Bölüm 32 - Teklifler Teklifler

25.4K 1K 15
                                    

'Ne- ne oluyor burada?' Vuslat'ın şaşkın bakışları yerde yazan kıza döndüğünde kaşlarını çatmıştı.

'Ne oluyor dedim! Yavuz! Salih!'

'Onlar hiç bir şey yapmadı, ikisi de engel olmaya çalıştı ben durdurdum. Eğer kızdıysan tekrarlamam, tabi o acı ile yaşarsa' Vuslat kızın sözlerini şaşkınlıkla dinliyordu, Hayal'in bu kadar kızdıracak ne söylediğini de merak etmeden duramıyordu. Buğlem melek gibi sessiz sakin biriydi sonuçta. Onu bu kadar kızdırmakta bayağı bir uğraş isterdi.

'Ne yaptı da bu halde?' diyerek kızın tebessüm eden yüzüne baktı Vuslat.

'Hemen anlatıyım, seni üzdü, sürtüğün tekiydi ki bunu tanımadan gözlerine bakarak söyleyebilirim, seni hala elde edebileceğini sanıyordu, bana fazla zayıf muamelesi yaptı ki inan bana bunu hiç sevmem, çok diklendi yerdeki bir insanın diklenmesi ile sadece dişlerim bilenir. Daha fazlası var ama anlatmama gerek yok işte, hepsi bu diyelim.'

'Buğlem seni delirtecek ne yaptı diyorum, sen durduk yere sırf gördün diye bunu yapacak biri değilsin'

'Seni yaraladı Vuslat, bu da yetmezmiş gibi kardeşin gibi gördüğün iki insanın düğününde seni şoka uğrattı. Ben zarifim ama zayıf değilim. Eğer çevremde biri birine zarar verirse değil Kasırga, Roma yangını olsa önümde duramaz.'

'Götürüp bir yere bırakın' diyen adamla Yavuz Buğlem'e bakmıştı.

'Abi yenge becerebilirse kendi gitsin dedi ama, hem fikirseniz götürüyüm'

'Neden burada kalacak güzelim?' adamın sorusu ile Buğlem gülümsemişti.

'Çünkü her cani geri döner, açtığı yaraları görmek için. Ama ben dönmem, açtığım yaralarla gitmeli, bana verdiğim zararların korkusu ile bakmalı ki bir daha süründüğü yollara dönmesin. Kusura bakma sevgilim, sevgilinin içinden şeytan çıkmış olabilir.'

'Şeytan ha, pekala bir de bunu deneriz' diyerek kızı kolunun altına çekince adamlarının tedirgin gözlerine bakışları değmişti.

'Yengenizin dediği olsun'

'Emriniz olur abi' Vuslat gülümseyerek kızı açık kapıya ilerletmişti.

'Sen gir ben bir konuşuyum Yavuz gille'

'Peki sevgilim' diyerek gülümseyen kız içeri girince Vuslat çatık kaşlarla iki adamına bakıp el işareti ile gelmelerini belirtti. İki adamda koşar adımlarla yanına geldiğinde derin bir nefes aldı.

'Ne oldu burada? Tam anlatın'

'Abi geldi, biz göndermeye çalıştık ama biliyorsun işte. Kapıya dayandı, yenge açtı kapıyı da. Uyuduğunu söyledi, ben tanımıyor diye düşündüm tabi, meğer tanıyormuş. Bir muhabbet geçti aralarında yenge de kapıyı açtı içeriyi gösterdi tam giriyordu dan diye bir çekti burun haşat. Sonra Hayal hanımın saçını tuttuğu gibi çıkışa sürükledi bayağı nasihat verdi. Ben bir ara içine sen kaçtı zannettim. Ardından diklendi Hayal hanım yengede tekme geçirdi. Bizi uyarırken bir daha diklendi bu defa da bıçakla çakmak istedi. El mahkum verdim. Çakıyı ısıttı kızın alnını mühürledi resmen. Aklımdan geçmedi değil gırtlağını kesecek diye düşündüm, kısmet değilmiş. Son durum da gördüğün gibi' Yavuz'un nefessiz anlatımı ile Vuslat kaşlarını havalandırmıştı. Sıkıntılı nefesini havaya savurup saçlarını karıştırdıktan sonra sakince başını salladı.

'Buğlem'in dediği gibi dokunmayın, gelmeye kalkarsa da giderse de gitmezse de el sürmeyin. Bırakın sürünsün, yaşattığını yaşasın' cümlesi karanlık gözleri ile boğuştuğunda iki adam da başını sallamıştı.

Şafak Sökerken |Şafak Serisi 1 - 2|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin