Mübarek ramazan ayı gelnişti; içim öyle buruk ve acı doluydu, sadece benim değildi; annem, babaannem ve annem ve ablam da benim gibiydi.
Benim en çok sevdiğim aylardan biri de Ramazan ayıydı; tabii bir zamanlar, aslında yine çok seviyorum; yalnız içim buruk bir bir şekilde oluyor.
Yine her zaman ki sahura kalkıyor; oruçlarımızı tutuyor ve akşam iftar yemeğimizi yedikten sonra, teravi namazına gidiyorduk, gündüzleri de mukabeleye giderdik.
Okullar açılmış artık orta son öğrencisiydim, sabahları okula, okul çıkışların da avukat bürosuna; hem okuyor, hem çalışıyordum, bazı geceler ders çalışmaktan kitaplarımın üzerinde uyuya kalıyor ve uykusuz bir şekilde tekrar okula gidiyordum, çok zayıflamış, bitkin düşmüştüm; ama yılmak yok, diyordum Nazar sen başarabilirsin diyordum ve kesinlikle başarmak zorundaydım.
Okul Müdür Muavini Arif Keleş bey; sürekli beni izliyor ve bu durumuma çok üzülüyordu, bir gün hiç unutmam; bizim için yardım parası toplamış ve anneme getirmiş, annem ben bu parayı Nazar'ın haberi olmadan alamam, eğer alırsam Nazar çok kızar demiş ve ertesi gün Arif bey beni odasına çağırdı bu topladığı yardım parasını vdrmek istedi; ben bu parayı alamam, durumu daha zor olan kişiye birlikte verelim dedim ve dediğim gibi de yaptık.
O yıl ders olarak Türk Sanat Müziği işliyorduk sürekli şarkı söylüyorduk; ben babamın sevdiği şarkıları söylüyordum ve sesimi herkes çok beğeniyor, hep beni dinlemek istiyorlardı; bir gün öğretmenim velin ile görüşmek istiyorum dedi; ablam Nazlı benim velimdi ve ablam okula geldi, öğretmenim abla Nazar kesinlikle konservatuara gitmeli, onda gelecek görüyorum çok başarılı olur demiş, ama annem asla kabul etmedi, o yıllarda şarkıcı olan kişilere pek iyi bakmıyorlardı, çok üzülmüştüm.
Artık okullar bitmek üzereydi ve bir taraftan bitirme sınavlarına hazırlanıyordum ve nihayet sınavlara girip; o yıl başarıyla ortaokulu bitirmiştim tabii üstün başarı belgesi almıştım.
Diplomamı alınca eve gelmeden hemen babamın yanına gittim; babacım ben geldim senin Nazar'ın okulumu bitirdim, Nazar yılmadan çalıştı ve ailesine bakıyor sana verdiğim sözü tuttum; benimle gurur duyabilirsin diyor ve boğulurcasına uzun, uzun ağladım.
Saat 16.00 da babamın yanından ayrılarak eve doğru yola koyuldum; eve geldiğim de bizimkiler meraklanmış bir şekilde beni bekliyorlardı ve onlar da beni görünce bana sarıldılar tebrikler Nazar sen başardın diyorlar ve bir taraftan ağlıyorlardı; keşke bu günleri baban görebilseydi diye!
Evet keşke yaşasaydı ama maalesef aramız da değildi?
Artık benim için önemli olan hangi liseye gidecektim; kendime bir yön çizmem gerekiyordu, ben Karşıyaka Ticaret Lisesine gitmek istiyordum; ancak annem yine Şemikler Lisesine gitmemi istiyordu, ben annemi ikna etmek için uğraşıyordum; o yıllar da sağ ve sol çatışmaları vardı ve Karşıyaka Ticaret Lisesi de oldukça karışıktı, annem bu sebepten bu okula gitmeme karşıydı, ama ben kısa yoldan meslek sahibi olmak istiyordum ve liseyi bitirince üniversite okuyup, iyi bir avukat olmaktı tek amacım, eğer düz bir liseye gidersem bir de üniversiteyi kazanamassam bir iş sahibi de olamayacağımı kesinlikle biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Ailem
RandomHerkesin bir ailesi vardır; hiç unutamadığı ve unutmak istemedikleri bu roman gerçekten alınmıştır, yaşanan tüm olay olduğu gibi hiç bir şekilde hayal ürünü değildir; saygılarımla