlerini kapattı. İyi de bu çocuk bi kaç saat önce çok istekli değil miydi niye uyuyo direkt.

Gözünü açtı "niye uyumuyosun" dedi
"Sen niye uyuyorsun"
"Uyumiyim mi"
"Yoo istersen uyu da uyumazsın ki sen normalde niye uyuyorsun şimdi"
"Normalde uyurum aslında"
"Hayır ben uyumadan uyumazsın"
Güldü ve gözünü kapattı yine.

Uyudu mu acaba yarım saat oldu. Normalde istediği olmadan uyumaz ki bu ya. Hatta çoğunlukla hiç uyumuyor. Ben bazen geceleri uyanıyorum, bakıyorum beni izliyo oluyo.

"Ne istiyosun"
"Biliyodum uyumamışsın"
"Tamam uyumadım. Haklısın genelde de uyumuyorum da sen genelde uyursun. Ne istiyosun şuan niye uyumuyosun"
"Bilmem sen uyuyunca merak ettim sadece neyse tamam uyuyorum" diyip arkamı döndüm.

...

Ya iyide ben uyumicaktım. Uyumuşum bildiğin. Yağız da yok nere gitti yine acaba.

Hazırlanıp aşağı indim. Camdan dışarı bakıyodu. Nere bakıyo acaba. Yanına gidip baktım ama bişey yok ki. Her zaman ki gibi ağaçlar işte.

Tam giderken tuttu beni.
"Dikkatli bakarsan görürsün" dedi. Bakıyorum ama göremiyorum. Al dikkat de ediyorum yok işte.
"İyide ağaçlara bakıyorsun"
"Lan ağaçtan başka bişey mi var neye bakıcam"
Güldü "boşver gel otur" diyip oturdu.

Yok inat ettim bulucam neye baktığını. Ama bayadır bakıyorum yok işte. Ağaçlara bakmicaksın dedi iyi de neye bakıcam.

"Bebeğim halada bulamadıysan kaçırdın" dedi
"Nası kaçırdım ya. Sen benle dalga geçiyosun dimi, bişey yoktu şimdi de gitti diyosun daha çok merak ediyim diye dimi"
"Hayır, yarın gösteririm gelince gel otur" lan bişey yoktu burda inanmıyorum ben bu aptala.

Oturdum sigaramla kahvemi içiyorum ama aklım orda kaldı. Neyse ya düşünmicem.
"Senin bugün işin yok mu"
"Git mi diyosun bana"
"Hayır da Bartu yu araştıracaktın normalde zaman kaybetmezsin"
"Kaybetmedim ki zaten"
"Nasıl yani"
"Dün sen uyuduktan sonra hallettim"

Yine akşam oldu ve ben salak salak gezdim durdum evde. Yağız ın da sohbetine doyum olmuyor cidden. Yemin ederim bu evde Nur yada Ela olmadığında evin tadı yok bu hep böyleydi. Dur bi dk Ela dün burda kaldı. Sabah yoktu ama. Ela nerde.

"Yağız"
Yine aklımı okumuş gibi lafa girdi "Kulübe gitti o, işleri var. Geçen ay bi yerden para mı ne kaybetmişler malum ablamında para kaybetme özelliği olmadığı için gidiyim bakıyım dedi"
"Anladım. Ela, senin orda davul dersi verdiğini söylemişti. Ama sen hiç gitmiyorsun oraya"
"Yoo gidiyorum ama öğrenci sayısı az"
"Anladım"