Kız Gecesi

109 5 0
                                    

(Lilyum)

Telefonumun çalmasıyla irkildim. Uzun zamandır duymamıştım bu sesi. Ekrana baktığımda sadece numara vardı. Açıkçası açmak istemedim reddettim ve telefona sırtımı döndüm. Zaten gece boyu uyumayıp geçmişi düşünmüştüm. Nefret ediyorum. Keşke o arabada bende olsaydım.

Telefona ardı ardına gelen mesajlar yüzünden en son elime aldım. Evet bu hissi hiç özlememişim. Gerçi zaten sevmezdim. Böyle anlarda telefonumu rahatsız etme moduna alırdım.

Evet doğru tahmin, hiç okumadan sildim ve rahatsız etme moduna aldım. Biraz uyumak istiyorum. Zaten neden uyumadım anlamıyorum.

Uyandığımda yatağın karşısında sandalye de Yağız oturuyodu. Evet garipsemedim kapıyı ben açmadan açmıştı gece. Ayrıca kendi anahtarım da evdeydi. Ve zaten dağ evinde kalırken bana geceleri beni izlediğini söylemişti. Yani ilk kez yaptığı bişey değildi

"Neden reddettin"
"Sen miydin o"
"Mesajlarda ben olduğumu söyledim onlara da bakmadın ve gelince kontrol ettim bildirimleri görmüşsün"
"Bildirimleri okumadan sildim. Telefonu da rahatsız etme moduna aldım. Sabaha kadar uyumamıştım ve tam uyumak istediğim zaman olan şeyleri de umursamadım"

"Anladım. Eda beni aradı. Ondan aradım zaten seni"
Diklendim hemen. Sabaha kadar düşündüklerim içinde o da vardı. Dinliyorum der gibi yüzüne bakınca "yine sana gelmek istediğini söyledi. Beni aradığına göre dün mesaj atmamışsın. Bende sana sorup dönüceğimi söyledim ama sana ulaşamadım. Buraya gelince de uyuduğunu gördüm, uyanana kadar bekliyim dedim bende" başımı sallayıp tekrar yattım. Az sonra Edoşumu arar telefonumu bugün aldığımı söylerim sonra da çağırırım gelir zaten sorun kalmadı yani onun açısından.

Yanıma yattı. "Neden sabaha kadar uyumadın"
"Bişeyler düşündüm"
"Ne düşündün"
"Geçmişi"
"Yaptıklarımı yani"
"Hayır daha eski hayatımda sen yokken hatta seni geç ben bu şehirde bile değilken"
"Özledin yani" bu dediğine kahkaha attım. Sonra da aynen dedim sadece. Bana garip garip baktı ama umursamayıp banyoya girdim.

Banyodan tam çıkacağım sırada içeri girdi. Neden bilmiyorum ama banyo perdesini üstüme tuttum hemen. Şaşkın şaşkın bakıp "vücudunu ezbere biliyorum" dedi. Bıraktım bende perdeyi. Bornoza bile sarılmadan damlaya damlaya odama girdim. Evet o dağ evinde olduğu gibi odamın içinde banyom yok. Bu evi bulduğuma bile şükrediyorum zaten.

Peşimden geldi. "Aramız mı bozuk" dedi.
"Hayır" dedim kısaca.
"Niye trip atıyosun o zaman" Off senle alakası yok modum düştü sadece. Ne zaman geçmişi düşünsem aynı şey oluyo zaten. Neyse bunları bilmesen de olur.
"Trip atmıyorum. Başım ağrıyo biraz, konuşmak istemiyorum"

"Lilyum! Seni bırak başını her yerin ağrıyorken gördüm ben. Belli trip atıyorsun, söyle işte sebebini konuşalım" umursamadım onla alakası yok ve bunları da anlatmak istemiyorum. Anlatırsam ağlicam çünkü. Ve ne kadar acıdan binlerce kez karşısında ağlamış olsam da duygusal tarafımı görmesini istemiyorum.

Aynanın karşısına geçip bi kaç kez kahkaha attım. Evet garip gelebilir ama bu benim kendimi sahte mutluluğa hazırlama taktiğim (bu arada ben bunu kendi üzerimde kullanıyorum baya işe yarıyo tavsiye ederim)

Telefonu elime aldım derin bir nefes alıp Eda ablamı aradım. Açtığı an tüm sevecenliğimle "bişey dicem ama inanamicaksın" dedim ama anladı "telefonunu aldın sonunda aferin. Neyse ne zaman buluşuyoruz. Yağız bişey dedi mi sana"
"Evet bizde. Ben şimdi konum atıyım gel sen. Ama şey Melih i alma, bende Yağız ı kovucam kız gecesi yapalım. Ela ve Nur u da çağırırım hatta istersen"
"Olur valla ama Ela yı ben hallederim sen Nur u hallet"
"Tamamdır aşkım atıyorum konumu"
"At" diyince kapatıp mesajlara girdim.

Av-Avcı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin