BRONZ SERİSİ

♖ RESİTAL 56 ♖

Bir ışık yak bu satıra, aydınlansın sayfalar...

♖

BRONZ

Vi veri veniversum vivus vici.

Toplantı odasının duvarında Latince kelimelerden oluşan bir söz, bakış açıma girdi. Bu cümlenin anlamı beni her zaman derinden etkilemişti. Gözlerimi yazıda gezdirirken, anlamını içimden geçirdim: "Gerçeğin gücüyle yaşadığım süre boyunca, kâinatı bile fethedebilirim."

Dedem bana bunu ilk söylediğinde, ruhumun derinliklerinde yankı bulan bir çan gibi çınlamıştı. Gerçeğin gücü ne kadar büyük olabilirdi? Yaşadığım süre boyunca, bu gücü kullanarak neyi başaramazdım ki? Dedem, bu sözleriyle bana sonsuz bir güç aşılamıştı. Her zorluğa karşı dimdik durmam gerektiğini, gerçeği kucaklayarak tüm engelleri aşabileceğimi hissettirmişti. Yalnızca "v" harfiyle başlayan kelimelerle oluşturulan bu cümle, zihnime kazınmıştı, her anımda bana eşlik etmişti.

Arkana'nın merkez binasındaydım. Haftalık toplantılarımız bu binada yapılır, önemli meseleler yalnızca burada konuşulurdu. Örgütün işleyişi, tek dünya tek devlet düzenini benimseyen bir yapıdaydı. Bu bina, sadece bir yapı değil, aynı zamanda güç ve stratejinin kalbiydi. Gerçek, bu duvarların arasında şekillenip dünyanın dört bir yanına yayılırdı.

Görevim, düzenin lideri olarak dünyanın gidişatını yönlendirmekti. Kendi koltuğuma oturduğumda, masanın etrafında toplanmış olan kart sahiplerine göz gezdirdim. Kart sahipleri, dikkatle sözcüye odaklanmıştı.

Sözcü, konuşmaya başlamak için hazırlık yaptı. Onun açmış olduğu toplantı başlıklarının üstünden geçerek ilerlerdik. "İmparator," dedi. "Güvenlik ve istihbarat ekiplerinden yeni raporlar geldi. Dünya genelinde bazı tehditler ve fırsatlar hakkında bilgi içeriyor."

Başımı hafifçe sallayarak onayladım. "Vakit kaybetmeden başlayalım."

Sözcü dosyayı açarak sayfaları dikkatlice çevirmeye başladı. "İlk olarak, Güney Amerika'da ekonomik ve siyasi istikrarsızlık giderek artıyor..."

Toplantı süresi boyunca neler yapılacağı hakkında bilgi verdim. Her kararımı önümde açık olan tablete de not almıştım. Bu notlar Büyük Arkana'da bulunan herkesin kartına ulaşıyordu. Sanaç ve Nefel toplantıda genel olarak en çok konuşan kişilerdi. Serdal ise kartının getrdiği yükümlülükle verilen kararlığı uygulamaya geçirirdi. Uzun süren konuşmadan sonra geriye doğru yaslandım.

Sözcü, önündeki belgeleri toplarken, "Gündemlerimiz bu kadar, İmparator. Başka bir konu var mı?" diye sordu.

Diğer kart sahiplerine doğru, "Benim açımdan tamam ancak sizlerin soruları varsa dinliyorum," dedim.

Nefel, huzursuzca yerinde kıpırdanıp elini kaldırdı. "Bir konu daha var," dedi. "Lider Kandemir hakkındaki gelişmeleri aktarmak istiyorum."

Lider Kandemir.

Asılan Adam kartının sahibiydi. Aynı zamanda Hisar Alatav'ın eski sevgilisiydi. Hisar'ın kalbini kıran biri olduğunu biliyordum. Ona karşı fazlasıyla öfke doluydum.

Geçen haftadan beri kendisine ulaşılmıyordu. Nerede olduğu belli değildi, bir anda ortadan yok olmuştu.

Nefel kelimeleri dikkatle seçerek, "İlk rapor geldi, durum biraz korkutucu," dedi.

Sabırlı olmaya çalışarak sordum. "Rapor nedir?"

Nefel devam etti. "Tapusu ona ait bir evde bir avuç kül bulduk."