Bölüm 21

27.7K 1K 460
                                    

Kuzey odaya pijamalarıyla geri döndüğü zaman ben çoktan işimi halletmiş yatağa girmiştim bile o da hiçbir şey olmamış gibi koltuğa doğru yürürken hemen yataktan doğruldum ve : "Orada mı yatmayı düşünüyorsun?" Dedim.

"Koltukta o kadar yatmaya alıştım ki yatağımın olduğunu bile unutmuşum." Dedi ve hemen gelip yanıma kıvrıldı.

Beni kolları arasına aldı, yine başım onun göğsündeydi ve kalp atışlarını duyabiliyordum. Nefes alıp verirken göğsünün kalkıp inmesi, pijamasına sinen kokusu ve parmaklarının saçlarımla oynaması beni uyuşturmuş yetmişti.

"Birlikte kaldığımız ilk gün sabah neden yataktaydın?" Dedim, biraz başımı kaldırarak birlikte yattığımızı görünce ister istemez kafam ilk güne gitmişti.

Biraz durduktan sonra yüzüne küçük bir gülümseme oturttu: "Hayatımda ilk defa koltukta yatıyordum ve sırtım o kadar çok ağrımıştı ki uyanıp yanına kıvrıldım. Sabaha karşı tekrardan koltuğa dönmeyi düşünüyordum ama sen benden önce uyandın." Dedi, evet çocuğun evine yerleştiğim yetmemişti bir de yatağından etmiştim.

"Hani annenler kapıyı dinliyordu?" Dedim kaşlarımı kaldırarak.

Yüzüme masum masum baktıktan sonra dudaklarını bilmem der gibi büktü: "Öyle mi demiştim, hiç hatırlamıyorum." Dedi ve burnuma yaklaşıp küçük bir öpücük kondurdu.

Daha sonra bende kollarımı ona doladım ve kokusunu içime çekerek gözlerimi kapattım.

Sabaha karşı Kuzey hazırlanıp giderken yanağımdan öptüğünü hisseder gibi olmuştum ama uykum o kadar ağır basıyordu ki kalkıp karşılık veremeden tekrar uykuya dalmıştım. Telefonumun alarmı çaldığında gözlerim kapalı bir şekilde alarmı susturmaya çalışmayı deniyordum ki telefonu ararken elim bir şeye çarptı ve ne olduğunu bilmediğim şey yere düştü. Bende kesin yine bir sakarlık yaptım, acaba neyi düşürdüm diye zar zor uyanarak yere baktım. Kırmızı küçük bir kutunun yerde öylece durduğunu görünce hemen elime aldım, üzerine küçük bir not iliştirildiğini görünce hemen notu okudum.

"Bundan sonra seni mutlu eden her şeye sahip olacaksın sevgilim." Yazıyordu, kafam karışmış bir şekilde kutunun kapağını açtım ve kutunun içindeki araba anahtarını görünce sevinç çığlığı atıp yataktan zıpladım.

Parmaklarımdaki anahtarı sallayarak odada küçük bir sevinç dansı sergilemeye başladım. Dün kullandığım ve adeta öldüğüm arabanın anahtarını ellerimde tutuyordum ve artık benimdi. Yüzükler Efendisin'deki Simego'nun yüzüğe baktığı gibi bende anahtarı öyle hayran dolu bakışlar attıktan sonra hemen telefonu elime aldım ve Kuzey'i aradım.

"İnanmıyorum Kuzey şuan o kadar şaşkınım ki!" Dedim dayanamayıp tekrardan çığlık atarak.

"Sizi daha çok şaşırtacağım Emir Bey." Dedi o da acaba daha ne kadar şaşırtabilirdi?

                "Öğleden sonra görüşüyoruz o zaman." Dedim hemen bu günkü röportaj aklıma gelerek.

                "Tabi ki sizi odamda bekliyor olacağım, gayet ciddi bir şekilde. Ve arabayı dikkatli kullanın size bir şey olsun istemem. Şirketin adresini gönderiyorum, görüşmek üzere." Dedi biraz daha konuşursak resmiyetten ikimizde ölebilirdik, ister istemez küçük bir kahkaha attıktan sonra telefonu kapattım.

                Hâlâ içimdeki sevinci atamamıştım ve şuan kimi görürsem sarılmak istiyordum Aysel Hanım bile olsa! Hemen banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım ve hazırlanmaya başladım. Resmi bir şeyler giymeliydim, o yüzden dolabı biraz karıştırdım ve siyah pantolonumla beyaz gömleğimi giyme kararı aldım. Üzerime de siyah ceketimi de aldıktan sonra sanırım röportaj için hazırdım. Odadan çıkıp ayaküstü mutfağa uğradım ve Nermin Abla'nın fırından yeni çıkardığı börekleri görünce dayanamadım ve hemen beş dakika içinde birkaç tanesini yedim. Daha sonra teşekkür edip evin kapısına doğru yürüyordum ki arkamdan Sinan Bey'in seslendiğini duyunca hemen sakin bir şekilde arkamı döndüm.

Tuhaf Bir Evcilik OyunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin