İyi okumalar...Ayşe'nin düğününün üstünden bir hafta geçmişti ve ben bu bir hafta içinde biraz dalgındım. O gün benim yanıma gelen kişi Enesti. Nerden nasıl gelmişti hiç bilmiyordum en son İsmail'in sesini duymuştum sonra uyandığımda Demet ile kaldığımız evdeydim.
İsmail beni kucağına alıp Demet'in yanına getirmiş direk. Uyandığım zaman kimse ne olduğunu nasıl olduğunu hiçbir şey sormamıştı iyi de olmuştu aslında kimseye açıklama yapacak hâlde değildim.
Şimdi de sahilde oturmuş denizi izliyordum. Okuldan çıkıp eve gitmiştim sonra biraz dolaşmak için sahile inmiştim. Her hafta cuma akşamı annemlere giderdim ama bu hafta gitmeyi pek düşünmüyorum.
"Defne?"
Duyduğum ses ile kasıldım oturduğum banktan kalktım ve arkama bakmadan ilerlemeye başladım.
"Defne lütfen bekler misin konuşmak istiyorum."
Onu dinlemeyip yürümeye devam ettim bir anda kolumu tutup durdurdu beni. Bir hışım ile ona dönüp kolumu çektim.
"Sakın bana dokunma!"
"Defne lütfen biraz konuşalım."
"Benim seninle konuşacak hiçbir şeyim yok git şimdi."
"Var konuşacak şeylerimiz, lütfen dinle beni."
Derin bir nefes alıp verdim konuşmadan rahat vermiyecekti anlaşılan.
"Ne söyleyeceksen söyle sonra da defol git!"
"Defne ben seni aldatmadım ben seni gerçekten çok seviyorum her şeyi yanlış anladın lütfen bana bir şans ver."
"Bitti mi söyleyeceklerin?"
"Evet lütfen bir şans ver bize."
"Şimdi defol git, gittikçe daha da küçülüyorsun."
Arkamı dönüp yürümeye devam edecektim ama yine kolumdan tuttu ve ben cidden artık sinirlenmeye başladım.
"Ne istiyorsun be daha ne? Canımı mı istiyorsun yeter iki senedir bana yaşattığın. Şimdi de gelmiş karşıma utanmadan ben seni aldatmadım diyorsun sen beni salak mı sanıyorsun kulaklarım ile duydum sevgilim dedin sen o kadına! Gözlerim ile gördüm o hâlinizi! Şimdi defol git bir daha da karşıma çıkma duydun mu!"
"Şimdi gideceğim ama unutma ki sen bana şans verene kadar peşini bırakmayacağım Defne."
Daha fazla onu dinlemek istemediğim için yürümeye başladım sinirden kıpkırmızı olmuştum bir tokatı hak ediyordu ama kendime hâkim olmuştum. Eve gidip uyusam iyi olur tabi Demet gelince onunla da konuşmam lazım.
Eve gelip üstümü değiştirdikten sonra uyumuştum alarm sesini duyunca uyandım, uyumadan önce kurmuştum. Demet gelmek üzeredir dünkü yemekleri buzdolabından çıkarıp ocağa bıraktım. Yemekler ısınmaya başlayınca kapının sesini duydum.
"Defne ben geldiim!"
"Hoş geldiin mutfaktayım."
"Ellerimi yıkıyayım geliyorum."
Yemekler ısınınca tabaklara koyup sofraya yerleştirdim o sırada Demet de geldi. Beraber sofraya oturduk.
"Ee naptın bugün bakalım?"
Derin bir nefes alıp verdim Enes'in benimle konuştuğunu anlatacaktım ama nasıl başlayacağımı bilmiyorum.
"Defne bir şey mi oldu?"
"Oldu yani olmadı da nasıl anlatacağımı bilmiyorum aslında..."
"Defne korkutma ne oldu söyle direk."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARADENİZ RÜZGARI
Teen Fiction"Bir an önce evlenip sana doyasıya sarılmak elini tutmak özgürce yaşamak istiyorum çok mu şey istiyorum yani?" "Sabreden derviş muradına ermiş canım." "Sen bana canım mı dedin?" "Öyle mi dedim olabilir." "Defne" "Efendim" "Seni çok seviyorum iyi ki...