Y.E-47 Ben Kazandım

1K 116 34
                                    

Kelime sayısı:1434


47 Bölüm

Ben Kazandım

               Makrian onların olduğu yerden ayrılmıştı, İsyancılar büyük güçlerini Nucurua Krallığının son olarak tutunduğu mahallelere aktarmıştı. Şanslıydı Panoz Başkomutanı yendikten sonra Krallık Dova'ya ait bütün umutlarını kaybetmişti, ayrıca İsyancılarının Dovada olduğunun öğrenip onlarla savaşmaya başlayınca Krallığın ordusunu çil yavrusu gibi dağılmıştı. Mr.Wonderful Kadran'ı meydanda bulunca sevinmişti, birbirlerine doyasıya bakıp sarıldılar sanki asırlardır birbirlerini görmüyorlardı. Kadran onun burada olacağını tahmin etmemişti. Kadran onu Calista ile tanıştırdı, diğerleri Vale ekibi ile Kartal yuvasına doğru yola çıkmışlardı orada olanlardan haberleri yoktu. Kartal yuvasında işler durulmamış savaş giderek şiddetini arttırdığından farkında değillerdi. Kadran ''Senin burada olacağını hiç düşünmemiştim bataklıktan oldukça uzak bir yerdeyiz'' dedi. Mr.Wonderful omzunda ki siyah pelerini gösterdi, ''Artık o bataklık benim evim değil. Ben evimi değiştirdim Karanlığın Ordusunun tarafındayım Babanın yaveri oldum.'' Dedi. Kadran ''Babam gerçekten yaşıyor mu?'' diye sordu. Mr.Wonderful ''Evet yaşıyor onunla birlikteydik o dinlenerek geliyor birkaç saat içerisinde burada olur'' dedi. Kadran bir şey söylemedi, başını çevirdi uzaklarda bir adam geçtiğini gördü. Bu fiziği ve gölgeyi nerde olsa tanırdı, kılıcını çekti, hızlıca ileriye atıldı. Yaralarının açılacağını umursamadan sağlı sollu yolu katediyordu. Calista ve Mr.Wonderful birbirlerine baktılar. Calista hiçbir şey anlamamıştı. Mr.Wonderful peşinden gitti, temkinliydi ellerini açarak bataklık gücünü her han kullanmaya hazırdı. Kadran'ı ne pahasına olursa olsun korumalıydı, baba ile oğul birbirine kavuşmalıydı. Borla'nın Robando acısına Kadran acısı eklenmemeliydi. Kadran kılıcı havaya kaldırdı ve rakibinin omzuna indirirken. Kahverengi gözleri ile Kadran'a baktı ve ''Ben Kazandım Kadran'' dedi ve devam etti. ''Karşına dünyanın en iyi kılıç ustası olarak çıktım. '' dedi. Ses Panoz'a aitti, kılıç omzuna indirilmesine rağmen kılıcını çıkarmamıştı. Kadran ona çizik bile atmadan kılıcı geriye çekti, kendisine kılıç çekmeyene saldırmazdı. Panoz

''Bu savaşı kaybettin Kadran ben dünyanın en iyi kılıç ustası olurken bu yolda seninle dövüşmeyi arzuladım ama sen ne yaptın? Baban uğruna bir kolunu kaybettin ve bu dövüşten çekildin. Sana bu gücünle kılıç çekersem bu benim onursuzluğumu göstermekten başka ne işe yarar?'' dedi. Kadran sinirlenmişti. ''Seni halen yenebilirim Panoz bunu biliyorsun'' dedi. Panoz kahkaha attı, ''İki kılıç ustası Kadran dünyanın en iyi kılıç ustası olmama rağmen sağ elinle savurduğun zaman kılıcı hedefinden hiç şaşmazdı. Şimdi geriye dövüşmek için bir kolun kaldı ve kılıç yeteneğinin en az olduğu kol. Seni öldürmek için intikam yemini etmiştim ama görüşüne göre seni öldürmeyeceğim. Bu adil değil, en iyi kolunu kaybettikten sonra bunu yapmayacağım. Burada olduğunu duydum ve bir daha karşıma çıkma diye söylemeye geldim. Bir daha karşıma çıkarsan kılıcımı çıkartacağım. '' dediğinde arkasını Kadran'a dönüp yürümeye başladığı sırada. Kadran ''Tekrar görüşeceğiz ama bu sefer bende bir unvan alıp çıkacağım karşına gelecek sefer ki son karşılaşmamış olacak unutma Panoz'' dedi ve geriye döndü. Mr.Wonderful ile birlikte Calista'nın yanına geldi ve babasını beklemeye koyuldu. Panoz onların yanından ayrılırken gizlice Kadran'a bakmıştı, son vuruşmalarında ki kılıç sesleri halen kulağındaydı. Çok kişi öldürmüştü amacına ulaşana kadar fakat hiçbir dövüş onunla yaptığı dövüşlerin tadını alamamıştı.

Büyücüler Dovada

                  Büyücüler Dovaya gelmişlerdi. Pandolin Corta'nın öldüğünden haberleri vardı. Onun cesedini almak için gelmişlerdi. Liderleri Manex bizzat oradaydı. Oldukça yaşlı olmasına rağmen bedeni 20 yaşında ki el değmemiş kız gibiydi, güzelliği ya erkeklerin gözünü gör ediyor ya da kalp krizi geçirip ölüyorlardı. İsyancılar onların geldiklerinden haberler olup bölgeyi boşaltmışlardı, Makrian Manex ile uğraşmak istemiyordu. Manex'inde Makrian ile uğraşmak istemediği açıkça büyücü kızlarına söylemişti. Orada sadece cesedi almak için bir araya gelmişlerdi. Büyücü kızlar Corta'nın cesedinin yanı başına geldiler ve büyülerini yapmaya başlamışlardı. Ne yapacaklarını iyi biliyorlardı bir kısım büyücülerde onu çuvala koymak için büyülerinin yarısını bitmesini bekliyordu. Manex ortadan kaybolmuştu, büyücü kızlar tedirgin değildi. Onun bir şeyler hissetdiğinden emindiler. Manex onlardan uzaklaştığında şehrin girişinde yürüyen Borla'nın karşısına dikildi. Borla'nın kokusunu nerde olsa tanırdı. Arada bir metre mesafe kalana kadar ilerledi ve Borla'ya baktı. Manex kafasını kaldırmıştı, Borla ile aralarında epey bir boy mesafesi vardı. Hem büyücü hem savaşçı yetiştirmek için Borla ile defalarca yatmak istemiş fakat başarısız olmuştu. Bazı zamanlar birbirlerini öldürmeye çalışmışlar, Borla her seferinde onun canını bağışlamıştı. Zerma olaylarında Manex'in etkisi büyük olduğunda bir bakıma Borla onu Zerma için affediyordu. Manex giderek yakınlaştı, Borla hiçbir şey demedi kılıcının olmadığını biliyordu, gücünün büyük bir kısmını kullanmıştı.

Yaşayan Efsane II[Düzenlenecek]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin