Milli Eğitim Müdürlüğü'nden cevap gelince beni tekrar sınava aldılar ve başarılı olarak geçtim, böylece aynı sınıfı tekrar etmekten kurtuldum.
Sabahları okula gidiyordum, bir gün bir eczanede yarım gün çalışacak eleman yazısını gördüm ve durumumu anlatınca Nesrin hanım beni işe aldı; sabahları okula, öğleden sonraları da işe gidiyordum. Eve gelince bizimkilere anlattım, önce karşı çıksalar da kabullenmek zorunda kaldılar. Ablam Nazlı o yıl üniversiteye gidemedi, artık okumayı bırakmış; o da iş arıyor ama bir türlü bulamıyordu.
Hem okul, hem çalışma hayatı beni bir hayli yormuştu ama yapılacak hiç bir şey yoktu. Arkadaşlarım sokakta oynarken ben çalışmak zorundaydım, hem de okulum da başarılı olmam gerekiyordu.
Üç ay sonra hem kaza hem de dul ve yetim aylığı bağlanmıştı, biraz olsun rahatlamıştık. Tek eksiğimiz babasızlıktı.
Bazen eve gelirken arkadaşlarımın anneleri çocukları çağırır; hadş artık eve babanız geldi, yemek zamanı derlerdi; işte o zaman kalbim param parça olur, keşke benim babam da yaşasaydı diye bir iç geçirirdim, aslında kıskanmak değildi; sadece imrenmek ve arzu duymaktı.
Dört hafta sonra artık mahkeme başladı, avukatımız İshak bey davaya çıktı sonuç; elde var koskaca bir sıfır; evet mahkeme bitmişti ve güçlü olan kazanmış, büyük balık, küçük balığı yutmuştu.
Ertesi gün mahkemeye tanık olarak çıkan işçilet bize gelmiş, mahçup bir şekilde duruyorlardı; çok üzgünüz, ustamızın lehine tanıklık yapsaydık eğer işimizden olacaktık, biz de ev geçindiriyoruz dediler, sadece bir babamın arkadaşı babamın lehine tanıklık yaptığı için o gün günü işine son verilmişti.
Demek ki adamcağız işten çıkarılmayı bile göze almış, haksızlık karşısında yılmamış, allah razı olsun ondan!
Bizim avukatı yani dayımın arkadaşını da parayla satın almışlar.
Sadece şunu söyledim; bir gün işallah bizim yaşadığımız bu olayı siz yaşamassınız dedim.
Artık okulumuz bitmek üzereydi ve ben yine başarılı bir şekilde orta 3 ncü sınıfa geçmiştim, çok benim için zor bir dönemdi; hem okuyup ve de çalışmak.
Karnemi alır almaz; hemen babamın yanına koştum ve saatlerce onunla konuştum, eve geldiğim de bizimkiler meraklanmış beni bekliyorlardı, nerden geldiğimi sormadılar çünkü nereye gittiği mi? biliyorlardı.
Dönem sonunda tekrar bir sınav yoktu; sadece 3 ncü sınıfta bitirme sınavımız olacaktı ve ben bayağı mutluydum; çünkü yaz boyu tam gün işte çalışacaktım. Bir taraftan da yeni bir iş arıyordum; bu sefer bir avukat yanında çalışmak istiyor ve ileri de hedefim başarılı bir avukat olmaktı, haksızlıklara dur diyebilmek için.
Kısa bir süre sonra avukatlık bürosunda iş buldum ve tam gün çalışacak, kışın da yarım gün çalışacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Ailem
RandomHerkesin bir ailesi vardır; hiç unutamadığı ve unutmak istemedikleri bu roman gerçekten alınmıştır, yaşanan tüm olay olduğu gibi hiç bir şekilde hayal ürünü değildir; saygılarımla