Annem annesini 10 yaşında kaybetmiş, teyzem ve dayım evli imişler, Orhan dayım 7 yaşındaymış anneden öksüz kaldığında, annem hem kardeşine, hem de babasına bakıyormuş, yaşı küçük olduğu halde; bir taraftan kardeşiyle birlikte okula gidiyor, eve gelince de ev işleri ve yemek yapıyormuş, 4 ay sonra babası yani dedem evlenmiş, gelen üvey anne çok zulüm yapmış, annem 4 ncü sınıftan 5 nci sınıfa geçtiğinde annemi okuldan almışlar kız kızmı okumaz diye.
Sofrayı hazırlayıp , yemek zamanı gelince üvey anne ekmekleri önlerine atarmış, köpek besliyorum diye......
Hele Orhan dayımı sık sık kapının önüne atarmış, bir de tel dolabı sürekli kitli tutarmış. Annem üzüntüden kara sarılık olmuş, bu olay üzerine teyzem annemi yanına almış ama; nihayetinde içeri de enişte var. Annemin genç kızlığı bir abla kapısında, bir de ağbi kapısın da geçmiş.
Ağbisine geldiğin de Feyme yenge ilk bir kaç gün iyi davranır sonra, yapmadığı eziyet kalmazmış, annem tekrar abla kapısına gidermiş. Genç kızlığı hep yollarda geçmiş, durmuş.
Yine bir gün ağbisine gelmiş, o sırada babaannem babamı evlendirmek için kız bakıyormuş, annemi met etmişler dünürcülüğe gelmişler ve babamla evlenmişler. Annem hem ağladı ve anlattı, anlatırken sesi titriyor ve hıçkırıklar içerisinde boğuluyordu. Kısaca ailecek çok zorlu günler yaşamışlar. Babamla evlendikten sonra mutluluğu yakalamış, gerçekten hem annem, hem babam çok şanslıydı; bir gün dahi birbirlerini kırmadılar, tabii bizlet de çok şanslıydık.
Bir ara içim de bir his ya annem ve babama bir şey olursa, onları kaybedersem diye bir ürperti geldi, sonra dua etmeye başladım allahım bu dünyadan bir kişiyi alacaksan önce beni al diye adeta yalvarmaya başladım.
Saat ilelemiş, babam eve gelmişti, gelir gelmez babamın üzerini değiştirmesine izin vermeden onun boynuna atladım ve saatlerce dizinde yattım ve ilk defa böyle bir şey olmuştu sonra uyuya kalmışım ve akşam yemeği yemeden. Sabah olunca hemen kalktım, ilk sorduğum soru anne babam nerde dedim; annem de baban işe gitti dedi ve kahvaltı yaptık ve annemle çarşıya gidip, okul ihtiyaçlarını aldık, okullar bir hafta sonra açılacaktı.
Babam eve gelmiş bizi bekliyordu, bir hayli morali bozuktu, annem ve babaannem ne oldu? diye sordular, babam akşam yemeğinden sonra, anlatırım diyor bir hayli hem dalgın ve hem üzgündü.
Yemek yedikten sonra,annem çay demledi ve konuşmaya başladılar, biz de ablam ile birlikte odamıza çekildik, bir taraftan da konuşmaları dinliyorduk. Babaannem eeeee oğul; niçin bu kadar kederlisin diyordu, denizde kaç gemi battı diye biraz olsun, babamın kedrini düzeltmek istiyordu.
Babam, anne olmadı iflas ettim diyordu, o zamanlar iflasın ne anlama geldiğini bilmiyordum, tek başıma yürütemiyorum, o hırsızlık olayından sonra, işçilerin parasını bile ödeyemedim, zor durumdayım diyordu, annem hemen atıldı, bankadaki para karşılamaz mı? dedi, babam gülümseyerek belki bir kısmını ama tamamı değil, imarathaneyi satıp, önce işçilerin parasını ödeyeceğim, sonra allah kerim diyordu ve kısa bir sessizlikten sonra; babaannem boşver oğul, önce sağlık sıhhat dedi, babam da tabii, önce dediğin, benim önceliğim kızlarımın geleceği diyordu ve saat epey geç olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Ailem
SonstigesHerkesin bir ailesi vardır; hiç unutamadığı ve unutmak istemedikleri bu roman gerçekten alınmıştır, yaşanan tüm olay olduğu gibi hiç bir şekilde hayal ürünü değildir; saygılarımla