Az önce yapmış olduğum durumu toparlamak için ne yapmam gerektiğini bilmiyordum çünkü Kuzey gözlerini bana dikmiş benden cevap bekliyordu. Derin bir nefes aldım ve o an ayaklarıma dolanan Rime'yi görünce onu kucağıma aldım.
"Babası yemeğimizi yapsın bende Rime'nin mamasını vereyim." Dedim ve adeta koşar adımlarla odadan çıktım.
Hemen Rime'nin çantasının içinden mamasını ve mama kabını çıkardım. Bir köşeye suyunu ve mamasını koyduktan sonra yemeğini yiyene kadar başında bekledim. Çünkü mutfağa geri döndüğümde Kuzey'e bir açıklama yapmam gerekiyordu ve ben ne yapacağımı bilmiyordum. Savaş meselesini söylersem bütün gün berbat olacaktı o da yetmezmiş gibi Kuzey dayanamayıp bu sefer gerçekten Savaş'ın ağzını burnunu dağıtacaktı. Rime mamasını bitirdiği zaman yavaşça doğruldum ve arkamda dikilmiş, ellerini göğsünde birleştirmiş olarak bana bakan Kuzey'i gördüm.
"Bir şey var ve bana söylemiyorsun." Dedi Kuzey.
"Hayır bir şey yok." Dedim ve yine yüzüme yalandan bir gülümseme oturttum.
"Var Emir görebiliyorum o kadar kör değilim ben." Dedi ve sağ ayağını yere vurmaya başladı.
"Tamam anlatacağım ama önce yemeği yapmayı bitirelim." Dedim ve hemen yanına gidip onu zorla mutfağa soktum.
Kuzey tavukları tavaya tek tek dizip pişirmeye başlarken bende salata için malzemeleri tezgâha dizdim ve tek tek hepsini kesmeye başladım. İçten içe de yemekler bittikten sonra Kuzey'e ne söyleyeceğim diye düşünüyordum ama aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Zaman kazanmak için yavaş yavaş kestiğim sebzeleri kasenin içine koydum ve daha sonra sosunu da ekledikten sonra bir köşeye bıraktım. Benim işim bittiği zaman da Kuzey' de çoktan tavukları kızartmıştı bile.
"Evet Emir, seni dinliyorum." Dedi elindeki maşayı tezgâha bıraktıktan sonra.
"Peki anlatıyorum." Dedim ve ona doğru yaklaştım.
Ellerimi göğsüne doğru uzattıktan sonra: "Anlatacağım ama çok abartmak yok çünkü hallettim o işi artık." Dedim.
Kuzey derin bir nefes aldıktan sonra: "Dinliyorum." Dedi sesini biraz yükselterek.
"Hani o gün beni alırken gördüğün kız vardı ya okuldan." Dedim ve gözlerimi ne tepki verecek diye gözlerine diktim.
Kaşlarını kaldırdığı zaman devam etmem gerektiğini anladım: " İşte o kız bana aşık olmuş yani bende nasıl oldu anlamıyorum işte o gün eve geldiğim zaman bize gelmişler. Ailesine falan bir çıkıyoruz dedi hatta anneme anne dedi düşün." Dedim ve biraz komik dursun diye gülmeye çalıştım.
Kuzey'in sertleşen yüzünü gördüğüm zaman gülmemi kestim ve olayın devamını anlattım.
Merve olayını da baştan sona kadar sessiz bir şekilde dinleyen Kuzey, yüzüme biraz daha baktıktan sonra: "Bunu neden o şimdi öğreniyorum?" Dedi.
"Anlatacaktım ama sonra babamın misafirleri geldi falan biliyorsun görüşemedik bile." Dedim olayı toparlamaya çalışarak.
Kuzey, göğsünde duran ellerime ellerini uzattıktan sonra: "Bundan sonra aramızda hiçbir sır olmayacak anlaştık mı? Ve yine ben sana söylemiştim demek istemiyorum ama en başından o kızda bir şeyler olduğunu anlamıştım." Dedi.
Bende kafamı salladıktan sonra: "Tamam sevgilim bundan sonra aramızda sır olmayacak." Dedim ve gülümseyip dudağına doğru yaklaştım.
Küçük bir öpücük kondurduğum zaman biraz olsun eskisi gibi hissettiğim için rahatladım. Her ne kadar ona Savaş meselesini anlatmasam da Merve konusunun bu şekilde kapandığını görmek beni rahatlatmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tuhaf Bir Evcilik Oyunu
Romance"Bazen bir erkek sana bütün kadınları unutturur." "Aşkın cinsiyeti yoktur." Yıllardır ailemin baskısıyla hiçbir şey yaşayamamış bir çocuk olarak sessiz hayatıma devam ediyordum ta ki başka bir şehre kaçana kadar. Evet, hayatım boyunca yapmak is...