Y.E-7 Arkadaşlığın Yolu

1.2K 122 7
                                    

Ms word:1508


7 Bölüm

Arkadaşlığın Yolu

Babam şöyle derdi ''Arkadaşlık sadece iyi günde ve kötü günde olmaz. Arkadaşlık arkadaşının ölümle burun buruna geldiğinde onun yerine ölmeni gerektirir'' Mr.Wonderful

         Mr.Wonderful sazlıkta ilerlerken Kadran onu takip ediyordu. Onun ruh halini anlamak çok zordu. Sıradan bir insan olmadığı ve çok güçlü olduğu aşikârdı. Yaptığı saldırı tek parmağı ile durdurabilmişti. Kolunu kaybettikten sonra artık güçlü saldırılar düzenleyemiyordu fakat tek parmak ile durdurması onun epey güçsüz olduğuna ve karşısındakinin epey güçlü olduğuna işaretti. Tarnova savaşından bu yana 3 yıl geçmişti. Herkes güçlenirken o eskisinden daha güçsüzdü. Kolunu kaybetmese Panoz'a dövüşebilecek seviyede olacaktı belki Pandolin Corta'yı bile yenebilirdi. Bazen babasını anladığını düşünüyordu, babası savaştan önce onu mavi kılıcı bulmaya göndermişti. Babası mı? Yoksa Mavi kılıç mı? Hangisinin daha önemli olduğunu babası onu Tarnovadan uzaklaştırarak cevap vermişti. Ne Borla'yı ölümden kurtarabilmiş ne de üç yıl boyunca Mavi kılıcın peşinden koşabilmişti. Dahası sevdiği kadın esir düşmüştü, dünyada hangi köle pazarında satıldığını bile bilmiyordu. Belki bir genelevde fahişeydi, koca Kalmukya da Borlayı ve Aiaria aramak zorundaydı. Peşine düşenler vardı, çünkü o Borla'nın oğluydu. Nefretle anılan bir katilin lanetle anılan oğluydu. Doğduğu günden beri hep zor durumlarla karşılaşmıştı. Gerçek babası ve annesi öldürülmüş üvey babasının evinde büyümüş küçük yaşta üvey annesini ve muhafızı öldürerek henüz 7 yaşında idama mahkûm edilmişti. Borla tarafından kurtulduğunda hem daha iyi bir hayatının olacağına inanmıştı fakat aradan geçen onca sene bunun değişmeyeceğini söylemişti. Ölü ya da diri bütün dünyada aranıyordu. Üstelik bulması artık daha kolaydı, tek kollu Kadran lakabını almıştı, dünya üzerinde tek kolunu kaybetmiş kaç kılıç ustası vardı bilmiyordu fakat çok fazla olmadığına emindi. Mr.Wonderful omzunun arkasından Kadran'a baktı.

''Savaş nasıldı? Nasıl dövüşüyorlardı? Borla'nın kaplanı Akasele'nin Lav Güvercini savaş meydanını altını üstüne getiriyorlardı değil mi?'' diye sordu. Kadran savaşın sonuna yetişmişti. Kadran onun önüne geçti.

''Savaşın sonuna yetişebildim geldiğimde Akasele ölmüştü. Kaplan ve Güvercin savaş boyunca hiç görülmedi. Bu savaşı Borla dünyaya karşı tek başına vermesi için planladı, öldüğünde geriye sadece Kaplanı kalacaktı fakat Borla'nın baş düşmanı Akasele karanlığın ordusunda ki isimler ve eski arkadaşları hepsi Borla'nın yanında savaşı katıldı. Bu bir direniş değildi apaçık intihardı. Kötülerin hiçbir hazırlık yapmadan girdiği savaştı fakat onlar güçlüydüler. İki krallık bir olmasına rağmen onlar yenilmediler. '' dedi. Mr. Wonderful tekrar onun önüne geçti. Elini onun sırtına dokundu ve gülümsedi. ''Çok şanslısın Kadran Tarnova savaşına katılmak gerçekten büyük şerefti. Babam Karanlığın ordusunda askerdi. Öldüğü güne kadar atıldığı maceraları, savaşları Borla'nın kahramanlıkları anlattı. '' dedi ve yutkundu. Babasının anlattığı hikâyeyi şimdi kendisi anlatmaya hazırlanıyordu.

''Acımasız Efsane Ordon zamanıydı. Dünya Kalmukya İmparatoru tarafından ele geçirilmeye başlanmıştı. Ordon Kartal Yuvası ile bağlantısını yitirmişti. Dünyada ki bütün efsaneler İmparator'a karşı yenilmişti bir tanesi hariç Ordon! Tarnova, Yerova ve Kartal Yuvası sadece iki şehir ve bir kale kalmıştı İmparatorun önünde. Borla o zamanlar yüzbaşıydı babam henüz 10 yaşındaydı. Hayata kalan son kötüler son karanlık gücüne sahip olanlar Yerovaya, Tarnova'ya ve Kartal Yuvasına gidiyordu. Dünyada kötülüğün yıkılamadığı yerlerdi buralar. İmparator'un son savaşı burada gerçekleşecek buralar düştüğü takdirde kötülük tamamen kaybedecekti. Sonra ikinci safhaya geçilecek dünyada ki bütün kaçak kötüler yakalanıp halkın gözü önünde asılacaktı. Borla'nın henüz yüzbaşı olduğu kimsenin ondan büyük işler beklemediği zamanlardı. Ordon tarafından Kurt tepesini koruma görevi üstenmişti. Emrine sadece bin asker verilmişti. İmparator öncü birliği 30 bin kişiden ulaşıyordu. Bir komutan olarak cephenin en ilerisinde savaştı askerleri ile arasında en az 100 metre mesafe vardı. Tek başına İmparatorun öncü kuvvetlerinin arasında savaşıyordu. O zamanlar sadece 12 yaşındaydı, efsane olmasına daha dört yıl daha vardı. Ordon o gün ona güvenmemiş olsaydı Borla o gün kahraman olamayacaktı. 1000 asker ve Borla'nın direnişi 27 gün boyunca sürdü. İmparatorun ordusu geldikten sonra sadece Borla ayaktaydı. Ölen her askeri için yas tuttu, kutsal kitaptan ayetler okudu. Yaratıcıdan onların bağışlanmasını istedi. İmparator onu yakaladığında öldürmedi. Büyük Tarnova Savaşını, Yerova Katliamını ve Kartal Yuvası kuşatmalarını ona izletti. İmparator dediğini gerçekleştirdi ve dünya tamamını ele geçirdi. O gün her şey bittiğini zannetmişti dünya. İyiler kazanmış kötüler sonsuza kadar yok edilmişti. Ordon büyük fedakârlıklar gösterdi, Borla azmini koydu, Akasele bilgisini ortaya serdi. Şimdiki halimiz o zamanlardan çok daha iyi. Babam ve ben hayatımızı bu üç adama borçluyuz. Savaştan sonra suikastçı olmak istedim fakat beşinci seviye testini geçemedim. Seni gözlerine bakınca Borla ve Akasele'nin bizi bir yerlerden izlediğine inanıyorum. Yapacak çok işimiz var Kadran. İnim inim inletmeliyiz bu dünyayı. Onlara yapılanlar için. İntikam için ve küllerimizden tekrar doğabileceğimizi göstermek için'' dedi. İkisi birlikte Verep sazlığından çıktıktan sonra Mr.Wonderful yine önde idi, arkasına döndü Kadran öylece durmuş bir sol tarafına bir sağ tarafına bakıyordu. Mr.Wonderful onun yüzüne baktı, saçları sıfıra yakın kesilmiş başının bir kesik yarası olan. Üzerinde ki paçavralar içinde sivri yüzlü, kartal burunlu kurt bakışlı ela gözleri henüz yeni bitmekte olan sakalı ile dikkatleri üzerine çok kolay çekebilecek tipti.

Yaşayan Efsane II[Düzenlenecek]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin