Ms world:1893 kelime
27 Bölüm
Kuruyami'nin Oyunu
Perşava
Ekip dağılmış toplantının üzerinden bir hafta geçmişti, Perşava odanın duvarına Kartal yuvasının haritasını asmıştı, Erosharum'un den gelen haritayı büyütmüş odanın duvarına büyük parşömen kâğıdı asarak bir saatte ezberleri haritanın en ince ayrıntısına kadar kâğıda çizmişti. Yaptığı plan kusursuzdu fakat Irdenser'ın zamansız kaçışı bütün planını mahvedebilirdi. Kadlou bütün heybeti ile içeriye girdi. Uzun zamandır Perşava uykusuzdu, sürekli düşünüyordu. Hamlesini ortaya koymuştu, hamle sırası Irdenser'e geçmişti. Onun ne yapacağını tahmin etmek zordu. Gözlemleme yeteneği kusursuz olan birine karşı stratejik en küçük hata yapılmaması gerekiyordu. Kadlou ''Çok düşünüyorsun Robando yerine Irdenserin üzerine yürüyelim o halde.'' Dedi. Perşava
''Sende gerginsin Kadlou. Irdenser çoktan elçiyi yola çıkarmıştır, Robando giden elçi öldürülmeli. Bu plan ortaya çıkmamalı, Robando Borla gibidir, başına gelecekleri umursamaz fakat Hexan Rhidger gibidir her zaman hile yapar, tuzakçı ve pusucudur. '' dedi. Kadlou saldanyeye oturdu. ''Endişelenme dört tane efsane bir avcı bir suikastçi ve bir tanrıça bütün ölüm akıncılarını kendi evlerinde yok edeceğiz.'' Dedi. Perşava ''Gücümüz ortada onların hepsini yok edebilecek güce sahibiz kâğıt üstünde. Tarnova savaşında Borla ve Worgreymon kâğıt üzerinde yok edilecekti. Onlar bütün Bretonaska savaş konseyini yediler. '' dedi. Kadlou
''Ne yapmamı istiyorsun?'' diye sordu. Perşava ''Yolu izle Kadlou bundan sonra Ölüm akıncılarına katılmak için yola çıkan herkesi öldür.'' Dedi. Kadlou karanlık dumana dönüşüp ortadan kayboldu. Perşava küçük odasında üzerinde ki örtünmüş küreyi elini aldı, örtüyü masanın üzerine koydu elinde ki küreyi yere bıraktığında paramparçaya ayrılmıştı, bir cam parçasını eline alıp avucunun içini kesti. Akan kanı masaya sürdükten sonra kırılmış küreden peri çıktı Perşava'nın etrafında dönmeye başladı. Perşava ''Yaşayan karanlığın ordusunda ki üyelerinin ismini istiyorum. '' dedi. Peri onun karşısına geçti kendini duvara geçirdi. Duvarda kanlı yazılar çıkmaya başladı. İlkyazı Irdenser ardından bütün isimler duvarda isimleri belli olmaya başladı. Rhidger, Rarar, Worgreymon, Sagata, Arslan, Weurs isimleri ortaya çıkmıştı. Perşava ''Bunlar kesin mi?'' diye sorduğunda Peri duvara ''Bilmiyorum isimler doğrulanmadı'' dedi.
Arena
Loria onu başına gelecekler hakkında uyarmış nasıl dövüşmesini gerektiğini öğütlemişti. Loria kuleden onu izlemek yerine seyircilerin arasına oturdu. En ön sıradalardı. Çaylaklar ondan gözlerini ayırmıyordu. Kalenin en güçlü dördüncü kişisi ön sıralarda oturuyordu. İlk beşli genelde kuleden maçı izlerdi. Seviye 11 komutanı yine dövüşü izlemeyeceği haberi kale içinde yayılmıştı. Gerçek ölüm akıncıları kontrol eden komutanı kendi askerleri bile çoğu zaman göremiyordu. Bazıları öyle bir komutanın varlığını bile sorguluyordu. Nerede olduğunu Robando'dan başka kimse bilmiyordu. Komutanlarının içerisinde Robando'dan sonra en fazla ortadan kaybolan komutandı. Onun askerlerini çoğu zaman Hexan eğitmek zorunda kalıyordu. Kendi askerleri bile onun ismini bilmeyecek gizeme sahipti. Çaylaklar onun kadın veya erkek olduğunu bile bilmiyordu.
Kadran arenanın ortasına geldi. Bu arene diğerinkinden daha büyüktü ve bir çok büyük kapısı vardı. Bu sefer daha fazla seyirci vardı. Geçen sefer hayatta kalmaya başaran Kadran'ı daha zorlu sınav bekliyordu. Toplamda 13 seviye vardı ve son seviye bir Kobo ile dövüşmesi gerekiyordu. Son seviyeye erişen kişi Robando ile dövüşebilecek güce sahip kişilerdi. Hexan ve seviye 11 komutanı daha önce kobo'yu yenilgiye uğratmışlardı. Robando'ya çok yakın güçleri olduğu sadece söylentiden ibaretti. Kimse onların bir kobo'yu arenada yendiğini görmemişti. Bunu bilen tek kişinin Robando olduğunu düşünüyorlardı. Arenanın kapısı açıldı. Karşısında ki kapı açıldığında Hippolar ortaya çıkmıştı. Koşarak arenanın ortasına gelmişler birbirlerine baktıktan sonra Kadran'a göz gezdirmeye başlamışlardı. Uzun zamandır içeride tutuluyorlardı. Sayıları on kadardı, Kadran onların yaklaşmasını bekledi, kılıcını başparmağı ile ittirdi fakat üzerine doğru gelen Hippoların hiç birini kesemedi, kılıcı kınından çıkartıp havada savurdu fakat yine bir şey olmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşayan Efsane II[Düzenlenecek]
FantasyAşk ne kadar ateşliyse de intikam o kadar soğuktu. Ona ikisinin peşinden koştuğunda birini veya ikisini de kaybedeceğini söylemişlerdi. Söylenenleri kulak arkası etti,ne aşkından ne de intikamından vazgeçecek adamdı. Ya hep ya hiç dedi.