Bölüm 12

38.9K 1.5K 544
                                    

Uyandığım zaman ağaçlarla kaplı bir ormanın ortasındaydım, üzerimde sadece mavi bir pantolon vardı ve gölün ortasında kocaman bir yatakta yatıyordum. Neler olduğunu anlamaya çalışır gibi etrafa bakınmaya başladım. Uçsuz bucaksız bir ormandaydım,  tek duyduğum etrafımda durmadan öten kuşlar ve ağaçların yapraklarının birbirine sürterken çıkardığı o büyüleyici sesti. Sanırım bir rüyadaydım ve bu rüya içimi huzurla dolduruyordu. Yataktan doğrulduğum zaman küçük bir sandalın üzerinde bana doğru gelen birini gördüm. Sandalda oturan kişinin silueti git gide daha da yaklaşıyordu ve bende kim olduğunu anlamak için yatağın ucuna doğru gitmeye başladım. Biraz geçtikten sonra sandalın içindeki kişinin Kuzey olduğunu fark ettim. Onunda üzerinde sadece şort vardı ve sandalın küreklerini çekerken gözlerimi ondan alamıyordum. Kürekleri her çektiğinde kollarındaki kasların hareketi, adeta heykel gibi duran vücudunun öne geriye gidip gelmesi gözümde bütün ormanı yakmıştı. Sadece onu ve bana doğru yaklaşan bedenini görüyordum. Biraz zaman geçtikten sonra yatağa ulaştı ve sandaldan indi. Yüzünde her zaman ki gülümsemesi vardı ve yatağın üzerine çıkıp ne olduğunu anlamadan dudaklarıma yapıştı. Rüyadaydım biliyordum ama o öpücük beni o kadar çok etkilemişti gerçekte olabilir miyim diye düşünmeye başladım. Dudaklarının dudaklarımda bıraktığı tat beni bu ormandaki en mutlu kişi yapmaya yetmişti. Daha fazlasını istiyor gibi gözlerimin içine baktığında bu sefer ben bir adım attım ve dudaklarına doğru yaklaştım. Nefes alıp verişleri dudaklarıma çarpıyor ve bu beni daha da etkiliyordu. Gözlerimi kapatıp dudaklarını öptüğüm zaman bütün dünya sessizliğe büründü, sanki sadece ben ve o varmışım gibi hissetmeye başlamıştım. Ve bu duygunun hiç bitmemesi için ellerimle kollarını sarıp elimden kayıp gitmesin diye sıkıca tuttum. O da parmaklarını saçlarımın arasında gezdirerek bana eşlik ediyordu. Olaylar büyülü bir şekilde ilerlerden birden ağaçların yaprakları  birbirlerine daha da sert bir şekilde çarpmaya başladı ve altımızdaki göl hareketlendi. Ben daha ne olduğunu anlamadan bütün gölü kaplayan şiddetli bir yağmur başladı ve o yağmurda biz Kuzey'le öpüşmeye devam ediyorduk. Sırılsıklam olduğumu hissedebiliyordum ama şuan tek düşündüğüm şey Kuzey'di. Biraz zaman geçtikten sonra aniden yatağın hareketlendiğini fark ettim ve dengemi kaybedip yataktan aşağıya göle doğru yuvarlandım. O anda bütün büyü bozulmuştu ve bende kendimi gölün akıntısında kaybetmiştim. Kendi kendimi uyandırmak için dürtüyordum ama olmuyordu ve göl beni Kuzey'den daha da uzağı sürükleyip duruyordu. Ta ki onu göremeyeceğim bir yere kadar geldiğim zaman birden nefes nefese uyandım.

                "Emir iyi misin? Sabahtandır seni dürtüyorum kötü bir rüya görüyordun her halde?" Dedi, bana endişeli gözlerle bakan Kuzey.

                Ben hâlâ az önce gördüğüm rüyanın etkisindeydim ve o etkiden olacak ki Kuzey gözüme bir başka gözükmeye başlamıştı. Gözlerim ister istemez dudaklarına kayıyordu ve içimde yine yangınlar yanıyor bir sürü duygu ordusu bedenimi ele geçiriyordu.

                "Kötü bir rüya değil aksine güzel bir rüyaydı." Dedim kendime gelmeye çalışarak.

                "Emin misin? Ne gördüğünü anlatmak ister misin?" Dedi ve yanıma daha da sokuldu.

                Bir an gördüğüm rüya tekrardan gözlerimin önüne geldi, ona rüyamı anlatamazdım. Böyle bir şey yaparsam ne tepki vereceğini bilmiyordum ve ister istemez korkuyordum da. Tepkisinden değil de onu kaybetmekten korkuyordum.

                "Pek bir şey hatırlamıyorum." Diyip kestirip attım.

                O da kestirip attığımı fark etmiş olacak ki daha fazla üzerinde durmadı ve bana su getirmek için odadan ayrıldı. Bende yataktan doğruldum ve üzerimde sırılsıklam olan tişörtten kurtulmak için çıkardım. Az önce gördüğüm rüya bütün duygularımı alt üst etmişti ve şuan kendimi gerçekten tuhaf hissediyordum. Kuzey odaya elinde su dolu bir bardakla girdiği zaman suyu elime aldım ve bir dikişte hepsini bitirdim. Nefes nefese kalmış bir şekilde öylece yatakta beklemeye devam ettim.

Tuhaf Bir Evcilik OyunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin