Bayram

59 3 0
                                    

O gün bayramın birinci günüydü; annem ve babaannem erken kalkmış, kahvaltıyı hazırlamışlardı, fakat ben o gün ne kahvaltı yapmadım; hiç kimseyle de bayramlaşmadım, bütün mahalleli bize gelip, gidiyorlardı. Ben odamda yalnız başıma oturuyor, ara da bir ablam odama geliyor, Nazar iyi misin? kardeşim diyor, ben de iyiyim; merak etme diyordum,
Bir kaç saat sonra; annem geldi hadi Nazar hazırlan babana gidiyoruz dedi ve ben hemen hazırlanıp, babama gittik.
Oraya geldiğim de başucuna çömelip; elime toprakları alıp, içime doğru çektim; hava bir hayli kararmıştı sonra hep birlikte eve geldik. Eve geldiğimiz de ev sanki buz damı gibiydi.
Annem akşam yemeği hazırlamış hadi anne ve çocuklarım sofraya dedi ve hep birlikte sofraya oturdu; ama boğazımda bir şeyler düğümleniyor ve ben yiyemiyordum; nereye baksam sanki babamı görüyordum sonra sofradan kalkıp, tekrar odama çekildim.
İçerde bizimkiler konuşuyordu; ne olacak bu Nazar'ın hali diye...
Babannem; biraz zamana ihtiyacı var, okullar açılınca biraz olsun toparlar diyordu, hiç de okula gitmek gelmiyordu içimden, ama gitmek zorundaydım ve babama verdiğim bir söz vardı.
Bayramın 3 ncü günü bahçe kapısı açıldı bir kaç bey geldi, babamın arkadaşları idi, babamın birikmiş ilk ikramiyesinin 1 ncisini getirmişler ve bir de senede bir verilen yağın yarısını, beyler Muhittin bey bunları gönderdi, diğer ikramiyenin kalan kısmını da taksit şeklinde verecekler dediler. İşte o an çok sinirlendim ve ben lütfetmişler dedim. Hem kaza tamirden çıkan kazanın yüzünden oldu; şimdi de bu mu? diye bağırmıştım ve artık kendimi tanıyamıyordum; hışımla mutfağa gittim,; arkamdan annem, babannem ve ablam geldi getirdikleri beş kğ yağı; bunu kullanacakmısınız diye sordum, annem hayır Nazar dedi ve lavoboya olduğu gibi boca ettim o gün den beri de Ekiz Yağlarını asla kullanmadım; çünkü haksızlık, yetim ve öksüz hakkı vardı bu yağlarda.

Benim AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin