Kays, dilenci Ameer'ı Basra'ya göndermek için arkadaşı Zeyd ile birlikte kasabanın girişindeki Mercan hana geldiler. Yıllarca Zeyd hancıyı, hancı da Zeyd'i simaca tanıyordu. Ama birbirlerinin ismini bilmiyorlardı. Hancı, adamları görünce onları ayakta karşıladı...
''Hoş geldiniz! Buyurun!'' Zeyd:
''Sizden bir şey öğrenmek için geldik.'' Hancı:
''Benim adım Mohsen! Size nasıl yardımcı olabilirim?''
''Benim adım Zeyd! Hanınıza hemen her gün bir sürü kervan geliyor. Güvenilecek bir kervan ile orta yaşlı bir adam, yakın zamanda Basra'ya gitmek istiyor. Bize yardımcı olur musun?'' Mohsen:
''Tam yerine geldiniz. Bu işi de yapıyoruz. Adamlarımın yol tecrübesi olduğu gibi daha çabuk ve güvenli bir şekilde adamınızı Basra'ya götürürler. Bu hanın sahibi ben olduğuma göre sorumluluk bana ait. Endişe etmenize hiç gerek yok. Yalnız size biraz pahalıya mal olur.''
Hancının onlara güven verdiğinden dolayı sevinen Kays:
''Peki! Kabul! Ne zaman adamlarınız hazır olur?''
''İki üç güne kadar. Basra'ya gidecek adam da bu zaman zarfında hazır olsun! Adamınız, gideceği günden bir gece önce burada yatmalı ki daha güneş doğmadan kervan yola çıkacak.'' Kays:
''Adamın adı, Ameer Sarwar iki üç güne kalmaz burada hazır olur.''
Ameer Sarwar adını duyan Mohsen bir tuhaf oldu. Hemen hatırladı. Onu çok iyi tanıyordu. Kasabanın zengin tüccarlardan biriydi. Hayvanlar için senelerce ondan yem almıştı. Fakat onu hapiste olduğunu, kimisi de onun ölmüş olduğunu sanıyordu. Yine de Ameer hakkında hiç bir şey söylemedi. Zaten onu da ilgilendirmiyordu. Kays:
''Benim de bir şartım var. Adamımız Basra'ya vardığından emin olmamız için hak ettiğin paranın yarısını peşin, geri kalan paranın yarısını da adamların buraya döndükten sonra alacaksın.''
Hancı, ''iyi bir anlaşma oldu'' diyerek el sıkıştı.
Kays, ''Ameer Basra'da ailesine kavuşunca, hep birlikte mutlu olacaklar'' dedi. Zeyd:
''Bundan daha güzel bir iyilik olur mu? Çok iyi düşündün.'' Kays:
''Yolculuk esnasında lazım olacak giysi, yiyecek ve Basra'da bir müddet ihtiyacını karşılayacak kadar ona para vermek için hemen dilencinin yanına gitmeliyim.''
''Büyük bir sevap kazanırsın.''
Kays, ''bu iş de hal oldu sayılır'' diye Zeyd'e teşekkür etti. Han, Zeyd'in iş yerine pek uzak sayılmazdı. İşine dönmek için arkadaşından ayrıldı.
Yapacağı bu iyilikten dolayı sevinçli görünen Kays, dilencinin yanına gidinceye kadar yolda uzun zamandan beri ayrı kaldığı sevgili Leylâ'yı hep özlemişti. Hasret gidermek için Leylâ'ya kavuşmak istiyordu.
Fakirhanede Kays'ı dört gözle bekleyen dilenci, yanına gelen bu genç delikanlıyı görünce ilk defa gülümsedi. Sanki bir evladını görmüş kadar sevindi. ''Zindana atıldım. Bunca yıl ailemden ayrı kaldım. Şayet ben dilenci olmasaydım yardımsever bu genç adam karşıma çıkmazdı. Allah'ım sana şükürler olsun ki bu günleri de gördüm'' diye düşündü. Kays, Ameer'a önemli bir haber vermek için gelmişti...
''Ameer! Bir iki güne kadar sana önemli bir haberim olacak. Sakın bundan hiç kimseye bahsetme!''
''Etmem! Bana yapacağın bu iyiliği itmek için deli olmalıyım.''
Dilenci, kimseden kimseden görmediği saygıyı bu genç delikanlıdan gördü... 'Ne saygılı, işte damadım olacak adam' diye aklından geçti. Kays'ın önemli dediği haber ne olabilirdi? Bütün gün, bir umutla gelecek olan haberi, gözü kapıda Kays'ı sabırsızlıkla bekledi. Adeta diken üstündeydi. O gece sabahı zor etti.
Kays hiç zaman kaybetmeden tespih ve gümüş satan bir antikacıya gitti. Dilenciye vermek amacıyla otuz üç adet boncuklu firuze(1) taşlı, gümüş başlıklı bir tespih satın aldı. Boncuklardan bir tanesini çıkarttı. Tespih otuz iki adet olarak tekrar ipe dizildi. Gümüş imame(2) yeniden tespihe bağlandı. Kays, tespihten çıkardığı bir adet boncuğu, Leylâ'nın verdiği beyaz ipek mendile sardı. Bundan daha iyi bir yer olamaz düşüncesiyle sedef kaplı kutunun içine koyarak sakladı. Leylâ'ya olan özlemi İpek mendille yeniden alevlendi...
Dünyam da yok Leylâ'nın gözlerinin bir eşi
Dağları taşları parçalar volkanın alev ateşi
Bende o kadar dert çok ki geçmiş üçü beşi
Kordan beter olmuş sinemdeki aşkın ateşi
(1)Firüze : Değerli mavi doğal taşlardan biri, işlenerek değer kazanır
(2) İmame : Tespihin başlığı
----------------------------------------------------------------------------------------------------
Kitabın tüm hakları saklıdır. ------------------- Lütfen yorum yapınız!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herkes Bir Bedel Ödeyecek (KITAP BITTI)
RomanceSevgi kelimesi hiç de yabancı değil bizlere... Bunu herkes çok iyi bilir. Hakkında çok şeyler yazıldı, söylendi... Duygularımı nasıl anlatabilirim diye, ben de bir kaç cümle içimden geldiği gibi ilave etmeden yapamadım. Sevgi, insan...